包含"sahipti"的土耳其语示例句子

学习如何在土耳其语句子中使用sahipti。超过100个精心挑选的例子。

试用Mate的Mac应用

在Safari和其他macOS应用中一键翻译。

免费试用

试用Mate的iOS应用

在Safari、邮件、PDF和其他应用中一键翻译。

试用Mate的Chrome扩展

为所有网站和Netflix字幕提供双击翻译。

免费获得

试用Mate应用

将其安装到您计算机上的Chrome(或任何其他浏览器)中,阅读互联网就像没有外语一样。

免费获得

O, büyük bir ev ve iki arabaya sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

O, gereğinden fazla paraya sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

O, yetenekleri ile ilgili yüksek bir görüşe sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Adam tanımlanmış özelliklere sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

O bir sporcunun görünüşüne sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

O, iki yıllığına yurt dışında eğitim görme ayrıcalığına sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

O bir sürü yabancı pullara sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Geçen yıl o uzun saça sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom Mary hakkında iyi fikre sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

O birçok yabancı pula sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

O, ihtiyacı olan çoğunluğa sahipti
Translate from 土耳其语 to 中文

Kitap çok fazla sayfa sayısına sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bir liderin bütün niteliklerine sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Teklifi reddedecek kadar yeterli bilgeliğe sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Wilson kazanmak için şüphesiz en iyi şansa sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom zaten bir sürü şeye sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom Mary'nin tam ilgisine sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom Park Caddesinde bir halı mağazasına sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom yaptığını yapmak için her hakka sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onun ailesi birkaç yüzyıl öncesine dayanan genetik hastalıkların bir öyküsüne sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bir iş sözleşmesine sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

O, az bir hareket özgürlüğüne sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Sanırım Tom bir Japon arabasına sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom bir zamanlar bu arsaya sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom istediği her şeye sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

John "had"'e sahipken, James "had had"'e sahipti; "had had"'in öğretmen üzerinde daha iyi bir etkisi vardı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Birçok Amerikalı hâlâ savaş sırasında biriktirdikleri paraya sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom onlardan üçüne sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tüm kusurlarına rağmen, Tom temel ahlak anlayışına sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom dindar bir üne sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom hayallerindeki yaşama sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom yaşamak için güzel bir yere sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tanıdık bir yer onun için yeni bir öneme sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Anne felçli bir yüze sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

O ihtiyacı olan her şeye sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Diktatör yardımcılarının hepsinin mutlak sadakatine sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

O yeni bir araba satın aldı. O eski arabasına on yıldan daha fazla bir süredir sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Yanan binadan kurtarılacak kadar iyi bir talihe sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Mary küçük bir kuzuya sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Ofis küçüktü ama şehrin bir manzarasına sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Endonezya birçok gizli Japon askerine sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom Boston'da küçük bir dükkana sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom yaptığını yapmak için iyi bir nedene sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Hepimiz arasında Tom en çılgın mizah duygusuna sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom bu iş için ihtiyacı olan tüm donanıma sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

O sınıf, okulun ilk haftası için bir yedek öğretmene sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom en kötü talihe sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom bir zamanlar çok araziye sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Katolik Kilisesi toplum üzerinde güçlü bir etkiye sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Markku ve Liisa kıt kanaat geçinecek kadar yeterli miktara sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Baldızım beş yıl içinde dört çocuğa sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Yağmur çiftlik bitkileri üzerinde iyi bir etkiye sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Barsoom en büyük Mars kentiydi. En süslü salona sahipti. Orası Vahşi, Vahşi Kırmızıydı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Kral VIII. Henry, Londra'dan çok uzak olmayan Thames Nehri üzerindeki sarayı Hampton Court'ta bir tenis kortuna sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Dania hâlâ erkeğine sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Fadil, o sırada Dania'yla aynı zihniyet çerçevesine sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Fadıl birkaç lüks arabaya sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Fadıl aşırı cinsel aktiviteye sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom kendini savunma hakkına sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom çok korunaklı bir yetiştirmeye sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

O iyi bir belleğe sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Partiye getirdiğim bira şişeleri gereksizdi; ev sahibinin ailesi bir bira fabrikasına sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom sıradışı bir kariyere sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Leyla ve Sami hepsine sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Leyla çocukların velayetine sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Leyla, Teksas'ta büyük bir mülke sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Meksika çok ilginç bir kültüre sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Benim için önemli bilgilere sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Leyla oldukça iyi bir işe sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Mağaza neredeyse almamız gereken her şeye sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Sami, hırsızlık ve uyuşturucuya bağlı suçlarla ilgili bir geçmişe sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Sami bir milyon dolarlık bir hayat sigortası poliçesine sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Sami yepyeni bir minibüse sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Sami yepyeni bir vana sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Sami, Leyla ile dürüst olmayan bir ilişkiye sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Sami şüpheli bir çevrimiçi etkinliğe sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom istediği şeyi satın alacak kadar paraya sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom Mary'den çok daha fazla paraya sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom, satın almak istediği her şeyi satın alacak kadar paraya sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

O dikkatsizlik için bir üne sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Sami herkesin sahip olduğu her şeye sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Sami, Teksas'ta sakin bir çiftlik evine sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Sami, annesinin cilt tonuna sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Sami, Facebook'ta binlerce takipçiye sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Sami, polis olarak iyi bir maaşa sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Sami'nin çok önemli bir makama sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Sami bir SUV'a sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Sami iddialarının kanıtına sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Sami çok pahalı bir eve sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Sami pahalı arabalara sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Sami, Mısır'da çok güzel bir eve sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Sami, Leyla'nın Facebook hesabına erişime sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Sami, Mısır'da bir çiftliğe sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Sami sorunlara sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Sami dünya çapında altı tane malikaneye sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Sami, görkemli bir İngiliz malikanesine sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Sami, Kanada'da geniş bir çiftliğe sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Sami bir araba koleksiyonuna sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Sami, Kahire'de lüks bir daireye sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Sami ürpertici bir tecrübeye sahipti.
Translate from 土耳其语 to 中文

还可以查看以下单词:süraksihaldebaşınbelayagirecekAlkolsüziçeceklerinizÇocuklarınuykuya