Turkish example sentences with "tom'un"

Learn how to use tom'un in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Try Mate's Mac app

Translate in Safari and other macOS apps in one click.

try for free

Try Mate's iOS app

Translate in Safari, Mail, PDFs, and other apps in one click.

Try Mate's Chrome extension

Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.

Get for free

Try Mate apps

Install it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.

Get for free

Tom'un doğum günü dündü.
Translate from Turkish to English

Tom'un açıklaması çok ayrıntılı.
Translate from Turkish to English

Suzy, Tom'un ona çıkma teklif edeceğini umuyor.
Translate from Turkish to English

Tom'un treni beş dakika önce ayrıldı.
Translate from Turkish to English

Mary'nin onu ne kadar çok sevdiği hakkında Tom'un herhangi bir fikri yok.
Translate from Turkish to English

Tom'un bu gece Mary ile konuşmayı canı istemiyor.
Translate from Turkish to English

Tom'un bestelediği müzik türünden hoşlanıyorum.
Translate from Turkish to English

Doğrusu Tom'un ortaya çıkacağını düşünmemiştim.
Translate from Turkish to English

Tom'un dün gece geç saatlere kadar çalıştığını duydum. Doğru mudur?
Translate from Turkish to English

Ben, yakalanmadan önce Tom'un yıllardır Amerika'ya uyuşturucu ticareti yaptığını duydum.
Translate from Turkish to English

Dün gece, Tom'un odasından gelen garip bir ses duydum.
Translate from Turkish to English

Tom'un şu anda Boston'da olmadığını duyuyorum.
Translate from Turkish to English

Tom'un açık artırmada ortaya çıkacağından hiç şüphem yok.
Translate from Turkish to English

Tom'un gayrimenkulunu bana bırakacağı konusunda bir fikrim yoktu.
Translate from Turkish to English

Tom'un zebralarla ilgili çok şey bildiğine dair bir fikrim yoktu.
Translate from Turkish to English

Tom'un beni hatırlayacağından şüpheliydim.
Translate from Turkish to English

Tom'un yardımcı olacağından kuşkuluyum, ama yine de ona sormalısınız.
Translate from Turkish to English

Tom'un şimdiye kadar antika arabasını satmayı düşündüğünden şüpheliyim.
Translate from Turkish to English

Tom'un yiyeceği tükendi.
Translate from Turkish to English

Tom'un diyeti kilo kaybıyla sonuçlandı.
Translate from Turkish to English

Tom'un çekici olduğunu düşünüyorum.
Translate from Turkish to English

Bay Suziki Tom'un şakası hakkında kızgın.
Translate from Turkish to English

Kırmızı çatılı o ev Tom'un evidir.
Translate from Turkish to English

Tom'un iki odalı bir evi var.
Translate from Turkish to English

Tom'un konuşma şekli benim sinirlerimi bozuyor.
Translate from Turkish to English

Tom'un konuşma şekli sinirlerime dokundu.
Translate from Turkish to English

Tom'un yaptığı ev harika.
Translate from Turkish to English

Tom'un yaptığı ev gerçekten hoş.
Translate from Turkish to English

Tom'un Japonya'dan ne zaman ayrılacağını bilmiyorum.
Translate from Turkish to English

Tom'un yaptığından ben sorumlu değilim.
Translate from Turkish to English

Tom'un tenis oynadığını gördüm.
Translate from Turkish to English

Tom'un onlara kızma nedenini biliyorum.
Translate from Turkish to English

Tom'un gitar çalmasını rica ettim.
Translate from Turkish to English

Tom'un pencereyi açmasını rica ettim.
Translate from Turkish to English

Tom'un işini yapacak birini almak zorunda kalacağım.
Translate from Turkish to English

Tom'un nazik olduğunu düşünüyorum.
Translate from Turkish to English

Tom'un nazik olduğunu sandım.
Translate from Turkish to English

Tom'un kız arkadaşı şimdi onun burada olduğunu bilseydi, çok kızardı.
Translate from Turkish to English

Tom'un bu raporu yazmış olması çok zayıf bir olasılıktır.
Translate from Turkish to English

Tom'un tek başına seyahat etmek istemesi çok zayıf bir olasılıktır.
Translate from Turkish to English

Tom'un üniversite başvurusu reddedildi
Translate from Turkish to English

Tom'un tek başına oraya gitmek için cesareti yoktu.
Translate from Turkish to English

Tom'un testte biraz yanlışı var.
Translate from Turkish to English

Öğretmen Tom'un sık sık sınıfta bulunmamasından endişeliydi.
Translate from Turkish to English

Aramızda kalsın, Tom'un fikri bana pek cazip gelmiyor.
Translate from Turkish to English

Dolapta Tom'un eşyalarının bulunduğu bir kutu buldum.
Translate from Turkish to English

Tom'un şu ana kadar karısını terk etmeyi düşündüğünden şüpheliyim.
Translate from Turkish to English

Tom'un şu ana kadar Irak'a gitmeyi düşündüğünden şüpheliyim.
Translate from Turkish to English

Tom'un şimdiye kadar böyle küçük bir araba sürmeyi düşüneceğinden şüpheliyim.
Translate from Turkish to English

Tom'un yapmasını önerdiğin şekilde davranacağından şüpheliyim.
Translate from Turkish to English

Tom'un başkanlık için adaylığını koyacacağından şüpheliyim.
Translate from Turkish to English

Tom'un buraya zamanında geleceğinden şüpheliyim.
Translate from Turkish to English

Tom'un şimdiye kadar eve geri döneceğinden şüpheliyim.
Translate from Turkish to English

