Tek oğlu olduğu için, baba, Ken'i daha çok seviyordu.
Translate from Turkish to English

Roger şarkı yazmayı seviyordu. Aynı zamanda kendi şarkılarını sahnede söylemeyi de seviyordu.
Translate from Turkish to English

Roger şarkı yazmayı seviyordu. Aynı zamanda kendi şarkılarını sahnede söylemeyi de seviyordu.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'yi seviyordu, ki o onu hiç sevmiyordu.
Translate from Turkish to English

Ben onun seni sevdiğini sanıyordum, ama gerçekte, o başka bir kız seviyordu.
Translate from Turkish to English

Tom güzel kadınları seviyordu. Ayrıca pahalı şarap ve hızlı spor otomobilleri de seviyordu.
Translate from Turkish to English

Tom güzel kadınları seviyordu. Ayrıca pahalı şarap ve hızlı spor otomobilleri de seviyordu.
Translate from Turkish to English

John ve Mary birbirini seviyordu.
Translate from Turkish to English

O hâlâ onu seviyordu.
Translate from Turkish to English

Tomi Mary'yi çok seviyordu.
Translate from Turkish to English

O, annesini içtenlikle seviyordu.
Translate from Turkish to English

O kız ağaçlara tırmanmayı seviyordu.
Translate from Turkish to English

Çok nazik olduğu için, herkes onu seviyordu.
Translate from Turkish to English

O onu seviyordu.
Translate from Turkish to English

Kadınlar onu seviyordu.
Translate from Turkish to English

Tom atları seviyordu.
Translate from Turkish to English

Onlar seni seviyordu.
Translate from Turkish to English

Onlar Tom'u seviyordu.
Translate from Turkish to English

Onlar onu seviyordu.
Translate from Turkish to English

Tom seni seviyordu.
Translate from Turkish to English

Tom bizi seviyordu.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary'yi seviyordu.
Translate from Turkish to English

Tom Boston'u seviyordu.
Translate from Turkish to English

Tom onu seviyordu.
Translate from Turkish to English

Tom hikayeler yazmayı seviyordu.
Translate from Turkish to English

Tom beni yeterince çok seviyordu.
Translate from Turkish to English

Tom şarkı söylemeyi seviyordu. Fakat hiç kimse onu dinlemek istemiyordu.
Translate from Turkish to English

Kristof Kolomb bir kaşif değildi çünkü denizi seviyordu. O bir kaşifti çünkü İspanyol hapishanelerinden nefret ediyordu.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary'yi gerçekten seviyordu.
Translate from Turkish to English

O, gerçeği seviyordu.
Translate from Turkish to English

Tom da onu seviyordu.
Translate from Turkish to English

Sizi seviyordu.
Translate from Turkish to English

Herkes Tom'u seviyordu.
Translate from Turkish to English

Tom beni seviyordu.
Translate from Turkish to English

Mary Tom'u seviyordu.
Translate from Turkish to English

Tom gerçekten Mary'yi seviyordu.
Translate from Turkish to English

Bay Wood Linda'yı yürekten seviyordu.
Translate from Turkish to English

Tom onun hakkında neyi seviyordu?
Translate from Turkish to English

O onların her ikisini de seviyordu ve onların her ikisi de onu seviyordu.
Translate from Turkish to English

O onların her ikisini de seviyordu ve onların her ikisi de onu seviyordu.
Translate from Turkish to English

Tom matematik dersini özellikle seviyordu.
Translate from Turkish to English

Her şeye rağmen, o, çocukları seviyordu ve işinden memnundu.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'yi seviyordu, biliyorsun.
Translate from Turkish to English

Onun karısı yaşlıydı ama o onu seviyordu.
Translate from Turkish to English

Tom seni çok seviyordu, Mary.
Translate from Turkish to English

Tom tiyatroyu çok seviyordu.
Translate from Turkish to English

Aslında, o da onu seviyordu.
Translate from Turkish to English

O, arkadaşlarla parti yapmayı ve içki içmeyi seviyordu.
Translate from Turkish to English

O, büyücülükle ilgili şeyler okumayı seviyordu.
Translate from Turkish to English

