Onunla beraber olduğun sürece mutlu olamazsın.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onunla görüşebildiğim için mutluyum.
Translate from 土耳其语 to 中文

Kızı onunla her yere gitmeye hevesli.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onunla kahve dükkanında buluşmaya söz verdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Eve dönerken onunla karşılaştım.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bir daha onunla buluşmamaya karar verdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Paris'te onunla buluşma şansım vardı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onunla Haziran'da evleneceğim.
Translate from 土耳其语 to 中文

Ben öğrenciyken onunla tanıştım.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onunla ben aynı sınıftayız.
Translate from 土耳其语 to 中文

Genellikle onunla aynı fikirde olurum.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onunla alay etme.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bir süredir onunla ilgili bir şey görmedim.
Translate from 土耳其语 to 中文

Kızı onunla birlikte herhangi bir yere gitmeye isteklidir.
Translate from 土耳其语 to 中文

Moğolistan'da her yerde onunla karşılaştım.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onunla sinemaya gitmeye çekindim.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onunla oraya giderken karşılaştık.
Translate from 土耳其语 to 中文

Çok sayıda tutucu Amerikalı onunla aynı fikirdeler.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onunla caddede karşılaştım.
Translate from 土耳其语 to 中文

Diğer öğrenciler onunla konuşmadığından dolayı Mary yalnızdı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bir hafta önce onunla karşılaştığını söyledi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onunla ilişkimi tamamen bitirmeye kesin karar verdim.
Translate from 土耳其语 to 中文

Mümkün olduğunca kısa sürede onunla temasa geçeceğim.
Translate from 土耳其语 to 中文

Oturma odasında video oyunları oynarken annem bana onunla birlikte alışverişe gidip gitmeyeceğimi sordu.
Translate from 土耳其语 to 中文

Teniste kimse onunla maç yapamaz.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onunla öğrenciyken tanıştım.
Translate from 土耳其语 to 中文

Mağazaya gidiyorum ve kimi görüyorum? Onunla son kez buluştuğumuzdan beri kendisinde neler gittiğini bana hemen anlatmaya başlayan bir Amerikan arkadaşımı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onunla evlenmek niyetindeydi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onunla evlenmeye söz verdi, ama evlenmedi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onunla bir yerde buluştuğumuzu hatırlıyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文

Saat altıda onunla istasyonda buluşuyordum.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onunla bir konuşmak istiyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onunla görüşmek istiyorum
Translate from 土耳其语 to 中文

O gerçekten şirin ve bu yüzden onunla çalışmayı seviyorum
Translate from 土耳其语 to 中文

Onunla kıyaslarsak, ben hâlâ daha büyüğüm.
Translate from 土耳其语 to 中文

Partiye onunla birlikte gitmemi önerdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bazen çok sayıda sorun ve stres, işi bırakmanıza yol açabilir. Çabucak onunla nasıl başa çıkacağınızı öğrenmeniz gerekir.
Translate from 土耳其语 to 中文

Herkes onunla birlikte evinde hisseder.
Translate from 土耳其语 to 中文

Herkes onunla birlikte rahat hisseder.
Translate from 土耳其语 to 中文

Korkutmamak için onunla nazik şekilde konuştum.
Translate from 土耳其语 to 中文

Sevdiği genç onunla konuşmak için geldiğinde, o telaşlandı.
Translate from 土耳其语 to 中文

O içtiğinde farklı bir kişi oluyor, bu yüzden onunla içki içmeyi sevmiyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bir insanı tanımak için, onunla sadece bir hafta seyahat etmelisin.
Translate from 土耳其语 to 中文

O, bu günlerde onunla arasına mesafe koyuyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Amerika'da onunla arkadaş oldu.
Translate from 土耳其语 to 中文

Benim onunla gitmemi istiyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bir zamanlar bir öğrenci iken onunla tanıştım.
Translate from 土耳其语 to 中文

Ocak ayında onunla birlikteydim.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onunla karşılaşmadan önce, Pizzaro adamlarının ve silahlarının çoğunu kasaba yakınında sakladı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bu onunla yaptığım ikinci buluşma.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onunla tanışıncaya kadar, o, bilgiyi bilmiyordu.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onunla karşılaşma yoksa üzülürsün.
Translate from 土耳其语 to 中文

