Türkisch Beispielsätze mit "üzere"

Lernen Sie, wie man üzere in einem Türkisch Satz verwendet. Über 100 handverlesene Beispiele.

Probieren Sie die Mate Mac-App aus

Übersetzen Sie in Safari und anderen macOS-Apps mit einem Klick.

kostenlos ausprobieren

Probieren Sie die Mate iOS-App aus

Übersetzen Sie in Safari, Mail, PDFs und anderen Apps mit einem Klick.

Probieren Sie die Mate Chrome-Erweiterung aus

Doppelklick-Übersetzung für alle Websites und Netflix-Untertitel.

Kostenlos ausprobieren

Probieren Sie Mate-Apps aus

Installieren Sie es in Chrome (oder einem anderen Browser) auf Ihrem Computer und lesen Sie das Internet, als gäbe es keine Fremdsprachen.

Kostenlos ausprobieren

O asla geri dönmemek üzere Japonya'dan ayrıldı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Her şahsın, gerek kendisi gerekse ailesi için, yiyecek, giyim, mesken, tıbbi bakım, gerekli sosyal hizmetler dahil olmak üzere sağlığı ve refahını temin edecek uygun bir hayat seviyesine ve işsizlik, hastalık, sakatlık, dulluk, ihtiyarlık veya geçim imkânlarından iradesi dışında mahrum bırakacak diğer hallerde güvenliğe hakkı vardır.
Translate from Türkisch to Deutsch

Görüşmek üzere!
Translate from Türkisch to Deutsch

Biletler, alındığı gün de dahil olmak üzere sadece iki gün geçerlidir.
Translate from Türkisch to Deutsch

Biri beyaz, ikisi de siyah olmak üzere üç köpeğimiz var.
Translate from Türkisch to Deutsch

Afrika filleri savana ve orman filleri olmak üzere iki farklı türe ayrılır.
Translate from Türkisch to Deutsch

Yarın görüşmek üzere.
Translate from Türkisch to Deutsch

Geri dönmemek üzere buradan ayrılacak.
Translate from Türkisch to Deutsch

O tapınak türü, başta Mısır olmak üzere tüm Orta Doğu'yu etkiledi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Hava tahmini göre, daha fazla yağmur gelmek üzere.
Translate from Türkisch to Deutsch

Otobüs hareket etmek üzere idi.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, onu ileride kullanmak üzere bir kenara koydu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Mark Twain ", bu da dahil olmak üzere tüm genellemeler yanlış " dedi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Amcam bir daha dönmemek üzere 1983 yılında Meksika'ya gitti.
Translate from Türkisch to Deutsch

O açık pencereden uçmak üzere olduklarını düşünüyordu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom Mary'nin ağlamak üzere olduğunu görebiliyordu.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, dönmemek üzere, yurt dışına gitti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Yetenekli dedektif trajedinin nedenini araştırmak üzere atanmıştır.
Translate from Türkisch to Deutsch

Jim güneydoğu Asya gezisine çıkmak üzere.
Translate from Türkisch to Deutsch

Jane, geri dönmemek üzere Japonya'yı terk etti mi?
Translate from Türkisch to Deutsch

Ken Japonya'dan geri dönmemek üzere mi ayrıldı?
Translate from Türkisch to Deutsch

Suzie ile evlenmek üzere değilim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Telefon çalmaya başladığında, Anne evden ayrılmak üzere idi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom kötü bir şey olmak üzere olduğu hissini atlatamadı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom insanın içine işleyen bir şey olmak üzere olduğu hissini atlatamadı.
Translate from Türkisch to Deutsch

O gitmek üzere.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onların başına bela gelmek üzere.
Translate from Türkisch to Deutsch

Hastane inşaatı bitmek üzere.
Translate from Türkisch to Deutsch

Güneş batmak üzere.
Translate from Türkisch to Deutsch

Güneş doğmak üzere.
Translate from Türkisch to Deutsch

Kartal yere inmek üzere.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tekrar geri başlamamak üzere sigara içmeyi bırakacağım.
Translate from Türkisch to Deutsch

Burada işimiz neredeyse bitmek üzere.
Translate from Türkisch to Deutsch

Fiyatlar tekrar yükselmek üzere.
Translate from Türkisch to Deutsch

Geri dönmemek üzere kumardan vazgeçmelisin.
Translate from Türkisch to Deutsch

Birçok adam altın aramak üzere batıya gitti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Böcek aramak üzere ormana girdik.
Translate from Türkisch to Deutsch

