Kişinin yaşam tarzı, büyük ölçüde para ile belirlenir.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onun konuşma tarzı benim sinirlerimi bozuyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Paranın konuştuğu bu sert, küçük dünyada, onun hayat tarzı derin bir nefes taze hava gibi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom'un sağlıklı bir yaşam tarzı vardır.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom'un şeyleri komik bir söyleme tarzı var.
Translate from 土耳其语 to 中文

Malaya peştemalı tarzı elbiseni seviyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onun kendi tarzı vardı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bu sadece Tom'un tarzı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onun ekmeği özel bir şekilde yapma tarzı var.
Translate from 土耳其语 to 中文

O, giyinme tarzı hakkında dikkatsizdir.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bana onun her zaman davranış tarzı budur.
Translate from 土耳其语 to 中文

Yazarın mükemmel bir tarzı var.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onun düşünme tarzı çok çocukça.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onların ona davranış tarzı hakkında söylendi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Sakura'nın konuşma tarzı beni sinirlendiriyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onun düşünme tarzı benimkine çok benzer.
Translate from 土耳其语 to 中文

Kafeterya self-servis tarzı bir restorandır.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onun tarzı değil.
Translate from 土耳其语 to 中文

O tam onun tarzı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Daire Victorian tarzı döşenmişti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom'a baktığın tarzı gördüm.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom'un Mary'ye baktığı tarzı gördüm.
Translate from 土耳其语 to 中文

Başka bir hareket tarzı göremiyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom'un şarkı söyleme tarzı hakkında gerçekten ne düşündün?
Translate from 土耳其语 to 中文

Bu yetiştiriliş tarzı bir aile geleneğidir.
Translate from 土耳其语 to 中文

Mary'nin kedisi o kadar tatlı ki onun kucağımda kıvrılıp yatmasını gerçekten umursamıyorum fakat pençeleriyle bacaklarımı ovmakta ısrar etme tarzı bana iğne yastığı gibi hissettiriyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom'un son zamanlardaki davranış tarzı hakkında ne düşünüyorsun?
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom Batılı yaşam tarzı ile ilgili çevresel etkileri anlamıyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

O tarzı istiyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文

Düşünmek zorundayım. Başka bir ifade tarzı bulmayı deneyeceğim.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom'un savurgan bir yaşam tarzı var.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom'un konuşma tarzı beni sinirlendirdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onun sevdiğim konuşma tarzı bu.
Translate from 土耳其语 to 中文

Romanesk tarzı yarımküre şeklindeki tonozlar, sütunlar, kemerli pencereler,geniş düz yüzeyler,kalın,savunmaya uygun duvarlar ve masif bloklu şekillerle karakterize edilir.
Translate from 土耳其语 to 中文

Roma döneminden sonra Romanesk tarzının ilk mimarları bu tarzı tüm Avrupa 'da uygulamaya başladı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Sürdürmek istediğim hayat tarzı mümkün, bunu ispatladım.
Translate from 土耳其语 to 中文

İstediğin hayat tarzı bu mu?
Translate from 土耳其语 to 中文

Herkesin kendi tarzı vardır.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onun yürüme tarzı babasını bana çok hatırlatıyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

O Çin tarzı giysiler giyer.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bu, Tom'un söylediği değildi fakat onun söyleme tarzı beni kızdırdı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom'un sağlıklı yaşam tarzı var.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onların geleneksel yaşam tarzı artık yok.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onun konuşma tarzı benim ilgimi çekiyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onun kişisel bir konuşma tarzı vardı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bazı insanlar sıcak köriyi severler ama bu Jeff'in tarzı değil.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bu sadece konuşma tarzı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bu ekipteki herkesin kendi vuruş tarzı var.
Translate from 土耳其语 to 中文

Yazarın iyi bir tarzı var.
Translate from 土耳其语 to 中文

Ben laik bir yaşam tarzı yaşıyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onların düşünme tarzı eski.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bir kişinin bir şeye bakma tarzı onun durumuna bağlıdır.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onun konuşma tarzı benim sinirimi bozuyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom'un bundan hoşlanma tarzı budur.
Translate from 土耳其语 to 中文

