学习如何在土耳其语句子中使用yapılan。超过100个精心挑选的例子。
Tom, iş yaparken yapılan hatalardan endişeleniyor.
Translate from 土耳其语 to 中文
Bu onun tarafından yapılan bir resimdir.
Translate from 土耳其语 to 中文
Kırsaldan şehir bölgelerine yapılan bu taşınma iki yüzyıldan daha fazla bir süredir devam etmektedir.
Translate from 土耳其语 to 中文
Japon Diş Hekimleri Birliği sorunu Japon Diş Hekimleri Birliğinden LDP ye ait olan Diyet üyelerine yapılan gizli bağışlarla ilgili bir olaydır.
Translate from 土耳其语 to 中文
Rahip yeni yapılan kiliseyi kutsadı.
Translate from 土耳其语 to 中文
Hiçbir gözün ona acımadığı ve hiçbir sıcak elin onun ağrıyan bacaklarını yatıştırmadığı cezaevinin gizli bölümündeki hayranlık uyandıran genç bir kadına yapılan insanlık dışı zulümlerle ilgili ilginç bir kayıt hâlâ korunuyor.
Translate from 土耳其语 to 中文
O, konser için annesi tarafından yapılan mavi bir elbise giydi.
Translate from 土耳其语 to 中文
Avrupalı emperyalist güçlere karşı yapılan Türk İstiklal Savaşı 1919'dan 1923'e kadar devam etti.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tatoeba Projesinde harf çevirisi yapılan diller; Japonca, Çince, Şangayca, Gürcüce ve Özbekçedir.
Translate from 土耳其语 to 中文
Etnik İran gıdalarında, sütten yapılan birçok ürün görebilirsiniz.
Translate from 土耳其语 to 中文
Yerleşimciler, yapılan anlaşmalara her zaman saygı göstermediler.
Translate from 土耳其语 to 中文
Evet. Onun tarafından yapılan resimlere herkes hayran.
Translate from 土耳其语 to 中文
Sizinle yapılan takaslar sonsuza dek sürecek gibi görünüyor.
Translate from 土耳其语 to 中文
Picasso tarafından yapılan resmi hiç gördünüz mü?
Translate from 土耳其语 to 中文
Savunucular saldırganlar tarafından yapılan saldırıyı kontrol etti.
Translate from 土耳其语 to 中文
Çevirdiğiniz cümlenin iyi bir çevirisini yapın. Diğer dillere yapılan çevirilerin sizi etkilemesine izin vermeyin.
Translate from 土耳其语 to 中文
Hiçbir şey sabah yapılan bir yürüyüş kadar hoş değil.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom ve Mary cennette yapılan bir eşti.
Translate from 土耳其语 to 中文
Bu Japonya'da yapılan bir kronometredir.
Translate from 土耳其语 to 中文
Az önce yapılan duyuruyu anlayamadım.
Translate from 土耳其语 to 中文
Başkan tarafından yapılan konuşma taraftarlarını mutlu etti.
Translate from 土耳其语 to 中文
Bu, Japonya'da yapılan bir saat.
Translate from 土耳其语 to 中文
Bu, Japonya'da yapılan bir kronometre.
Translate from 土耳其语 to 中文
Bu, Japonya'da yapılan bir otomobil.
Translate from 土耳其语 to 中文
Herkes onun tarafından yapılan resimlere hayrandır.
Translate from 土耳其语 to 中文
1960'larda Japon üniversite öğrencileri tarafından hükümete karşı yapılan gösteriler vardı.
Translate from 土耳其语 to 中文
Dikiş elle yapılan iştir.
Translate from 土耳其语 to 中文
Burada yapılan şarap çok ünlüdür.
Translate from 土耳其语 to 中文
Laura için yapılan sürpriz parti bu gece değil, yarın gece.
Translate from 土耳其语 to 中文
Yapılan evlerin sayısı düşüyordu.
Translate from 土耳其语 to 中文
Japonya'da yapılan arabalar tüm dünyada kullanılmaktadır.
Translate from 土耳其语 to 中文
Belleau Wood için yapılan savaş üç hafta sürdü.
Translate from 土耳其语 to 中文
Öğrenci tarafından yapılan konuşma ilginçti.
Translate from 土耳其语 to 中文
Bu konuda yapılan araştırma oldukça şüpheli.
