Lernen Sie, wie man yiyecek in einem Türkisch Satz verwendet. Über 100 handverlesene Beispiele.
Übersetzen Sie in Safari und anderen macOS-Apps mit einem Klick.
Übersetzen Sie in Safari, Mail, PDFs und anderen Apps mit einem Klick.
Doppelklick-Übersetzung für alle Websites und Netflix-Untertitel.
Kostenlos ausprobierenInstallieren Sie es in Chrome (oder einem anderen Browser) auf Ihrem Computer und lesen Sie das Internet, als gäbe es keine Fremdsprachen.
Kostenlos ausprobieren
Bu yiyecek sağlıksız.
Translate from Türkisch to Deutsch
Her şahsın, gerek kendisi gerekse ailesi için, yiyecek, giyim, mesken, tıbbi bakım, gerekli sosyal hizmetler dahil olmak üzere sağlığı ve refahını temin edecek uygun bir hayat seviyesine ve işsizlik, hastalık, sakatlık, dulluk, ihtiyarlık veya geçim imkânlarından iradesi dışında mahrum bırakacak diğer hallerde güvenliğe hakkı vardır.
Translate from Türkisch to Deutsch
Hepimiz için yeterli yiyecek vardı.
Translate from Türkisch to Deutsch
Kurbanlar için yiyecek ve giyecek sağlamalıyız.
Translate from Türkisch to Deutsch
Bütün pastayı yiyecek mi?
Translate from Türkisch to Deutsch
Yiyecek bir şey istiyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch
Yiyecek soğuyor.
Translate from Türkisch to Deutsch
Yiyecek bir şeyler istiyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch
Savaş kurbanlarına yiyecek temin ettiler.
Translate from Türkisch to Deutsch
Ben ailem için yiyecek ve giyecekler sağlayabilirim.
Translate from Türkisch to Deutsch
O, yolcuya yiyecek ve giyecek sağladı.
Translate from Türkisch to Deutsch
Dünyanın pek çok yerinde, herkesin ihtiyaçlarını karşılamak için yeterli yiyecek yoktur.
Translate from Türkisch to Deutsch
Dolaşmak için yeterli yiyecek var.
Translate from Türkisch to Deutsch
Kızartılmış yiyecek bana yaramıyor.
Translate from Türkisch to Deutsch
Sporcuların yedikleri yiyecek tam olarak ne tür egzersizleri yaptıkları kadar önemlidir.
Translate from Türkisch to Deutsch
Yiyecek bir şeyleri yok.
Translate from Türkisch to Deutsch
Yiyecek yetersiz.
Translate from Türkisch to Deutsch
Yiyecek yokluğu onları çok acıktırdı.
Translate from Türkisch to Deutsch
Yiyecek yokluğundan dolayı şehrin her yerinde şiddet patlak verdi.
Translate from Türkisch to Deutsch
Bu yiyecek çok tuzlu.
Translate from Türkisch to Deutsch
Yiyecek bir şeye ihtiyacımız var.
Translate from Türkisch to Deutsch
Aslanlar yiyecek almak için birbirleri ile dövüştüler.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom'un yeme isteği vardı fakat evde yiyecek bir şey olmadığı için yaşadığı yerden çok uzakta olmayan mahalle marketine gitti.
Translate from Türkisch to Deutsch
O biraz yiyecek almak için dışarı çıktı.
Translate from Türkisch to Deutsch
İyi yiyecek ve yeterli uyku, iyi bir sağlık için kesinlikle gereklidir.
Translate from Türkisch to Deutsch
Yiyecek almak için hiçbir yer yoktu.
Translate from Türkisch to Deutsch
Serseri grupları yiyecek aramak için mağazalara zorla girdi.
Translate from Türkisch to Deutsch
Kırk gün yetecek kadar yiyecek vardı.
Translate from Türkisch to Deutsch
Yulaf uzun zaman atlara ve katırlara yiyecek olmuştur.
Translate from Türkisch to Deutsch
İnsanların yiyecek için avlanmanın dışında yapacakları çok az şeyleri vardı.
Translate from Türkisch to Deutsch
Vagonlar yiyecek arayışı için her gün dışarı çıkıyorlardı.
Translate from Türkisch to Deutsch
Bazı insanlar, yiyecek ve diğer ihtiyaçlarını satın alamıyorlardı.
Translate from Türkisch to Deutsch
Pek çok alanda, az yiyecek vardı ve halk açtı.
Translate from Türkisch to Deutsch
Her ihtimale karşı yiyecek bir şey al.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom yiyecek bir şey aramak için dışarı çıktı.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom son dilim ekmeği yedi bu yüzden Mary'nin yiyecek bir şeyi yoktu.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom Mary'ye niçin o kadar çok yiyecek aldığını sordu?
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom Mary'den ona yiyecek bir şey yapmasını rica etti.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom Mary'den yiyecek bir şey alabilmesi için biraz para istedi.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom ve Mary, yiyecek için dövüştükleri zaman hakkında güldüler.
Translate from Türkisch to Deutsch
Kaledeki yiyecek malzemeleri çok yetersizdi.
