Kız kardeşim mükemmel görüşe sahiptir.
Translate from Turkish to English

O, mükemmel bir centilmendir.
Translate from Turkish to English

İki insan birbirlerini mükemmel şekilde anlıyorlardı, ve birbirlerinin güçlü niteliklerine karşılıklı saygıları vardı.
Translate from Turkish to English

O mükemmel olmaktan uzaktır.
Translate from Turkish to English

Bu fotoğraflarda mükemmel görünüyorsun.
Translate from Turkish to English

O, mükemmel bir bilim adamıdır, bu itibarla her yerde tanınır.
Translate from Turkish to English

O kelime onu mükemmel şekilde açıklıyor.
Translate from Turkish to English

O, mükemmel reflekslere sahip.
Translate from Turkish to English

Mükemmel kadınlar yoktur, mükemmel erkekler de.
Translate from Turkish to English

Mükemmel kadınlar yoktur, mükemmel erkekler de.
Translate from Turkish to English

O mükemmel bir beyefendi.
Translate from Turkish to English

Onun çalışması kabul edilebilir, ama mükemmel olmaktan uzak.
Translate from Turkish to English

Bence, futbol mükemmel bir spor.
Translate from Turkish to English

Mükemmel işin beni utandırır.
Translate from Turkish to English

Yürüyüş mükemmel bir egzersizdir.
Translate from Turkish to English

Yıl boyunca mükemmel katılımım vardı.
Translate from Turkish to English

Hasta olma sana en azından evde kalmak ve film izlemek için mükemmel bir bahane verir.
Translate from Turkish to English

Şu ayakkabılar bu beyaz etekle mükemmel bir uyum sağlar.
Translate from Turkish to English

IPad Flash içeriği ile web sayfalarını uygun şekilde görüntüleyebilseydi, benim için mükemmel bir çözüm olurdu.
Translate from Turkish to English

Onun İngilizcesi mükemmel.
Translate from Turkish to English

Biz mükemmel bir biçimde geçindik.
Translate from Turkish to English

Ben onu mükemmel olarak anlayabiliyorum.
Translate from Turkish to English

O, artık mükemmel bir daire gibi görünmüyor.
Translate from Turkish to English

Tom bütün hataları düzeltti. Rapor şimdi mükemmel.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary mükemmel bir evlilikleri olduğunu söylüyorlar.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary birbirleri için mükemmel bir eş.
Translate from Turkish to English

Kocası mükemmel bir aşçıdır.
Translate from Turkish to English

Tom mükemmel bir evliliği olduğunu söylüyor.
Translate from Turkish to English

Mükemmel bir fikir.
Translate from Turkish to English

Zafer umutlarımız şu anda mükemmel.
Translate from Turkish to English

Tom altın paralarını koyduğu yerin mükemmel saklama yeri olduğunu düşünüyordu. Fakat, yanılıyordu.
Translate from Turkish to English

Tom mükemmel bir şekilde kendine bakabilir.
Translate from Turkish to English

Tom iş için mükemmel.
Translate from Turkish to English

Tom mükemmel bir fincan kahveyi demlemeyi öğrenmeye çalışıyor.
Translate from Turkish to English

Tom'un mükemmel bir skoru var.
Translate from Turkish to English

Tom mükemmel hissetti.
Translate from Turkish to English

Tom mükemmel iş yapar.
Translate from Turkish to English

Tom kesinlikle mükemmel bir iş yaptı.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary mükemmel şekilde birbirlerini anlıyorlar.
Translate from Turkish to English

Tom mükemmel bir nişancıdır.
Translate from Turkish to English

Tom mükemmel bir baba.
Translate from Turkish to English

Yanıtınız mükemmel olmaktan uzak.
Translate from Turkish to English

Cevabınız mükemmel olmaktan uzak.
Translate from Turkish to English

Sammy Davis mükemmel bir şarkıcıydı.
Translate from Turkish to English

Bayan Davis sadece mükemmel bir eşti.
Translate from Turkish to English

Martha, mükemmel bir piyanist.
Translate from Turkish to English

Bu program mükemmel olmaktan hâlâ uzak.
Translate from Turkish to English

Tom o şarkıcıyı mükemmel şekilde taklit edebilir.
Translate from Turkish to English

