Turkish example sentences with "etmeyi"

Learn how to use etmeyi in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Try Mate's Mac app

Translate in Safari and other macOS apps in one click.

try for free

Try Mate's iOS app

Translate in Safari, Mail, PDFs, and other apps in one click.

Try Mate's Chrome extension

Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.

Get for free

Try Mate apps

Install it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.

Get for free

Seyahat etmeyi severim.
Translate from Turkish to English

Açılış törenine çok misafir davet etmeyi planlıyorum.
Translate from Turkish to English

Beni rahatsız etmeyi bırak.
Translate from Turkish to English

Bana yardım etmeyi önerdi.
Translate from Turkish to English

Başkan Roosevelt yardım etmeyi kabul etti.
Translate from Turkish to English

İtiraf etmeyi başardı.
Translate from Turkish to English

O, müzikten çok daha fazla dans etmeyi seviyor.
Translate from Turkish to English

Roosevelt yenilgi fikrini kabul etmeyi reddetti.
Translate from Turkish to English

Ben güneşi sevmiyorum, yağmuru ve onun altında dans etmeyi seviyorum.
Translate from Turkish to English

Yarın telefonla Tom'a ulaşmayı ve bize yardım etmesini rica etmeyi planlıyorum.
Translate from Turkish to English

Tom'un şu ana kadar karısını terk etmeyi düşündüğünden şüpheliyim.
Translate from Turkish to English

Tom üvey ebeveynlerinin kendisine verdiği sevgiyi kabul etmeyi öğrendi.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'yi sevmeyi ya da birinin aşkını kabul etmeyi bilmemekle suçladı.
Translate from Turkish to English

O benimle sohbet etmektense Tatoeba'daki cümleleri tercüme etmeyi tercih ediyor.
Translate from Turkish to English

Tom terfi etmeyi hak ediyor.
Translate from Turkish to English

Tom bugünlerde Boston'da Mary'yi ziyaret etmeyi planlıyor.
Translate from Turkish to English

Tom kendini Fransızca olarak ifade etmeyi zor buldu.
Translate from Turkish to English

Konfederasyon liderleri yenilgiyi kabul etmeyi reddetti.
Translate from Turkish to English

Maalesef, Tom bize yardım etmeyi reddetti.
Translate from Turkish to English

Tom piyanoları akort etmeyi öğrenmek için okula gitti.
Translate from Turkish to English

Tom otelin arkasında park etmeyi başardı.
Translate from Turkish to English

Tom yatak odasını yeniden dekore etmeyi planlıyor.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary gece yarısından önce partiyi terk etmeyi kararlaştırdılar.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'ye çalışmasında yardım etmeyi kabul etti.
Translate from Turkish to English

Tom'un onunla evlenmesi için şu ana kadar Mary'ye rica etmeyi düşündüğünden şüpheliyim.
Translate from Turkish to English

Mary'nin onun annesine yardım etmeyi planlamadığını Tom'a söyleme.
Translate from Turkish to English

Büyük gruplar halinde seyahat etmeyi sevmiyorum.
Translate from Turkish to English

Yarın Tom'a telefon etmeyi ve ondan yardım istemeyi planlıyorum.
Translate from Turkish to English

Tom'a yardım etmeyi düşündüğünü sanmıyorum.
Translate from Turkish to English

Tom seyahat etmeyi sever.
Translate from Turkish to English

Bizim şirketimize katılmanızı rica etmeyi düşünüyorduk.
Translate from Turkish to English

Ona çıkma teklif etmeyi düşünüyordum.
Translate from Turkish to English

Asker silahsız bir düşmana ateş etmeyi reddetti.
Translate from Turkish to English

Tom oğlunun hâlâ canlı olduğu ihtimalini göz ardı etmeyi reddetti.
Translate from Turkish to English

Tom eline geçecek ilk fırsatta Mary'yi ziyaret etmeyi planlıyor.
Translate from Turkish to English

Onlara yardım etmeyi düşünüyor musunuz?
Translate from Turkish to English

Tom kesinlikle Mary'ye yardım etmeyi umursuyor gibi görünmüyor.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin mutfağı temizlemesine yardım etmeyi kabul etti.
Translate from Turkish to English

O, açılış törenine çok sayıda misafir davet etmeyi planlayacak.
Translate from Turkish to English

Büyükannem tren ile seyahat etmeyi sever.
Translate from Turkish to English

Hokkaido'ya hareket etmeyi bir sonraki aya erteledi.
Translate from Turkish to English

