Gök gürültüsü bir fırtınanın yakın olduğunu gösteriyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Araştırmalar, temel barınma ve gıda ihtiyaçları karşılanır karşılanmaz, ilave zenginliğin mutluluğa çok az şey kattığını gösteriyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Televizyon şiddet gösteriyor, her şeyden önce daha genç insanları etkiler.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom o kadar zeki ki sınıfta kendini gösteriyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bu fotoğraf küçük bir gıda mağazası sahibi olan bir adamı gösteriyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Haritadaki kırmızı çizgiler demir yollarını gösteriyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom kesinlikle on ikiden daha büyük gösteriyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Senin fikrin onunkinden nasıl farklılık gösteriyor?
Translate from 土耳其语 to 中文

Portre, güzel bir kadın profilini gösteriyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

John benden nefret ediyor ve o gösteriyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Son bir araştırma, sigara içenlerin sayısının azaldığını gösteriyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bu tablo ozon tabakasının işlevini gösteriyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Kol saatin zamanı doğru gösteriyor mu?
Translate from 土耳其语 to 中文

Saatin kaçı gösteriyor?
Translate from 土耳其语 to 中文

Saatiniz kaçı gösteriyor?
Translate from 土耳其语 to 中文

Tüm kanıtlar onun suçlu olduğunu gösteriyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Delikanlı yeni arabasını gösteriyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Babam 48 yaşında ama yaşına göre genç gösteriyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onun gri saçı onun görünüşünü daha büyük gösteriyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

O, yaşını gösteriyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tutumu kibar olmadığını gösteriyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bence aşırı tepki gösteriyor olabilirsin.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom görüşüne saygı gösteriyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Yeni saç stilin seni daha yaşlı gösteriyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bu seni daha genç gösteriyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bu seni daha yaşlı gösteriyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom yarı yaşında gösteriyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Anne, o saç sitili seni yaşlı gösteriyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onun soruları, konuyu çok iyi anladığını gösteriyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Sana kızgın olduğumu bilmen sendeki gelişmeyi gösteriyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Yaşam bir pusula ve ibresiyse hep ölümü gösteriyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

İstatistikler bizim yaşam standardımızın yüksek olduğunu gösteriyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Benim bulgularım durumun böyle olmadığını gösteriyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bu mektuplar onun dürüst bir kadın olduğunu gösteriyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bu rapor tüm gerçekleri gösteriyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom bize kenti gösteriyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Hızölçer şu anda saatte 100 mili gösteriyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bu sadece senin bir robot olmadığını gösteriyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bu resim eskiden ne kadar aptalca göründüğümü gösteriyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Benzin göstergesi boşu gösteriyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

O sana saygı gösteriyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Saatini düzeltmelisin. O, saati geç gösteriyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Termometre 10 C'yi gösteriyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Sakinleştirici etkisini gösteriyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Benim çizdiğim resim dalgalı dudakları olan bir yüzü gösteriyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Mary şiddetli depresyon belirtileri gösteriyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tatoeba'yı arkadaşlarına gösteriyor musun?
Translate from 土耳其语 to 中文

O, çocukları için sıcak duygusal yakınlık gösteriyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom Mary'ye evinin bazı resimlerini gösteriyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Fotoğraf bir grup kongre katılımcılarını gösteriyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom'un bütün yüzü ne düşündüğünü gösteriyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Nara annesine saygı gösteriyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Çinli otomotiv ithalat pazarı hafif büyüme sinyalleri gösteriyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bana sana karşı olan sevgimin ne kadar derin olduğunu mu soruyorsun? Ay benim kalbimi gösteriyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Her şey onun masum olduğunu gösteriyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Haritadaki mavi çizgiler nehirleri gösteriyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Termometre 10 dereceyi gösteriyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom yarasını gösteriyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onun saç sitili onu yaşından daha genç gösteriyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

O ilerleme gösteriyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Hesaplamalarımız roketin rotasından saptığını gösteriyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bu gerçek onun dürüst olduğunu gösteriyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Almanlar, Avrupa Birliği ve onun kurumlarına büyük bir bağlılık gösteriyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

O ailesi için sevgisinin derinliğini gösteriyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Sanırım herkes aşırı tepki gösteriyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Makyajından dolayı genç gösteriyor ama kırk yaşını geçeli çok oluyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onun yüzü açıkça minnettarlık gösteriyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Garip değil mi? - Yabancı biri yerli birine çarşıda nasıl pazarlık yapılacağını gösteriyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tüm bunlar bize mayolu kızlar olduğunu gösteriyor!
Translate from 土耳其语 to 中文

Tablo, aynanın önünde saçlarını tarayan genç bir kadını gösteriyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Geçen gün bir saat aldım. O, zamanı doğru gösteriyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Yazar, karakterlerinin yaratılmasında büyük bir yetenek gösteriyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onlar bugün iyi bir film gösteriyor olacaklar.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bu, onun, arkadaşlarına olan bağlılığını gösteriyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Benim veri yazma yazılımım bir hata mesajı gösteriyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bina yaşlanma belirtileri gösteriyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Afganistan'daki durum, Amerika'nın hedeflerini ve birlikte çalışmamız gerektiğini gösteriyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom genç gösteriyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Firmamızın kayıtları yıl için büyük bir kar gösteriyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bu onların müşterilerinin ihtiyaçlarını dinlediğini gösteriyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bu konu Twitter'da eğilim gösteriyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Pil gösterge ışığı pilin şarj edilmediğini gösteriyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Deneyim, paranın mutluluk getirmediğini gösteriyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Avcılardan biri vuruldu ve hastaneye götürülmek zorunda kaldı ve şimdi hızlı bir iyileşme gösteriyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom bana karşı sabır gösteriyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Başkan zihinsel hastalık belirtileri gösteriyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

O her iki ayda bir ailesine yazmaya özen gösteriyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Ev bakımsızlık belirtileri gösteriyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tony performans gösteriyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Yeni bir araştırma, bugüne kadar bildiğimizi düşündüğümüz her şeyin yanlış olduğunu gösteriyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Verilerimiz aksini gösteriyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Araştırmamız, bu politikalar devam ederse yoksulluk oranlarının önümüzdeki otuz yılda iki katına çıkacağını gösteriyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Önyargılarınız gösteriyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Diğer araştırmalar da benzer sonuçları gösteriyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onun sorunun çok olumlu olduğunu itiraf ettiği gerçeğini düşünüyor ve onun derinleştiğini gösteriyor, o sizin için değiştirmek istiyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onların yaptığı araştırmalar, Amerikalıların Japonya ile ilgilenmediğini gösteriyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

İstatistikler bunu gösteriyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bu beni şişman gösteriyor mu?
Translate from 土耳其语 to 中文

Savaştan döndükten sonra birçok asker travma sonrası stres sendromu belirtileri gösteriyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom okulda oldukça iyi bir performans gösteriyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom kamerasını erkek kardeşine gösteriyor.
Translate from 土耳其语 to 中文