Zürih'ten Boston'a uçmak sekiz saat sürer, ancak dönüş için sadece altı.
Translate from Turkish to English

Tom Boston'a gitmeye karar verdi.
Translate from Turkish to English

Tom Boston'a gitmemeye karar verdi.
Translate from Turkish to English

New York'tan Boston'a gidiş dört saat sürer.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin arabasını Boston'a sürdü.
Translate from Turkish to English

Tom Boston'a geldikten üç gün sonra öldü.
Translate from Turkish to English

Tom niçin Boston'a gitmemeye karar verdi?
Translate from Turkish to English

Tom'un uçağı 14.30'da Boston'a hareket edecek.
Translate from Turkish to English

Tom gelecek ay Boston'a gidecek.
Translate from Turkish to English

Tom müzik öğrenimi için Boston'a gitti.
Translate from Turkish to English

Tom konferansa katılmak için Boston'a gitti.
Translate from Turkish to English

Tom üç yıl önce Boston'a gitti.
Translate from Turkish to English

Tom Boston'a transfer edilecekti fakat onun yerine onu kovmaya karar verdiler.
Translate from Turkish to English

Tom Boston'a gitmek istiyor.
Translate from Turkish to English

Tom Boston'a yolculuğunu erteledi.
Translate from Turkish to English

Tom gelecek hafta Boston'a gitmeyi planlıyor.
Translate from Turkish to English

Tom sık sık Boston'a gider.
Translate from Turkish to English

Tom üç yıl önce Boston'a taşındı.
Translate from Turkish to English

Tom gelecek baharda Boston'a gitmeyi planlıyor.
Translate from Turkish to English

Tom'un gelecek hafta Boston'a gitmesi bekleniyor.
Translate from Turkish to English

Tom Boston'a kadar bir otomobile alınacağını umuyor.
Translate from Turkish to English

Tom Boston'a gitmeye istekli.
Translate from Turkish to English

Tom'un Boston'a gitme arzusu yok.
Translate from Turkish to English

Tom asla Boston'a gitmedi.
Translate from Turkish to English

Tom öğrenim yapmak için Boston'a gitmeye karar verdi.
Translate from Turkish to English

Tom Boston'a bir yolculuk için planlar yaptı.
Translate from Turkish to English

Tom Boston'a gitti.
Translate from Turkish to English

Tom acil bir iş için Boston'a gitti.
Translate from Turkish to English

Tom iş için Boston'a gitti.
Translate from Turkish to English

Tom iş için Boston'a gitmek zorunda kaldı.
Translate from Turkish to English

Tom'un Boston'a seyahat etme şansı vardı.
Translate from Turkish to English

Tom dün Boston'a gitti.
Translate from Turkish to English

Tom her yıl Boston'a gider.
Translate from Turkish to English

Tom dün Boston'a uçtu.
Translate from Turkish to English

Tom nihayet geçen yaz Boston'a gitti.
Translate from Turkish to English

Tom'un canı tekrar Boston'a gitmek istedi.
Translate from Turkish to English

Tom yeterli parası olmadığı için bizimle Boston'a gidemedi.
Translate from Turkish to English

Tom Boston'a ne zaman taşındığını hatırlamıyor.
Translate from Turkish to English

Tom bir iş bulma ümidiyle Boston'a geldi.
Translate from Turkish to English

Tom üç haftadan daha az bir süre önce Boston'a vardı.
Translate from Turkish to English

Tom dün gece Boston'a vardı.
Translate from Turkish to English

Tom 2.30'da Boston'a vardı.
Translate from Turkish to English

Tom yarın Boston'a hareket edeceği için, bugün bunu ona vermek için son şansımız.
Translate from Turkish to English

Tom Mary ile Boston'a gitti.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'ye Ekimde Boston'a gideceğini söyledi.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'ye işinden vazgeçeceğini ve Boston'a geri döneceğini söyledi.
Translate from Turkish to English

Tom Mary ile Boston'a gitme fırsatını kaçırdı.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin Boston'a gittiğini biliyor.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin geçen hafta Boston'a gerçekten gitmediğinden emin.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'den o Boston'a taşındığından beri haber almadı.
Translate from Turkish to English

