Türkisch Beispielsätze mit "çoktan"

Lernen Sie, wie man çoktan in einem Türkisch Satz verwendet. Über 100 handverlesene Beispiele.

Probieren Sie die Mate Mac-App aus

Übersetzen Sie in Safari und anderen macOS-Apps mit einem Klick.

kostenlos ausprobieren

Probieren Sie die Mate iOS-App aus

Übersetzen Sie in Safari, Mail, PDFs und anderen Apps mit einem Klick.

Probieren Sie die Mate Chrome-Erweiterung aus

Doppelklick-Übersetzung für alle Websites und Netflix-Untertitel.

Kostenlos ausprobieren

Probieren Sie Mate-Apps aus

Installieren Sie es in Chrome (oder einem anderen Browser) auf Ihrem Computer und lesen Sie das Internet, als gäbe es keine Fremdsprachen.

Kostenlos ausprobieren

Eve ulaştığında saat çoktan on ikiydi.
Translate from Türkisch to Deutsch

O çoktan varmış olmalıydı.
Translate from Türkisch to Deutsch

O zamana kadar çoktan ayrılmış olacağım.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tren çoktan hareket etti.
Translate from Türkisch to Deutsch

O çoktan geldi mi?
Translate from Türkisch to Deutsch

Tuhaf değil mi? Biz çoktan varmış olmalıydık.
Translate from Türkisch to Deutsch

İstasyona vardığımda, tren çoktan gitmişti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ben istasyona vardığımda, tren çoktan hareket etmişti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Kısa eteklerin modası çoktan geçti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Mary çoktan yola çıktı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Otobüs çoktan gitti.
Translate from Türkisch to Deutsch

İstasyona vardığımızda, tren çoktan gitmişti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Salona gittiğimizde, konser çoktan başlamıştı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Oraya gittiğimde dans çoktan başlamıştı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom çoktan burada, ama Bill henüz gelmedi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Burada olmanın vakti çoktan geldi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Çoktan eve gitme zamanı geldiğine inanamadı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom'un oradan çıkmasının zamanı çoktan gelmişti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom neler olduğunu fark etmeden önce polis Mary'yi çoktan tutuklamıştı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ben içeri girdiğimde, Kuniko çoktan yemişti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom sadece birkaç gün önce bir kamera aldı fakat çoktan kaybetti bile.
Translate from Türkisch to Deutsch

O çoktan elli yaşından daha fazla olduğunu, tam olarak elli beş olduğunu söyledi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Çocuklar çoktan okula gittiler.
Translate from Türkisch to Deutsch

Son tren çoktan gitti.
Translate from Türkisch to Deutsch

İşini çoktan bitirdi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Okula gittiğimde zil çoktan çalmıştı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ben vardığımda, o çoktan gitmişti.
Translate from Türkisch to Deutsch

O çoktan hazırdı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Çok geç oldu, bu yüzden çoktan yatakta olmalıyım.
Translate from Türkisch to Deutsch

Salona girdiğimizde konser çoktan başlamıştı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom çoktan başladı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Çoktan yatma vaktini geçti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bazıları çoktan fazlasıyla sarhoştular.
Translate from Türkisch to Deutsch

Çoktan beri Tom'la konuşmadım.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom'un sorularını çoktan cevapladım.
Translate from Türkisch to Deutsch

Çok emin olma belki de Tom çoktan ölmüştür.
Translate from Türkisch to Deutsch

Çoktan odamı temizledim.
Translate from Türkisch to Deutsch

O çoktan yemeği yaptı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Çoktan unutmuşsun.
Translate from Türkisch to Deutsch

Çoktan unutmuşsundur.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ben istasyona vardığımda tren çoktan gitmişti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Fransızca öğrenmeye çoktan başladın mı?
Translate from Türkisch to Deutsch

Çoktan başladı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Yollarını kaybettiler, yoksa çoktan varmış olurlardı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Beni sen çoktan kaybettin.
Translate from Türkisch to Deutsch

Geçen yıl çoktan bitti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Saat sekizi çoktan geçmişti bu yüzden paydos ettik.
Translate from Türkisch to Deutsch