Tom öğretmeyi seviyordu.
Translate from Turkish to English

Herkes onu seviyordu.
Translate from Turkish to English

Tom okulu seviyordu.
Translate from Turkish to English

Bütün çocuklar seviyordu ve Tom'a hayrandı.
Translate from Turkish to English

Tom Fransızca öğretmeyi seviyordu.
Translate from Turkish to English

O, Tom'u seviyordu.
Translate from Turkish to English

Tom karda oynamayı seviyordu.
Translate from Turkish to English

Öğrenciler o şakayı seviyordu.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin fikirlerini seviyordu.
Translate from Turkish to English

Tom hepimizi seviyordu.
Translate from Turkish to English

Aynştayn keman çalmayı seviyordu.
Translate from Turkish to English

Tom kendi bahçesini seviyordu.
Translate from Turkish to English

O şişman erkekleri seviyordu, bu yüzden Budizm'e dönmeye karar verdi.
Translate from Turkish to English

Onlar karda oynamayı seviyordu.
Translate from Turkish to English

Tom seni çok seviyordu.
Translate from Turkish to English

Tom balık tutmayı seviyordu.
Translate from Turkish to English

Tom babasını taparcasına seviyordu.
Translate from Turkish to English

Tom annesini çok seviyordu.
Translate from Turkish to English

Aslında, o bile onu seviyordu.
Translate from Turkish to English

Tom köpeğini seviyordu.
Translate from Turkish to English

Tom futbol oynamayı seviyordu.
Translate from Turkish to English

Onun iyiliğinden ve güzelliğinden dolayı herkes onu seviyordu.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'yi seviyordu ama Mary ondan hiç hoşlanmadı.
Translate from Turkish to English

Tom yaptığı şeyi seviyordu.
Translate from Turkish to English

Çocuk dairesinin penceresinden insanlara yumurtalar atmayı seviyordu.
Translate from Turkish to English

Tom satranç oynamayı seviyordu.
Translate from Turkish to English

Tüm kızlar onu seviyordu.
Translate from Turkish to English

Neden bunu ona yaptın, Tom? O seni seviyordu.
Translate from Turkish to English

Tom çocukları seviyordu.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary birbirlerini seviyordu.
Translate from Turkish to English

Topluluktaki herkes Fadıl'ı seviyordu.
Translate from Turkish to English

Fadıl'ın annesi onu bütün kalbiyle seviyordu.
Translate from Turkish to English

Tom, ergenlik çağındayken şiir yazmayı seviyordu.
Translate from Turkish to English

Tom, çocuklarını içtenlikle seviyordu.
Translate from Turkish to English

Leyla görmeyi ve görülmeyi seviyordu.
Translate from Turkish to English

Sami, Leyla'yı çok seviyordu.
Translate from Turkish to English

Leyla kır hayatını seviyordu.
Translate from Turkish to English

Leyla kırsal yaşam biçimini seviyordu.
Translate from Turkish to English

Tom savaşmayı seviyordu.
Translate from Turkish to English

Tom eski arabasını seviyordu.
Translate from Turkish to English

O beni gerçekten seviyordu.
Translate from Turkish to English

O onu seviyordu ve o da onu seviyordu.
Translate from Turkish to English

O onu seviyordu ve o da onu seviyordu.
Translate from Turkish to English

Sami şarkı söylemeyi seviyordu.
Translate from Turkish to English

Sami küçük bir kasabanın sessizliğini seviyordu.
Translate from Turkish to English

Sami, Leyla'nın ilk torunuydu ve onu çok seviyordu.
Translate from Turkish to English

Sami fıkra anlatmayı seviyordu.
Translate from Turkish to English

Sami konuşmayı seviyordu.
Translate from Turkish to English

Sami, geniş Rus vahşi doğasında yürüyüşe çıkmayı seviyordu.
Translate from Turkish to English

Tom teyzesi Mary ve onun lezzetli patates salatasını seviyordu.
Translate from Turkish to English

Sami, Leyla'yı çok fazla seviyordu.
Translate from Turkish to English

Sami kızını seviyordu.
Translate from Turkish to English