Tom'un şimdiye kadar herhangi gerçek bir tehlike içinde olduğundan şüpheliyim.
Translate from Turkish to English

Tom'un ona anlatmaya çalıştığımı anladığından şüpheliyim.
Translate from Turkish to English

Tom'un o proje üzerinde çok fazla zaman harcamayı planladığından şüpheliyim.
Translate from Turkish to English

Tom'un herhangi bir zarar kastettiğinden şüpheliyim.
Translate from Turkish to English

Tom'un masum olduğundan şüpheliyim.
Translate from Turkish to English

Tom'un mutlu olduğundan şüpheliyim.
Translate from Turkish to English

Tom'un yeni işinde mutlu olduğundan şüpheliyim.
Translate from Turkish to English

Tom'un suçlu olduğundan şüpheliyim.
Translate from Turkish to English

Tom'un Rusça öğrenmeye çalışmakla ilgilendiğinden bile şüpheliyim.
Translate from Turkish to English

Tom'un inandığı şeyin arkasında duracak cesareti olduğundan şüpheliyim.
Translate from Turkish to English

Tom'un gerçekten yapılması gerekeni yapma cesareti olduğundan şüpheliyim.
Translate from Turkish to English

Tom'un grev hattını geçecek cesareti olduğundan şüpheliyim.
Translate from Turkish to English

Tom'un ev ödevini bitirdiğinden şüpheliyim.
Translate from Turkish to English

Tom'un sağlık giderlerini karşılamak için arabasını satmak zorunda kaldığından şüpheliyim.
Translate from Turkish to English

Tom'un şu ana kadar onu söylediğinden şüpheliyim.
Translate from Turkish to English

Tom'un bekar olup olmadığından şüpheliyim.
Translate from Turkish to English

Tom'un Mary'nin sevgisini kabul etme sorunu vardı.
Translate from Turkish to English

Tom'un bütün istediği onun vermek zorunda olduğu tüm aşkı kabul edecek bir kadın bulmaktı.
Translate from Turkish to English

Yüzüğü onun çaldığına dair Tom'un onayı hizmetçiyi şüpheli olmaktan kurtardı.
Translate from Turkish to English

Tom'un favori aracı bir 1960 Ford kamyondur.
Translate from Turkish to English

O adam biraz uzak duruyordu, ama o Tom'un bağırdığını duyunca döndü.
Translate from Turkish to English

Mary Tom'un kuzeni.
Translate from Turkish to English

Mary Tom'un teyzesi.
Translate from Turkish to English

Mary Tom'un partisi için üç düzine kurabiye pişirdi.
Translate from Turkish to English

Eğer doğru hatırlıyorsam, o, Tom'un Mary'nin düğününde söylediği şarkı.
Translate from Turkish to English

Tom'un Mary'yi gerçekten sevdiğinden oldukça eminim.
Translate from Turkish to English

Tom'un yeme isteği vardı fakat evde yiyecek bir şey olmadığı için yaşadığı yerden çok uzakta olmayan mahalle marketine gitti.
Translate from Turkish to English

Tom'un Mary'ye göstermek istediği bir şey vardı.
Translate from Turkish to English

Tom'un aklında başka bir şey vardı.
Translate from Turkish to English

Tom'un bir tahtası eksik.
Translate from Turkish to English

Tom'un tam olarak kaçar yolu olmayan bir mazareti yok.
Translate from Turkish to English

Tom'un Mary ve John'un birbirleriyle flört ettikleri konusunda hiçbir kuşkusu yok.
Translate from Turkish to English

Tom'un John'un ona verdiği Mary'ye ait birkaç fotoğrafı var.
Translate from Turkish to English

Tom'un bildiği kadarıyla, Mary John'la birlikte Boston'da olabilirdi.
Translate from Turkish to English

Tom'un bütün istediği Mary'nin John'la geçinmeyi öğrenmesiydi.
Translate from Turkish to English

Tom'un annesi Tom üniversiteden mezun olmadan tam bir hafta önce öldü.
Translate from Turkish to English

Tom'un annesi Tom'u holde çıplak gezdiği için kovaladı.
Translate from Turkish to English

Tom'un ebeveyni Tom ve Mary'nin evleninceye kadar birlikte yaşamalarını istemiyor.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary, hayat sigortası için Tom'un babasını öldürmek amacıyla kumpas kuruyorlardı.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary'nin ne kadar para kazandığını bildiğini düşünüyor fakat Mary Tom'un onun kazandığını düşündüğünden çok daha fazla kazanıyor.
Translate from Turkish to English

Tom'un ve sadece Tom'un onu yapabileceğini düşünüyorum. Fakat bazı insanlar onu Mary'nin de yapabileceğini düşünüyorlar.
Translate from Turkish to English

Tom'un ve sadece Tom'un onu yapabileceğini düşünüyorum. Fakat bazı insanlar onu Mary'nin de yapabileceğini düşünüyorlar.
Translate from Turkish to English

Sen Tom'un bir arkadaşısın, değil mi?
Translate from Turkish to English

Kırmızı çatısı olan ev Tom'un evidir.
Translate from Turkish to English

Bayan White Tom'un okuldan sonra kalmasını emretti.
Translate from Turkish to English

Philip ve Tom'un birbirleriyle ilişkisi var.
Translate from Turkish to English

Tom'un hiç görgüsü yok.
Translate from Turkish to English

Tom'un ders çalışma isteği yok.
Translate from Turkish to English

Also check out the following words: müdahaledir, Sırbistan'ı, Teşkilata, Ashdown'un, Mripa'nın, işlevleri, Pukaniç, Herşeyi, kWh, kesimin.