Otobüs duraktan hareket etmek üzere.
Translate from Türkisch to Deutsch

Uçak Paris için kalkmak üzere.
Translate from Türkisch to Deutsch

Sovyetler Birliği zamanında "Pravda" ve "Izvestia" olmak üzere iki büyük gazete vardı.
Translate from Türkisch to Deutsch

O günlerde âdet olduğu üzere, genç yaşta evlendi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tavsiye ettiğim üzere babam tuzlu gıdaları azalttı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Çift ayrıldı, tekrar bir araya gelmemek üzere.
Translate from Türkisch to Deutsch

Kendileri için çalışmak üzere serbest bırakıldılar.
Translate from Türkisch to Deutsch

Raporla işim bitmek üzere.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bir şey olmak üzere olduğunu hissetti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Görüşmek üzere.
Translate from Türkisch to Deutsch

O ölmek üzere.
Translate from Türkisch to Deutsch

Yağmur yağmak üzere.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom gitmek üzere.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ben ölmek üzere miydim?
Translate from Türkisch to Deutsch

işçiler alışıldık üzere günde sekiz saat çalışırlar.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bu patlamak üzere.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tutsak edilmek üzere olduğumu düşündüğümde koşabildiğim kadar hızlı koştum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom'un işi bitmek üzere.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom uyumak üzere.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom ölmek üzere.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bulmaca tamamlanmak üzere.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom Mary'nin ruhen yıkıldığını ve ağlamak üzere olduğunu görebiliyordu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom Mary'nin gözyaşlarına boğulmak üzere olduğunu görebiliyordu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom Mary'yi John'la yalnız bırakmak üzere değildi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Hoşça kal, çok yakında görüşmek üzere!
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom konuşmak üzere.
Translate from Türkisch to Deutsch

Sana refakat etmek üzere gönderildim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Nöbeti senden devralmak üzere gönderildim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ne yapmak üzere olduğumuza inanamıyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Söylemek üzere olduğum şeyi duymak istemediğini biliyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bunu riski size ait olmak üzere yap.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom, Mary'nin onu öpmek üzere olduğunu fark ettiğinde gülümsedi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Silahını almak üzere uzandı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ortalık vahşileşmek üzere.
Translate from Türkisch to Deutsch

Oyun başlamak üzere.
Translate from Türkisch to Deutsch

Toplantı başlamak üzere.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom ölmek üzere olduğunu biliyordu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom şarkı söylemek üzere mi?
Translate from Türkisch to Deutsch

Kalbimi tamir olmamak üzere kırdın.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bunu yapmak üzere misin?
Translate from Türkisch to Deutsch

Her şey değişmek üzere.
Translate from Türkisch to Deutsch

Daha iyi olmak üzere.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tren kalkmak üzere. Acele et.
Translate from Türkisch to Deutsch

Patron çıkmak üzere!
Translate from Türkisch to Deutsch

Bu kenti, geri dönmemek üzere terk etmek istiyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

1960'ta, dönmemek üzere Afrika'ya gitti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bardak sayısından anlaşılacağa üzere o, ziyaretçi bekliyordu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Burada kalamayız. Çatı çökmek üzere.
Translate from Türkisch to Deutsch

Toplantı neredeyse bitmek üzere.
Translate from Türkisch to Deutsch

İyi günler, ve yakında görüşmek üzere.
Translate from Türkisch to Deutsch

Çıkmak üzere olduğumuz sırada deprem başladı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Görüldüğü üzere tam bir curcuna.
Translate from Türkisch to Deutsch

Büyükbaba ölmek üzere.
Translate from Türkisch to Deutsch

Güz gelmek üzere.
Translate from Türkisch to Deutsch

İnsan beyni, öğrenmek üzere yaratılmış.
Translate from Türkisch to Deutsch

Haftaya görüşmek üzere, Tom!
Translate from Türkisch to Deutsch

Kısalan etek boyları yüzünden yırtmaç denen şey tarih olmak üzere.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom Mary'nin konuşmak üzere olduğunu gördü.
Translate from Türkisch to Deutsch

Araban çekilmek üzere.
Translate from Türkisch to Deutsch

Başım çatlamak üzere.
Translate from Türkisch to Deutsch

Kurallar değişmek üzere.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom, kapının vurulduğunu duydu ve açmak üzere kapıya doğru yürüdü.
Translate from Türkisch to Deutsch

Asla dönmemek üzere oraya gitti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Sanırım berbat bir şey olmak üzere.
Translate from Türkisch to Deutsch

Sehen Sie sich auch die folgenden Wörter an: Restoranımız, Güney, Otogarı'na, Yemeğimiz, ucuz, başına, Etli, pilav, yuan, Vejetaryen.