Turkish example sentences with "tren"

Learn how to use tren in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Sonraki tren ne zaman ayrılacak?

En yakın tren istasyonu nerede?

Tren 15 vagondan oluşuyor.

Tren ne zaman Kyoto'ya varacak?

Bak! Tren geldi!

İlk tren ne zaman ayrılacak?

Tren saat dokuzda kalkıyor.

Dün gece tren istasyonu yakınında bir yangın vardı.

Tren çoktan hareket etti.

Tren hangi hattan Higashi-Kakogava' ya hareket eder?

Tren yakında kalkacak.

O, son tren için tam zamanında geldi.

Peron 2'ye gelen tren 4:35'te Shibuya'ya gidecek.

Tren insanlarla doluydu.

New York'ta Chicago için tren değiştirin.

İstasyon buradan yakın. Tren için zamanında olacaksın.

İstasyona varmadan önce tren hareket etti.

İstasyona vardığımda, tren çoktan gitmişti.

Ben istasyona vardığımda, tren çoktan hareket etmişti.

İstasyona vardığımda tren tam hareket etmek üzereydi.

Bu tren Aomori'den yarım saat geç ayrıldı, bu yüzden maalesef Tokyo'ya öğleden önce varamayacağız.

Tren on dakika içinde hareket edecek.

Tren tünelden uğuldadı.

Tren olmadığı için, tüm yolu yürümek zorunda kaldık.

Tren o kadar kalabalıktı ki ben bütün yol boyunca ayakta durmak zorunda kaldım.

Tren o kadar kalabalıktı ki Osaka'ya giden bütün yol boyunca ayakta durmak zorunda bırakıldık.

Tren durmadan önce, inmemelisin.

Tren duruncaya kadar kapıyı açmayın.

Tren gözden kayboldu.

Tren hareket ettikten sonra, ben sadece istasyona vardım.

Tren yola çıkmadan önce biraz zaman var.

Tren raydan çıktı, ve panik oldu.

Tren raydan çıktı ve yaklaşık otuz yolcu ya öldü ya da yaralandı.

Tren geç vardığı için onlar programını değiştirmek zorunda kaldılar.

Tren geldi.

O, tren kaçırabilir diye endişeliydi.

Tren servisi deprem yüzünden ertelendi.

Bizim tren deprem nedeniyle beş saat süreyle durdu.

Cenevre'den gelen tren istasyona gelecek.

İstasyona vardığımızda, tren çoktan gitmişti.

Beni tren istasyonuna kadar götürebilir misiniz?

Tren geçerken Tom sürücünün bir anlık bakışını yakaladı.

Tren geçerken, Tom sürücünün bir bakışını yakaladı.

Tom tren kazasında yaralanmadı.

Tom bir tren kazasında hayatını kaybetti.

Tom ve Mary son tren için tam zamanında oradaydılar.

Tren hareket ederken havaya siyah duman bulutları püskürttü.

Ben istasyona varmadan tren kalkmıştı.

Büyükannem tren ile seyahat etmeyi sever.

Bu yerel bir tren mi?

İstasyona gittim, bir de ne göreyim, tren az önce gitmişti.

Taksiyle tren istasyonuna ne kadar sürer?

Lisa, ben tren biletlerimizi alırken, benim valize göz kulak ol.

Washington'a sonraki tren ne zaman?

Tren az önce ayrıldı.

Tren kalabalıktı.

Tren zamanında ayrıldı.

Bu son tren.

Tren az önce gitti.

Tren için geç kaldım.

Bu tren istasyonu mu?

Tren öğleyin gelir.

Tren zamanında geldi.

Tren zamanında vardı.

Tren sonunda geldi.

Tren gün doğumunda gitti.

Bizim tren aniden durdu.

Tren zaten yola çıktı.

Tren hareket etmeye hazırdır.

Tren her zaman zamanında gelir.

Onlar aceleyle tren istasyonuna gittiler.

Tren için geç kalmayın.

Tren kısa bir mola verdi.

Hiç ekspres tren var mı?

Tren henüz gelmedi.

Tren 14.30'da hareket eder.

Tren zamanında hareket edecek mi?

Tren beni beklemedi.

Tren henüz varmadı.

Bu tren Boston'a gider.

Tren Baltimore'de durdu.

Tren bu sabah geç kalmıştı.

Tren 30 dakika gecikti.

Tren buraya az önce vardı.

Bir kazadan dolayı tren geç kalmıştı.

Şiddetli kardan dolayı tren iki saat gecikmişti.

Bana öyle geliyor ki tren geç kaldı.

Tren altıda ayrılır.

Tren Londra'ya vardı.

İşte tren geliyor.

Sanırım tren yakında gelecek.

Tren yavaş yavaş hızlandı.

O, tren yerine arabayla geldi.

Tren bugün 10 dakika geç kaldı.

Bir sonraki tren saat kaçta kalkacak?

Son tren için tam zamanında geldim.

Tren o istasyonda durmaz.

O, onu uğurlamak için tren istasyonuna gitti.

Onlar istasyona vardığında tren zaten gitmişti.

Tren nerededir?

Tren yanımızdan geçti.

Also check out the following words: tatlı, Kaç, Almanya, parlamenter, cumhuriyettir, İnternette, Tatar, dilinde, site, bilmiyor.