Meryem yodel tarzı şarkı söyler.
Translate from 土耳其语 to 中文

Japon tarzı bir handa, onlar her türlü ihtiyacınla ilgilenirler, bu nedenle parmağını kaldırmak zorunda kalmazsın.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom Mary'nin giyinme tarzı hakkında basit bir şey söyledi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Benim doktorumun, hastalarına yaklaşım tarzı mükemmeldir.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom hakkında hissettiğin tarzı biliyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom Mary'ye davranma tarzı hakkında suçlu hissetti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bu sanatçının çok farklı bir tarzı var.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onun kendine özgü bir düşünme tarzı yok.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onlar Japon tarzı odayı duyduklarında insanların çoğu muhtemelen bir tatami odası düşünüyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onun alışılmışın dışında mücadele tarzı şaşırtıcı şekilde etkiliydi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Ebeveynlerimin konserde benim hakkımda övünme tarzı can sıkıcıydı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bu bir bayana davranma tarzı değildir.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom'un bana bakış tarzı çok güzeldi, ben sadece "hayır" diyemedim.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bu iki din arasındaki çok farklı bir düşünme tarzı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bunun olma tarzı tam olarak bu değil.
Translate from 土耳其语 to 中文

Profesyonellerin bunu yapma tarzı budur.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onun bana bakma tarzı bana kötü bir his verdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onun tarzı var.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bu kitap size Amerikan yaşam tarzı hakkında net bir fikir verecektir.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onun iyi bir tarzı var, bu yüzden giydiği her şey iyi görünüyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom'un her zaman konuşma tarzı budur.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onun canı bazen Japon tarzı yemek yemek istiyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bu giyim tarzı Paris'te ortaya çıkmıştır.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onun tarzı gibi görünüyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onun çocuklarına davranma tarzı bir suçtur.
Translate from 土耳其语 to 中文

Kayalar Japon tarzı bahçede güzel biçimde düzenlendi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Esperanto dünyaya yeni bir düşünme tarzı tanıttı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Amerikan tarzı pizzalar peynirle kaplıdır ama Napoli tarzı pizzalar değildir.
Translate from 土耳其语 to 中文

Amerikan tarzı pizzalar peynirle kaplıdır ama Napoli tarzı pizzalar değildir.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bu sanatçının yaşam tarzı sıradışıdır.
Translate from 土耳其语 to 中文

Batı tarzı bir otelde kalmak istiyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom çok tutumlu bir yaşam tarzı yaşadı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onun düşünme tarzı mantıklı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Votka içmek için yeni moda tarzı onu doğrudan göz yuvasına dökmektir. Ancak, böyle yapmak ciddi olarak görüşünüze zarar verebilir.
Translate from 土耳其语 to 中文

Eldivenli adamın daha fazla tarzı vardı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Hollywood tarzı kültürel dans açıkça batılılara amaçlanmıştır.
Translate from 土耳其语 to 中文

Son karşılaştığımızda seninle konuşma tarzı için özür dilemek istiyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文

Yaşama gücü yorulmadan zamanın geniş bir süreci için bir fiziksel veya zihinsel aktivite taşıma kapasitesidir. Sen sağlıklı bir yaşam tarzı sürdürerek sağlıklı ve dengeli bir diyet tüketerek, eğitim tarafından yaşama gücünü artırabilirsin.
Translate from 土耳其语 to 中文

Resmi savaş beyanları 1942 yılından bu yana ABD tarzı değildir.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom'un tuhaf bir konuşma tarzı var.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bu gerçekten onun yaşam tarzı değildi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bunu sevme tarzı tam budur.
Translate from 土耳其语 to 中文

O sofu bir yaşam tarzı yaşar.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom çok savurgan bir yaşam tarzı sürdürüyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Mary görünme tarzı hakkında endişeli.
Translate from 土耳其语 to 中文

Sağlıklı bir yaşam tarzı yaşıyor musunuz?
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom Mary'nin yaptığı tarzı sevmiyordu.
Translate from 土耳其语 to 中文