Sydney'i tekrar ziyaret etmeyi umuyorum.
Translate from Turkish to English

Tom uçakla seyahat etmeyi göze alamaz.
Translate from Turkish to English

Tom'a yardım etmeyi kabul etmedim.
Translate from Turkish to English

Onlar dans etmeyi seviyorlar.
Translate from Turkish to English

Dans etmeyi sever misiniz?
Translate from Turkish to English

O seyahat etmeyi sever.
Translate from Turkish to English

Yalnız seyahat etmeyi severim.
Translate from Turkish to English

Onlar bize yardım etmeyi reddettiler.
Translate from Turkish to English

Dans etmeyi severim.
Translate from Turkish to English

O tek başına seyahat etmeyi sever.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'ye yardım etmeyi önerdi.
Translate from Turkish to English

Hava yolu ile seyahat etmeyi tercih ediyorum.
Translate from Turkish to English

Trenle seyahat etmeyi severim.
Translate from Turkish to English

Ona telefon etmeyi unuturum.
Translate from Turkish to English

O yurt dışında seyahat etmeyi sever.
Translate from Turkish to English

Tek başıma seyahat etmeyi severim.
Translate from Turkish to English

Babanı rahatsız etmeyi kes.
Translate from Turkish to English

Tom seyahat etmeyi sevmez.
Translate from Turkish to English

Başka hiç kimse yardım etmeyi önermedi.
Translate from Turkish to English

O, yardım etmeyi bile denemedi.
Translate from Turkish to English

Arabamda seyahat etmeyi tercih ederim.
Translate from Turkish to English

Gelecek sefer Nara'yı ziyaret etmeyi umuyorum.
Translate from Turkish to English

O, postayı kabul etmeyi reddetti.
Translate from Turkish to English

Grant yenilgiyi kabul etmeyi reddetti.
Translate from Turkish to English

Artık sana itaat etmeyi reddediyorum.
Translate from Turkish to English

Arabamda seyahat etmeyi severim.
Translate from Turkish to English

O, parayı kabul etmeyi reddetti.
Translate from Turkish to English

Bugün ona telefon etmeyi unuttum.
Translate from Turkish to English

O, seyahat etmeyi gerçekten çok sever.
Translate from Turkish to English

Saat 10:00'a kadar çalışmaya devam etmeyi planlıyor musun?
Translate from Turkish to English

İşinde ona yardım etmeyi kabul ettim.
Translate from Turkish to English

Onu memnun etmeyi zor buldum.
Translate from Turkish to English

Büyük gruplarda seyahat etmeyi sevmiyorum.
Translate from Turkish to English

Ona ev ödevinde yardım etmeyi önerdim.
Translate from Turkish to English

Seyahat edersem, hava yoluyla seyahat etmeyi tercih ederim.
Translate from Turkish to English

O, babasını memnun etmeyi zor buldu.
Translate from Turkish to English

O yardım etmeyi önerdi.
Translate from Turkish to English

Ben trenle seyahat etmeyi seviyorum.
Translate from Turkish to English

Bay Ford'a telefon etmeyi unuttum.
Translate from Turkish to English

Onlara yardım etmeyi planlıyor musunuz?
Translate from Turkish to English

O, tek başına seyahat etmeyi sever.
Translate from Turkish to English

Ben hava yoluyla seyahat etmeyi sevmiyorum.
Translate from Turkish to English

Büyük şirketleri dava etmeyi zorlaştıran diğer önemli etkenler de faaliyetlerinin boyutları ve karmaşıklığıdır.
Translate from Turkish to English

Beni ziyaret etmeyi ilke edindi.
Translate from Turkish to English

Hava yoluyla seyahat etmeyi sevmez.
Translate from Turkish to English

“Seyahat etmeyi sever misin?” “Evet.”
Translate from Turkish to English

Makineleri monte etmeyi seviyorum.
Translate from Turkish to English

Babam hava yoluyla seyahat etmeyi sever.
Translate from Turkish to English

Bir teniz kulübü organize etmeyi düşünüyoruz.
Translate from Turkish to English

Böyle aptalca hareket etmeyi bırakmalısın.
Translate from Turkish to English

Cuma gününe kadar telefon etmeyi unutma, Tamam mı?
Translate from Turkish to English

Derhal istifa etmeyi düşünüyorum.
Translate from Turkish to English

Bu havalanını tekrar ziyaret etmeyi umuyorum.
Translate from Turkish to English

Önerisini kabul etmeyi reddetti.
Translate from Turkish to English

Komutan müzakere etmeyi reddetti.
Translate from Turkish to English

Çiftçi onları meşgul etmeyi severdi.
Translate from Turkish to English

William McKinley seyahat etmeyi reddetti.
Translate from Turkish to English

Aşırı kişiler müzakere etmeyi reddettiler.
Translate from Turkish to English

Hem Tom'u hem de Mary'yi davet etmeyi planlıyoruz.
Translate from Turkish to English

Yarın Bay Smith'i ziyaret etmeyi planlıyoruz.
Translate from Turkish to English

Also check out the following words: Övgü, teşvik, Köpekler, yüzebilir, Odayı, temizle, Kirazlar, Ann, şiir, alabilir.