Mümkün olduğunca kısa sürede onunla temas edeceğim.
Translate from 土耳其语 to 中文

Ben, zaman zaman onunla kulüpte karşılaşırım.
Translate from 土耳其语 to 中文

Ben zaman zaman onunla karşılaşırım.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bazen onunla tenis oynarım.
Translate from 土耳其语 to 中文

Ara sıra onunla okulda karşılaşırım.
Translate from 土耳其语 to 中文

Konu hakkında onunla konuşmalısın.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tesadüfen onunla aynı trene bindim.
Translate from 土耳其语 to 中文

Dün bir restoranda onunla tesadüfen tanıştım.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onunla iletişim kurmaya çalışıyorlar.
Translate from 土耳其语 to 中文

Ben tanıtım için onunla rekabet etmek zorunda kaldım.
Translate from 土耳其语 to 中文

Ken eve dönerken onunla karşılaştı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Eğer biraz daha erken gelseydin, onunla karşılaşabilirdin.
Translate from 土耳其语 to 中文

O benim onunla ilgili fikrim değil.
Translate from 土耳其语 to 中文

Dün gece telefonda onunla konuştum.
Translate from 土耳其语 to 中文

Ondan hoşlan ya da hoşlanma, onunla evlenemezsin.
Translate from 土耳其语 to 中文

Yarın bu vakitte onunla akşam yemeği yiyor olacak.
Translate from 土耳其语 to 中文

Ben sadece ona biraz tavsiye vermedim, aynı zamanda onunla oral seks yaptım.
Translate from 土耳其语 to 中文

Ben sadece ona biraz tavsiye vermedim aynı zamanda onunla oral seks yaptım.
Translate from 土耳其语 to 中文

Ona sadece biraz nasihat vermedim, ayrıca onunla oral seks yaptım.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onunla konuştun mu?
Translate from 土耳其语 to 中文

Onunla buluştun mu?
Translate from 土耳其语 to 中文

Onunla ne zaman dans ettiğini gördünüz mü?
Translate from 土耳其语 to 中文

Kapıya kadar onunla ilgilenmene gerek yoktu.
Translate from 土耳其语 to 中文

O onunla sadece ilgilenmiyor, ona deli oluyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

O, onunla birlikte mi geldi?
Translate from 土耳其语 to 中文

Onunla önceki gün tanıştım.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bıçak o kadar kördü ki onunla eti kesemedim ve benim çakımı kullanmak zorunda kaldım.
Translate from 土耳其语 to 中文

Ben sık sık onunla sohbet ederim.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onunla birlikte dışarı çıkması istendi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bir türlü onunla anlaşamıyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文

Ben o konuda onunla anlaştım.
Translate from 土耳其语 to 中文

Ben o konuda onunla uzlaştım.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bu gece onun evinde onunla temasa geçebilirsin.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onunla kalabalıkta buluştum.
Translate from 土耳其语 to 中文

O 20 yaşındayken onunla evlendi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Parkta tesadüfen onunla karşılaştık.
Translate from 土耳其语 to 中文

Sınırsız hoşgörü hoşgörünün ortadan kalkmasına yol açar. Hoşgörüsüz olanlara bile sınırsız hoşgörüyü uzatırsak, hoşgörülü bir toplumu hoşgörüsüzlerin saldırısına karşı korumaya hazır değilsek, o halde hoş görülü tahrip olacak ve onunla birlikte hoşgörü de.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onunla birlikte istasyona kadar gittim.
Translate from 土耳其语 to 中文

Aramızda kalsın, onunla ilgili fikrin nedir?
Translate from 土耳其语 to 中文

Sürekli onunla beslenerek yaşayamayız.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onu sevdiğim için onunla evlenmedim.
Translate from 土耳其语 to 中文

Dün kampüste onunla buluştu.
Translate from 土耳其语 to 中文

O nereye giderse ünü onunla birlikte gider.
Translate from 土耳其语 to 中文

O, okurken onunla konuşmayacaksın.
Translate from 土耳其语 to 中文

Fred Jane'den hoşlanmaya başladı ve onunla çıkmaya başladı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom onu onunla birlikte sinemaya gitmesi için ikna etti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom eve döndüğünde onunla konuşacağım.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom Yaz mevsimini onunla birlikte Boston'da geçirmemi istedi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Ben orada onunla karşılamayı ümit etmiştim.
Translate from 土耳其语 to 中文