学习如何在土耳其语句子中使用etmeye。超过100个精心挑选的例子。
İşinden istifa etmeye karar verdi.
Translate from 土耳其语 to 中文
Ben her zaman sana yardım etmeye hazırım.
Translate from 土耳其语 to 中文
Ordu onu istifa etmeye zorladı.
Translate from 土耳其语 to 中文
Onu ikna etmeye çalışmanın faydası olmadığını düşünüyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文
Sanırım onu ikna etmeye çalışmanın bir faydası yok.
Translate from 土耳其语 to 中文
Sonunda onu polise teslim etmeye karar verdik.
Translate from 土耳其语 to 中文
Sam'i sadece başarısız olacak planından vazgeçmesi için ikna etmeye çalıştım,
Translate from 土耳其语 to 中文
O, sonunda ona evlenme teklif etmeye karar verdi.
Translate from 土耳其语 to 中文
O, hayatını Hindistan'daki hastaları tedavi etmeye adamak istiyor.
Translate from 土耳其语 to 中文
Onu ikna etmeye çalışmanın bir anlamı yok.
Translate from 土耳其语 to 中文
Bayan Baker, genç adamın yakında gitmek zorunda kalacağını biliyordu,böylece yatmadan önce gece arabasını uygun bir yere parkedebilmek için, genç adama arabasını biraz hareket ettirmesi için rica etmeye karar verdi.
Translate from 土耳其语 to 中文
Bayan Baker çok yakında genç adamın ayrılmak zorunda kalacağını biliyordu, yatmaya gitmeden önce arabasını gece için uygun bir yere parkedebilmek için genç adama arabasını biraz hareket ettirmesi için rica etmeye karar verdi.
Translate from 土耳其语 to 中文
Eğer yapmadığım bir şey için ailem beni cezalandırdıysa , onlara doğruları söylerdim ve benim masumiyetle ilgili onları ikna etmeye çalışırdım.
Translate from 土耳其语 to 中文
O, seyahat etmeye alışkındır.
Translate from 土耳其语 to 中文
O, onu teselli etmeye çalıştı, ama o ağlamaya devam etti.
Translate from 土耳其语 to 中文
Gerçek kimliğini bulduğumda, hayatım bir anlam ifade etmeye başladı.
Translate from 土耳其语 to 中文
O, herkesi memnun etmeye hevesli.
Translate from 土耳其语 to 中文
George trenin hareket etmeye başladığını hissetti.
Translate from 土耳其语 to 中文
Dün seni ziyaret etmeye niyetlenmiştim.
Translate from 土耳其语 to 中文
Öğretmenin söylediği her kelimeyi not etmeye çalıştı.
Translate from 土耳其语 to 中文
Beni yolcu etmeye geldiğiniz için teşekkür ederim.
Translate from 土耳其语 to 中文
Yakın bir zamanda Paris'te bizi ziyaret etmeye gel.
Translate from 土耳其语 to 中文
O, bütün gece diskoda dans etmeye devam etti.
Translate from 土耳其语 to 中文
Derinden minnettar olduğu için, teşekkürlerini ifade etmeye çalıştı.
Translate from 土耳其语 to 中文
Ben onu bir daha sigara içmemesi için boş yere ikna etmeye çalıştım.
Translate from 土耳其语 to 中文
Ben çok da sosyal değilim ama çaba sarf etmeye çalışıyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文
Onun yetenekli bir sanatçı olduğundan şüphe etmeye yer yok.
Translate from 土耳其语 to 中文
Vanayı çevirerek su akışını kontrol etmeye çalış.
Translate from 土耳其语 to 中文
Şüpheli sonunda itiraf etmeye başladı.
Translate from 土耳其语 to 中文
Yeni müze ziyaret etmeye değer.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom Mary'nin aşkını ya da dostluğunu kabul etmeye hazır değildi.
Translate from 土耳其语 to 中文
O istifa etmeye karar verdi.
Translate from 土耳其语 to 中文
O işinden istifa etmeye karar verdi.
Translate from 土耳其语 to 中文
Ben teklifini kabul etmeye hazırım.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom Mary'yi John'un partisine gitmesi için ikna etmeye çalıştı.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom geçen ay Boston'u ziyaret etmeye niyetlendi.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom'u Fransızca çalışmaya ikna etmeye çalışmak için daha fazla zaman harcamak istemedim.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom Mary'nin Fransızcayı kimden öğrendiğini merak etmeye başladı.
Translate from 土耳其语 to 中文
O sanat için hukuku terk etmeye karar verdi.
Translate from 土耳其语 to 中文
Teksaslılar kendi ordularını organize etmeye başladılar.
Translate from 土耳其语 to 中文
Yaşına göre hareket etmeye çalış.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom Mary'yi onunla birlikte kiliseye gitmek için ikna etmeye çalıştı.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom, Mary'nin fırın satışında yardım etmeye istekli olacağını farz ediyor.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom bize yardım etmeye istekli olduğunu söyledi.
