学习如何在土耳其语句子中使用yiyecek。超过100个精心挑选的例子。
Bu yiyecek sağlıksız.
Translate from 土耳其语 to 中文
Her şahsın, gerek kendisi gerekse ailesi için, yiyecek, giyim, mesken, tıbbi bakım, gerekli sosyal hizmetler dahil olmak üzere sağlığı ve refahını temin edecek uygun bir hayat seviyesine ve işsizlik, hastalık, sakatlık, dulluk, ihtiyarlık veya geçim imkânlarından iradesi dışında mahrum bırakacak diğer hallerde güvenliğe hakkı vardır.
Translate from 土耳其语 to 中文
Hepimiz için yeterli yiyecek vardı.
Translate from 土耳其语 to 中文
Kurbanlar için yiyecek ve giyecek sağlamalıyız.
Translate from 土耳其语 to 中文
Bütün pastayı yiyecek mi?
Translate from 土耳其语 to 中文
Yiyecek bir şey istiyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文
Yiyecek soğuyor.
Translate from 土耳其语 to 中文
Yiyecek bir şeyler istiyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文
Savaş kurbanlarına yiyecek temin ettiler.
Translate from 土耳其语 to 中文
Ben ailem için yiyecek ve giyecekler sağlayabilirim.
Translate from 土耳其语 to 中文
O, yolcuya yiyecek ve giyecek sağladı.
Translate from 土耳其语 to 中文
Dünyanın pek çok yerinde, herkesin ihtiyaçlarını karşılamak için yeterli yiyecek yoktur.
Translate from 土耳其语 to 中文
Dolaşmak için yeterli yiyecek var.
Translate from 土耳其语 to 中文
Kızartılmış yiyecek bana yaramıyor.
Translate from 土耳其语 to 中文
Sporcuların yedikleri yiyecek tam olarak ne tür egzersizleri yaptıkları kadar önemlidir.
Translate from 土耳其语 to 中文
Yiyecek bir şeyleri yok.
Translate from 土耳其语 to 中文
Yiyecek yetersiz.
Translate from 土耳其语 to 中文
Yiyecek yokluğu onları çok acıktırdı.
Translate from 土耳其语 to 中文
Yiyecek yokluğundan dolayı şehrin her yerinde şiddet patlak verdi.
Translate from 土耳其语 to 中文
Bu yiyecek çok tuzlu.
Translate from 土耳其语 to 中文
Yiyecek bir şeye ihtiyacımız var.
Translate from 土耳其语 to 中文
Aslanlar yiyecek almak için birbirleri ile dövüştüler.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom'un yeme isteği vardı fakat evde yiyecek bir şey olmadığı için yaşadığı yerden çok uzakta olmayan mahalle marketine gitti.
Translate from 土耳其语 to 中文
O biraz yiyecek almak için dışarı çıktı.
Translate from 土耳其语 to 中文
İyi yiyecek ve yeterli uyku, iyi bir sağlık için kesinlikle gereklidir.
Translate from 土耳其语 to 中文
Yiyecek almak için hiçbir yer yoktu.
Translate from 土耳其语 to 中文
Serseri grupları yiyecek aramak için mağazalara zorla girdi.
Translate from 土耳其语 to 中文
Kırk gün yetecek kadar yiyecek vardı.
Translate from 土耳其语 to 中文
Yulaf uzun zaman atlara ve katırlara yiyecek olmuştur.
Translate from 土耳其语 to 中文
İnsanların yiyecek için avlanmanın dışında yapacakları çok az şeyleri vardı.
Translate from 土耳其语 to 中文
Vagonlar yiyecek arayışı için her gün dışarı çıkıyorlardı.
Translate from 土耳其语 to 中文
Bazı insanlar, yiyecek ve diğer ihtiyaçlarını satın alamıyorlardı.
Translate from 土耳其语 to 中文
Pek çok alanda, az yiyecek vardı ve halk açtı.
Translate from 土耳其语 to 中文
Her ihtimale karşı yiyecek bir şey al.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom yiyecek bir şey aramak için dışarı çıktı.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom son dilim ekmeği yedi bu yüzden Mary'nin yiyecek bir şeyi yoktu.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom Mary'ye niçin o kadar çok yiyecek aldığını sordu?
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom Mary'den ona yiyecek bir şey yapmasını rica etti.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom Mary'den yiyecek bir şey alabilmesi için biraz para istedi.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom ve Mary, yiyecek için dövüştükleri zaman hakkında güldüler.
Translate from 土耳其语 to 中文
Kaledeki yiyecek malzemeleri çok yetersizdi.
Translate from 土耳其语 to 中文
Onlar yiyecek ve giyecek aldılar.