Tom mükemmel bir iş yaptı.
Translate from Turkish to English

Bu mükemmel bir uyum sergiliyor.
Translate from Turkish to English

Mükemmel beyaz.
Translate from Turkish to English

Hiçbirimiz mükemmel değiliz.
Translate from Turkish to English

Bu mükemmel bir şaraptır.
Translate from Turkish to English

Alıştırma mükemmel yapar.
Translate from Turkish to English

Tom mükemmel erkek evlattır.
Translate from Turkish to English

Senin İngilizcen mükemmel.
Translate from Turkish to English

Bu mükemmel bir şarap.
Translate from Turkish to English

Bu bilgisayar mükemmel ama bana bir servete mal oldu.
Translate from Turkish to English

Mükemmel bir iş yaptın.
Translate from Turkish to English

Bu ayakkabılar mükemmel şekilde uyuyor.
Translate from Turkish to English

Tom mükemmel bir kayakçı.
Translate from Turkish to English

Tom'un mükemmel bir mazereti var.
Translate from Turkish to English

Şapka ona mükemmel bir şekilde uyuyor.
Translate from Turkish to English

O mükemmel bir vuruştu.
Translate from Turkish to English

Bir aileye sahip olmak mükemmel.
Translate from Turkish to English

O, Rusçayı mükemmel şekilde konuşur.
Translate from Turkish to English

O, mükemmel bir öğrencidir.
Translate from Turkish to English

Onlar mükemmel durumdalar.
Translate from Turkish to English

Neredeyse mükemmel bir skor yaptım.
Translate from Turkish to English

Bu ceket sana mükemmel uyar.
Translate from Turkish to English

Kase mükemmel bir şekilde yuvarlaktı.
Translate from Turkish to English

Hava bugün mükemmel.
Translate from Turkish to English

Tom mükemmel beyefendidir.
Translate from Turkish to English

Onlar burada mükemmel yemekler sunmaktadırlar.
Translate from Turkish to English

O, mükemmel güzelliğe sahip bir kadındır.
Translate from Turkish to English

O, mükemmel bir beyin cerrahıdır.
Translate from Turkish to English

O, mükemmel bir uyumdu.
Translate from Turkish to English

Tom, mükemmel kriket oyuncusudur.
Translate from Turkish to English

Senin konumunu mükemmel şekilde anlıyorum.
Translate from Turkish to English

Onun mükemmel bir öğretmen olduğunu düşünüyorum.
Translate from Turkish to English

Üniversitemiz mükemmel spor olanaklarına sahiptir.
Translate from Turkish to English

O, mükemmel şöhretiyle örnek alınacak bir kişidir.
Translate from Turkish to English

Onun mükemmel bir salıncağı var.
Translate from Turkish to English

Onun tadı mükemmel.
Translate from Turkish to English

Mükemmel olmasını tek bir kusuru engelliyordu.
Translate from Turkish to English

O elbise ona mükemmel şekilde uyuyor.
Translate from Turkish to English

Sağlığı pahasına mükemmel bir bilim adamı oldu.
Translate from Turkish to English

O takma isim ona mükemmel uyuyor.
Translate from Turkish to English

Uçak mükemmel bir iniş yaptı.
Translate from Turkish to English

Elmasın kesimi mükemmel.
Translate from Turkish to English

Yazarın mükemmel bir tarzı var.
Translate from Turkish to English

Babası mükemmel bir piyanist.
Translate from Turkish to English

Plaj için mükemmel bir gündü.
Translate from Turkish to English

Hepimiz kimsenin mükemmel olmadığını biliyoruz.
Translate from Turkish to English

Mükemmel bir İngilizce iletişimi var.
Translate from Turkish to English

Her şey mükemmel olacak.
Translate from Turkish to English

Henüz mükemmel bir kocayla karşılaşmadım.
Translate from Turkish to English

Uzay gemisi mükemmel bir iniş yaptı.
Translate from Turkish to English

Kompozisyonunuz mükemmel olmaktan uzak.
Translate from Turkish to English

Mükemmel bir iş kurdu.
Translate from Turkish to English

Onun telaffuzu mükemmel olmaktan uzak.
Translate from Turkish to English