Tom Mary ile Boston'a gitmek zorunda kaldı.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin arabasını Boston'a götürdü.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin Boston'a gitmesini istemiyor.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin Boston'a ne zaman hareket edeceğini bilmiyor.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin Boston'a ne zaman geldiğini bilmiyor.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin Boston'a gitme nedenini bilmiyor.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin ne zaman Boston'a gitmeyi planladığını bilmiyor.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin ne zaman Boston'a geldiğini bilmiyordu.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin Boston'a ne zaman taşındığını hatırlayamıyor.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary yarın Boston'a uçuyorlar.
Translate from Turkish to English

Tom Boston'a giden yolu biliyor.
Translate from Turkish to English

Gerçekten Tom'un arabasında Boston'a gitmiyorsun, değil mi?
Translate from Turkish to English

Tom Mary ile buluşmak için Boston'a gitti.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin amcasını ziyaret etmesi için Boston'a gitmesini istedi.
Translate from Turkish to English

Tom Boston'a direkt uçuş aldı.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'ye Boston'a gideceğini söyledi.
Translate from Turkish to English

Tom Boston'a geri dönmek zorunda kaldı.
Translate from Turkish to English

Tom ara sıra Boston'a gider.
Translate from Turkish to English

Tom ilk kez üç yıl önce Boston'a geldi.
Translate from Turkish to English

Tom liseden mezun olduktan hemen sonra Boston'a geldi.
Translate from Turkish to English

Tom iş aramak için Boston'a geldi.
Translate from Turkish to English

Tom 2001'de Boston'a geldi.
Translate from Turkish to English

Tom 2001'de Boston'a geldi ve orada 2010'a kadar yaşadı.
Translate from Turkish to English

Tom liseden mezun olduktan sonra Boston'a geldi.
Translate from Turkish to English

Tom geçen yıl Boston'a geri geldi.
Translate from Turkish to English

Patron Tom'u iş için Boston'a gönderdi.
Translate from Turkish to English

Tom'un Boston'a iki bilete ihtiyacı var.
Translate from Turkish to English

Tom Boston'a ücretsiz bir gezi kazandı.
Translate from Turkish to English

Büyükannem, Boston'a gidiş ücretimi ödedi.
Translate from Turkish to English

Boston'a uzun bir yol var.
Translate from Turkish to English

Boston'a trenle gittim.
Translate from Turkish to English

Tom Boston'a bir gezi yaptı.
Translate from Turkish to English

O, onunla Boston'a gitti.
Translate from Turkish to English

Tom Boston'a taşınmak istiyor.
Translate from Turkish to English

Bu tren Boston'a gider.
Translate from Turkish to English

O, onun Boston'a gitmesini istemiyor.
Translate from Turkish to English

Boston'a kadar bütün yolu ona sürdürdü.
Translate from Turkish to English

Sanırım Boston'a dönmemin zamanıdır.
Translate from Turkish to English

O, araba ile Boston'a gitti.
Translate from Turkish to English

Her zaman Boston'a gitmek istedim.
Translate from Turkish to English

Onun Boston'a ne zaman taşındığını hatırlamıyorum.
Translate from Turkish to English

Tom Boston'a taşınmayı düşünüyor.
Translate from Turkish to English

Boston'a bir gidiş-dönüş bileti aldı.
Translate from Turkish to English

Boston'a gitmenin en hızlı yolu nedir?
Translate from Turkish to English

Tom gerçekten Mary ile Boston'a gitmek istedi.
Translate from Turkish to English

Boston'a bir günde kaç uçuşunuz var?
Translate from Turkish to English

Boston'a hoş geldiniz.
Translate from Turkish to English

Peki nasıl oldu da Boston'a geldin?
Translate from Turkish to English

Seninle Boston'a gitmek istemiyorum.
Translate from Turkish to English

Yarın uçakla Boston'a gitmeni istiyorum.
Translate from Turkish to English

Yarın Boston'a uçmanı istiyorum.
Translate from Turkish to English