Translate from 土耳其语 to 中文
Ben bu tür yiyecek yiyemem.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom biraz yiyecek almak zorunda.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom'un dün yiyecek bir şeyi yoktu.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom yiyecek bir şey istemiyor.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom'un yiyecek bir şeyi yok.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom biraz bozulmuş yiyecek yedi ve hastalandı.
Translate from 土耳其语 to 中文
Buralarda iyi bir yiyecek bulmanın ne kadar zor olduğuna inanamıyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文
Evde akşam yemeği yiyecek misiniz?
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom her şeyi yiyecek gibi görünüyor.
Translate from 土耳其语 to 中文
Buradaki net-kafeler öğrencilere yiyecek ve içecek sağlamaktadır; ücretler yaklaşık saati bir pounddan başlamaktadır.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom yiyecek bir şeyler için yalvardı.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom herkesi beslemeye yetecek kadar yiyecek getirdi.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom bol yiyecek getirdi.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom'un yiyecek çok fazla yemeği yoktu.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom bugün bir şey yiyecek kadar güçlü hissetmiyor.
Translate from 土耳其语 to 中文
O yiyecek istedi.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tüm yiyecek bitti.
Translate from 土耳其语 to 中文
O bize biraz yiyecek verdi.
Translate from 土耳其语 to 中文
O, ona biraz yiyecek verdi.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom'un yiyecek bir şeyi yoktu.
Translate from 土耳其语 to 中文
Çok yiyecek var.
Translate from 土耳其语 to 中文
O bize yiyecek çok şey verdi.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom Mary'ye biraz yiyecek verdi.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom eve biraz yiyecek götürdü.
Translate from 土耳其语 to 中文
Bana yiyecek bir şeyler ver.
Translate from 土耳其语 to 中文
Lütfen bana yiyecek bir şeyler verin.
Translate from 土耳其语 to 中文
Bana yiyecek bir şey getir.
Translate from 土耳其语 to 中文
Pizza benim en sevdiğim yiyecek.
Translate from 土耳其语 to 中文
Masanın üzerinde yiyecek vardır.
Translate from 土耳其语 to 中文
Yiyecek bir şey istedim.
Translate from 土耳其语 to 中文
Biz birçok çeşit yiyecek yeriz.
Translate from 土耳其语 to 中文
En sevdiğin yiyecek nedir?
Translate from 土耳其语 to 中文
Yiyecek yaşam için gereklidir.
Translate from 土耳其语 to 中文
O, onlara yiyecek sağladı.
Translate from 土耳其语 to 中文
Onlar bize yiyecek temin ettiler.
Translate from 土耳其语 to 中文
Yiyecek bir şey alabilir miyim?
Translate from 土耳其语 to 中文
Yiyecek bir şeyin var mı?
Translate from 土耳其语 to 中文
Yiyecek bir şey istiyor musun?
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom'un yiyecek bir şeyi kalmamıştı.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom Mary için biraz yiyecek bıraktı.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom Mary'ye yiyecek çok şey verdi.
Translate from 土耳其语 to 中文
Yiyecek bir şey satın almak istiyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文
Onlar yeterli yiyecek alamadılar.
Translate from 土耳其语 to 中文
O, bana biraz yiyecek sağladı.
Translate from 土耳其语 to 中文
En sevdiğiniz hızlı yiyecek nedir?
Translate from 土耳其语 to 中文
Yiyecek bir şey almalıyım.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom Mary'ye yiyecek bir şey verdi.
Translate from 土耳其语 to 中文
Lütfen bana yiyecek bir şey ver.
Translate from 土耳其语 to 中文
Bir sürü yiyecek geri getireceğim.
Translate from 土耳其语 to 中文
O, fakir aileye biraz yiyecek verdi.
Translate from 土耳其语 to 中文
Yemek yemek istememe rağmen, yemek yiyecek yeterli zamanımın olmadığını fark ettim.
Translate from 土耳其语 to 中文
O, bana yiyecek bir şey vermedi.
Translate from 土耳其语 to 中文
O, ona hem yiyecek hem de para verdi.
Translate from 土耳其语 to 中文
O, yiyecek hakkında ona şikâyette bulundu.
Translate from 土耳其语 to 中文
O kendisi ona yiyecek bir şey verdi.
Translate from 土耳其语 to 中文
Onlar için yiyecek ve elbise sağladık.
Translate from 土耳其语 to 中文
Buzdolabında çok yiyecek var mı?
Translate from 土耳其语 to 中文
Sanırım yiyecek bir şey almaya gitmeliyiz.
Translate from 土耳其语 to 中文
Yiyecek ve suya acilen bir ihtiyaç vardır.
Translate from 土耳其语 to 中文