Translate from 土耳其语 to 中文
Ken'ichi tarafından yapılan düzenlemeler sayesinde, kadınlar kasaba civarında çalışmak için değişik yerler buldu.
Translate from 土耳其语 to 中文
Düzgün bir şekilde yapılan işleri severim.
Translate from 土耳其语 to 中文
Yumurta atmak yumurtalar tarafından yapılan hasar 400 doları aşarsa bir suçtur.
Translate from 土耳其语 to 中文
Askerde bana yapılan muameleye katlanmadım.
Translate from 土耳其语 to 中文
Dünyada devlet adamlarına yapılan süikastler dünya tarihini fazla etkilememiştir.
Translate from 土耳其语 to 中文
Peynir ve tereyağı sütten yapılan ürünlerdir.
Translate from 土耳其语 to 中文
Grönland 23 Şubat 1983'te yapılan halk oylaması sonucu 1 Şubat 1985'te Avrupa Birliğinden ayrıldı.
Translate from 土耳其语 to 中文
1933 yılında, Türkiye güzeli olarak Belçika'nın Spa kentinde yapılan Uluslararası Güzellik Yarışması'na katılan Keriman Halis, Dünya Güzeli seçildi.
Translate from 土耳其语 to 中文
Evlerine yapılan baskınlarla gözaltına alındılar.
Translate from 土耳其语 to 中文
Türkiye'de 11 yılda yapılan patent başvurusu, Japonya'da 15, ABD'de 20 günde yapılıyor.
Translate from 土耳其语 to 中文
Bu da, Endonezya'daki bir otele yapılan saldırının görüntüleri.
Translate from 土耳其语 to 中文
Yemek kursunda yapılan yemekler enfesti.
Translate from 土耳其语 to 中文
Kurbanın katili tarafından yapılan çarpıcı betimleme, gözyaşları içinde mahkemeyi terk eden annesine çok ağır geldi.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom zamanında yapılan raporu almak için elinden geleni yapıyor.
Translate from 土耳其语 to 中文
Amerika Birleşik Devletleri'ndeki raporlarda, Irak ordusu tarafından yapılan gerilla direnişi terörizm olarak adlandırılır.
Translate from 土耳其语 to 中文
Amerika'daki raporlarda, Irak ordusu tarafından yapılan gerilla direnişi terörizm olarak adlandırılır.
Translate from 土耳其语 to 中文
Buralarda yapılan bazı büyük değişiklikler vardı.
Translate from 土耳其语 to 中文
Son günlerde buralarda yapılan büyük değişiklikler vardı.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom için yapılan parti iptal edildi.
Translate from 土耳其语 to 中文
O, kendine yapılan zorbalık üzerine kara kara düşündü.
Translate from 土耳其语 to 中文
Bir bento haşlanmış pirinç ve deniz yosunundan yapılan küçük bir yemektir, bu ucuz ahşap kutularda satılmaktadır.
Translate from 土耳其语 to 中文
Bazı hatalar ölüme yol açar özellikle de trafikte yapılan hatalar.
Translate from 土耳其语 to 中文
Yapılan herhangi bir zarar olduğunu sanmıyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文
Son zamanlarda yapılan bir araştırma sigara içenlerin sayısının azaldığını göstermektedir.
Translate from 土耳其语 to 中文
Öğretmen öğrenciler tarafından yapılan gramatik hataları gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文
Zamanında yapılan eylem gelecekteki sorunu engeller.
Translate from 土耳其语 to 中文
Yapılan hatalar vardı.
Translate from 土耳其语 to 中文
Rembrandt tarafından yapılan bu tablo bir başyapıttır.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom'un Kore'de yapılan bir gitarı var.
Translate from 土耳其语 to 中文
Ahşaptan yapılan evler taştan yapılanlara göre daha çabuk yanar.
Translate from 土耳其语 to 中文
Avukat karşılıksız yapılan servislerini önerdi.
Translate from 土耳其语 to 中文
Neredeyse yapılan iş yanına kâr kaldı.
Translate from 土耳其语 to 中文
Yapılan zararı telafi etmek için asla çok fazla geç değildir.
Translate from 土耳其语 to 中文
İtalya'da yapılan bu titanyum bisiklet inanılmaz hafiftir.