Translate from Türkisch to Deutsch
Onlar yiyecek ve giyecek aldılar.
Translate from Türkisch to Deutsch
Ben bu tür yiyecek yiyemem.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom biraz yiyecek almak zorunda.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom'un dün yiyecek bir şeyi yoktu.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom yiyecek bir şey istemiyor.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom'un yiyecek bir şeyi yok.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom biraz bozulmuş yiyecek yedi ve hastalandı.
Translate from Türkisch to Deutsch
Buralarda iyi bir yiyecek bulmanın ne kadar zor olduğuna inanamıyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch
Evde akşam yemeği yiyecek misiniz?
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom her şeyi yiyecek gibi görünüyor.
Translate from Türkisch to Deutsch
Buradaki net-kafeler öğrencilere yiyecek ve içecek sağlamaktadır; ücretler yaklaşık saati bir pounddan başlamaktadır.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom yiyecek bir şeyler için yalvardı.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom herkesi beslemeye yetecek kadar yiyecek getirdi.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom bol yiyecek getirdi.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom'un yiyecek çok fazla yemeği yoktu.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom bugün bir şey yiyecek kadar güçlü hissetmiyor.
Translate from Türkisch to Deutsch
O yiyecek istedi.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tüm yiyecek bitti.
Translate from Türkisch to Deutsch
O bize biraz yiyecek verdi.
Translate from Türkisch to Deutsch
O, ona biraz yiyecek verdi.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom'un yiyecek bir şeyi yoktu.
Translate from Türkisch to Deutsch
Çok yiyecek var.
Translate from Türkisch to Deutsch
O bize yiyecek çok şey verdi.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom Mary'ye biraz yiyecek verdi.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom eve biraz yiyecek götürdü.
Translate from Türkisch to Deutsch
Bana yiyecek bir şeyler ver.
Translate from Türkisch to Deutsch
Lütfen bana yiyecek bir şeyler verin.
Translate from Türkisch to Deutsch
Bana yiyecek bir şey getir.
Translate from Türkisch to Deutsch
Pizza benim en sevdiğim yiyecek.
Translate from Türkisch to Deutsch
Masanın üzerinde yiyecek vardır.
Translate from Türkisch to Deutsch
Yiyecek bir şey istedim.
Translate from Türkisch to Deutsch
Biz birçok çeşit yiyecek yeriz.
Translate from Türkisch to Deutsch
En sevdiğin yiyecek nedir?
Translate from Türkisch to Deutsch
Yiyecek yaşam için gereklidir.
Translate from Türkisch to Deutsch
O, onlara yiyecek sağladı.
Translate from Türkisch to Deutsch
Onlar bize yiyecek temin ettiler.
Translate from Türkisch to Deutsch
Yiyecek bir şey alabilir miyim?
Translate from Türkisch to Deutsch
Yiyecek bir şeyin var mı?
Translate from Türkisch to Deutsch
Yiyecek bir şey istiyor musun?
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom'un yiyecek bir şeyi kalmamıştı.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom Mary için biraz yiyecek bıraktı.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom Mary'ye yiyecek çok şey verdi.
Translate from Türkisch to Deutsch
Yiyecek bir şey satın almak istiyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch
Onlar yeterli yiyecek alamadılar.
Translate from Türkisch to Deutsch
O, bana biraz yiyecek sağladı.
Translate from Türkisch to Deutsch
En sevdiğiniz hızlı yiyecek nedir?
Translate from Türkisch to Deutsch
Yiyecek bir şey almalıyım.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom Mary'ye yiyecek bir şey verdi.
Translate from Türkisch to Deutsch
Lütfen bana yiyecek bir şey ver.
Translate from Türkisch to Deutsch
Bir sürü yiyecek geri getireceğim.
Translate from Türkisch to Deutsch
O, fakir aileye biraz yiyecek verdi.
Translate from Türkisch to Deutsch
Yemek yemek istememe rağmen, yemek yiyecek yeterli zamanımın olmadığını fark ettim.
Translate from Türkisch to Deutsch
O, bana yiyecek bir şey vermedi.
Translate from Türkisch to Deutsch
O, ona hem yiyecek hem de para verdi.
Translate from Türkisch to Deutsch
O, yiyecek hakkında ona şikâyette bulundu.
Translate from Türkisch to Deutsch
O kendisi ona yiyecek bir şey verdi.
Translate from Türkisch to Deutsch
Onlar için yiyecek ve elbise sağladık.
Translate from Türkisch to Deutsch
Buzdolabında çok yiyecek var mı?
Translate from Türkisch to Deutsch
Sanırım yiyecek bir şey almaya gitmeliyiz.
Translate from Türkisch to Deutsch
Yiyecek ve suya acilen bir ihtiyaç vardır.
Translate from Türkisch to Deutsch
Sehen Sie sich auch die folgenden Wörter an: Frank, kullanılmıyor, Gine, kolonilerinde, kullanılmaktadır, liretti, Liret, lirasıyla, alâkalı, Arjantin'in.