O hikayeyi çoktan duydum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom çoktan gitti mi?
Translate from Türkisch to Deutsch

Onu çoktan denedim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ölümden korkmasaydınız problem çoktan çözülürdü.
Translate from Türkisch to Deutsch

Okula koştum, ama zil çoktan çalmıştı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom ve Mary çoktan buradalar.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ben işimi çoktan bitirdim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onu görmeye gittiğim her seferde, o çoktan çıkmış oluyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

Gençler var çoktan yaşlanmış, yaşlılar var genç kalmayı başarmış. Ben bu sondaki kategorideyim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Kahvaltıyı çoktan yaptım.
Translate from Türkisch to Deutsch

İlk bakışta, evin çoktan kaybolduğunu gördüm.
Translate from Türkisch to Deutsch

Görünen o ki saat çoktan 8 oldu, okula gitmen için kısa zamanda çıkman gerektiğini düşünüyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bu, kadınların çoktan bildikleri bir şey.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom'a senin bunu çoktan bildiğini söyledim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Betty çoktan hırsızlıktan hüküm giymişti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom her şeyi bizim için çoktan yaptı.
Translate from Türkisch to Deutsch

O çoktan yapıldı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onu çoktan okudum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Eve döndüğü zaman, çocuklar çoktan uyumuştu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Biz evlendiğimiz zaman, anne ve babalarımız çoktan vefat etmişti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Çocuklar çoktan yoruldular.
Translate from Türkisch to Deutsch

Yediğiniz yemeğin parası çoktan ödendi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Eve geldiğimde, babam çoktan oradaydı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Mary çoktan başladı mı?
Translate from Türkisch to Deutsch

Akşam yemeğini çoktan yedin mi?
Translate from Türkisch to Deutsch

Kitabı çoktan okudun mu?
Translate from Türkisch to Deutsch

Bu tartışma çoktan bitmiş sanıyordum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Test çoktan seçmeliydi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Emin değilim ama belki de Tom çoktan öldü.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom şimdiye kadar çoktan Avustralya'da olmalı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Komşumun yazlığını satın almak istedim, ama ben oraya vardığımda çoktan satılmıştı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom Mary'nin çoktan öldüğünü bilmiyordu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Avrupa Birliği'nin 24 resmi dili vardır. Ancak önemli metinler çoğu kez yalnızca şu üç dilde mevcuttur: İngilizce, Fransızca ve Almanca. Bu durum, bu dillere aşina olmayanlar için bir dezavantaj teşkil etmektedir. Ortak ve tarafsız bir köprü dil üzerinde çalışmanın zamanı çoktan gelmiştir.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom çoktan ölmüş olabilir.
Translate from Türkisch to Deutsch

Dodo, soyu çoktan tükenmiş bir türdür.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom çoktan terk etti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Paramı çoktan aldım.
Translate from Türkisch to Deutsch

Çoktan affedildin.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom Mary'ye John hariç herkesin çoktan geldiğini söyledi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Konser çoktan başladı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Toplantı çoktan başladı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Trenimiz çoktan yola çıkmış.
Translate from Türkisch to Deutsch

Senin elbisenin çoktan modası geçmiş.
Translate from Türkisch to Deutsch

Dün çağrılan kadın çoktan geldi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Hâlâ burada mısın? Çoktan gittiğini düşünmüştüm.
Translate from Türkisch to Deutsch

Hâlâ burada mısınız? Çoktan gittiğinizi düşünmüştüm.
Translate from Türkisch to Deutsch

Uyandığımda, güneş çoktan doğmuştu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom çoktan razı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Çoktan evet dedim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Çoktan hayır dedim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Çoktan geç oldu. Eve git.
Translate from Türkisch to Deutsch

Çoktan geç oldu. Eve gidin.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bu öğrenciyle çoktan konuştum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bence o kadar büyük bir bifteği öyle hızlı yedikten sonra çoktan doymuşsundur.
Translate from Türkisch to Deutsch

Sehen Sie sich auch die folgenden Wörter an: şakaydı, Üstü, kalsın, oyunlar, yetişkin, kategorisi, altında, listelenmiş, Tokyo'da, köprü.