Translate from 土耳其语 to 中文
Yapılan görüşmeler sonrasında anlaşmanın feshedilmesine karar verildi.
Translate from 土耳其语 to 中文
Ne yazık ki, bu sadece elle yapılan çalışmaydı.
Translate from 土耳其语 to 中文
O, çok kolay yapılan bir işti.
Translate from 土耳其语 to 中文
Meyer ve arkadaşları tarafından yapılan çalışma olağandışıydı.
Translate from 土耳其语 to 中文
Orada yapılan çok az film olduğu söylenmeli.
Translate from 土耳其语 to 中文
O her zaman rakipleri tarafından yapılan hatalardan yararlanır.
Translate from 土耳其语 to 中文
Her iyi dövüşçünün antrenman maçı yapılan bir boksöre ihtiyacı vardır.
Translate from 土耳其语 to 中文
Baklava kıyılmış fındık ile dolu filo hamur katmanları yapılan tatlı hamurdur.
Translate from 土耳其语 to 中文
Kliniğimizde yapılan ameliyat yarım saat içinde bitti.
Translate from 土耳其语 to 中文
Ebeveynlik Vakfı tarafından yapılan bir araştırmaya göre, korunmasız cinsel ilişkiye giren gençlerin yüzdesi artıyor.
Translate from 土耳其语 to 中文
Yapılan iş yanına kâr kalmayacak.
Translate from 土耳其语 to 中文
Karıncayiyenlerin dünyada en çok ticareti yapılan memeli olduğu söyleniyor.
Translate from 土耳其语 to 中文
Şimdi yapılan en önemli şey nedir?
Translate from 土耳其语 to 中文
Peynir, inek, keçi, koyun, ve diğer memelilerin sütlerinden yapılan bir katı gıdadır.
Translate from 土耳其语 to 中文
Bu sadece akılsızca yapılan eğlence.
Translate from 土耳其语 to 中文
Parkta yapılan yürüyüş sırasında o, kazara eski arkadaşıyla karşılaştı.
Translate from 土耳其语 to 中文
Sıcak çukulata çukulata özünden yapılan bir içecektir.
Translate from 土耳其语 to 中文
Mary annesi tarafından yapılan giysileri giydi.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom annesi tarafından yapılan kıyafetler giyer.
Translate from 土耳其语 to 中文
Uzaydan görülebilen Great Barrier Reef, canlı organizmalar tarafından yapılan dünyadaki en büyük yapıdır.
Translate from 土耳其语 to 中文
Puro içen bir eşeği fotoğraflamak için yapılan tüm girişimler başarısız oldu.
Translate from 土耳其语 to 中文
Yakın zamanda yapılan araştırmalara göre, Japonya'daki yaşam beklentisi sürekli olarak artıyor.
Translate from 土耳其语 to 中文
Fadıl, Dania'ya yapılan saldırıyı bitirmek için geri döndü.
Translate from 土耳其语 to 中文
Elbiseleri çıkararak yapılan aramalar aşağılayıcı ve insanlıktan düşürücüdür.
Translate from 土耳其语 to 中文
İlk olarak, laboratuvarlarda yapılan deneylerden bahsedelim.
Translate from 土耳其语 to 中文
18 Haziran'da Niigata şehir akvaryumunda, bir çalışan tarafından yapılan bir hata yüzünden 7000 balık öldü.
Translate from 土耳其语 to 中文
Sana yapılan şey yaptığını bağışlamaz.
Translate from 土耳其语 to 中文
Son zamanlarda yapılan araştırmalar davanın bu olmadığını göstermektedir.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom'a yapılan suçlamalar düşürüldü.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom, evlatlık yapılan üç erkek kardeşle büyüdü.
Translate from 土耳其语 to 中文
Onlara karşı yapılan ayrımcılık yüzünden yoksullar.
Translate from 土耳其语 to 中文
Bugün yapılan çoğu bilgisayar çok çekirdekli işlemcilerle donatılmıştır.
Translate from 土耳其语 to 中文
İngiltere'den Hindistan'a yapılan yolculuk eskiden 6 ay sürerdi.
Translate from 土耳其语 to 中文
还可以查看以下单词:Auckland'ın、milyon、nüfusu、kırmızıdır、sürpriz、yağmurlu、önemli、Bileti、unutma、Sizi。