Translate from 土耳其语 to 中文
Yarın Tom'a telefon etmeye ve ondan yardım istemeye niyetim var.
Translate from 土耳其语 to 中文
Hiç kimse böylesine büyük bir şehri asla havadan ikmal etmeye çalışmamıştı.
Translate from 土耳其语 to 中文
Amerikan işçileri protesto etmeye başladı.
Translate from 土耳其语 to 中文
Mary iş teklifini kabul etmeye karar verirse, Tom çok şaşırmazdı.
Translate from 土耳其语 to 中文
Senin önerini kabul etmesi için Tom Mary'yi ikna etmeye çalışacak.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom yeni bir yetimhane için para toplamaya yardım etmeye gönüllüydü.
Translate from 土耳其语 to 中文
O, kasıtlı olarak bir çatışmayı provoke etmeye devam etti.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom bu defa tekrar bize yardım etmeye istekli.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom Mary'yi hastanede ziyaret etmeye çekiniyor.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom Mary'nin taşınmasına yardım etmeye ikna edildi.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom bütün hayatını fakirlere yardım etmeye adadı.
Translate from 土耳其语 to 中文
Onu ziyaret etmeye gittiğimizde, Tom kesinlikle evde değildi.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom Mary'nin onun nerede olduğunu nasıl her zaman biliyor gibi göründüğünü merak etmeye başladı.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom sonuçları tahmin etmeye çalıştı.
Translate from 土耳其语 to 中文
Acele etmeye gerek yok. Çok zamanımız var.
Translate from 土耳其语 to 中文
On altıncı yüzyılda Osmanlı Türkleri Akdeniz ve Kızıldeniz'i birleştirmek için Mısır'da bir kanal inşa etmeye teşebbüs ettiler.
Translate from 土耳其语 to 中文
Şimdi akşam yemeği zamanı, ve uçuş görevlileri akşam yemeğini servis etmeye başlarlar.
Translate from 土耳其语 to 中文
O her zaman başı dertte olan insanlara yardım etmeye hazırdı.
Translate from 土耳其语 to 中文
Adam bu tür yarayı tedavi etmeye alışkındı.
Translate from 土耳其语 to 中文
Meg'i partiye davet etmeye ne dersin?
Translate from 土耳其语 to 中文
Jack rezervasyonları iptal etmeye karar verdi.
Translate from 土耳其语 to 中文
Charlie, son sözü iptal etmeye karar verdi.
Translate from 土耳其语 to 中文
Sekiz ay geçtikten ve onun kırık kalbi iyileştikten sonra, George sonunda tekrar kızlarla flört etmeye başladı.
Translate from 土耳其语 to 中文
Biz, bize katılması için Jim'i ikna etmeye çalıştık.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom'un gerçekten Fransızcayı o kadar iyi anlayabilip anlayamayacağından şüphe etmeye başlıyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom'un Japonya'yı ziyaret etmeye paraca gücü yetmez.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom Mary'nin onu terk etmeye karar verdiğini bilmiyordu.
Translate from 土耳其语 to 中文
O, tek başına New York'a hareket etmeye karar verdi.
Translate from 土耳其语 to 中文
Sana yardım etmeye hazırım.
Translate from 土耳其语 to 中文
Kyoto ziyaret etmeye değer.
Translate from 土耳其语 to 中文
Ona yardım etmeye istekliyim.
Translate from 土耳其语 to 中文
Kendinizi kontrol etmeye çalışın.
Translate from 土耳其语 to 中文
Sana yardım etmeye istekliyim.
Translate from 土耳其语 to 中文
Para tasarruf etmeye çalışıyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文
Biz onu ikna etmeye çalıştık.
Translate from 土耳其语 to 中文
O, onu ikna etmeye çalıştı.
Translate from 土耳其语 to 中文
Acele etmeye gerek yok.
Translate from 土耳其语 to 中文
O bana yardım etmeye hazır.
Translate from 土耳其语 to 中文
Ondan nefret etmeye başlıyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文
New York ziyaret etmeye değer.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom Mary'yi ikna etmeye çalıştı.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tren hareket etmeye hazırdır.
Translate from 土耳其语 to 中文
Kyoto bir kez ziyaret etmeye değer.
Translate from 土耳其语 to 中文
Müze ziyaret etmeye değer.
Translate from 土耳其语 to 中文
Onlar derhal bize yardım etmeye geldiler.
Translate from 土耳其语 to 中文
Bu araba tamir etmeye değmez.
Translate from 土耳其语 to 中文
Kuala Lumpur ziyaret etmeye değer.
Translate from 土耳其语 to 中文
Karısını mutlu etmeye çalıştı fakat edemedi.
Translate from 土耳其语 to 中文
Niçin dans etmeye gitmiyoruz?
Translate from 土耳其语 to 中文
Dans etmeye gidelim.
Translate from 土耳其语 to 中文
Beni yolcu etmeye gelmeniz bir inceliktir.
Translate from 土耳其语 to 中文
O, sekiz yaşındayken dans etmeye başladı.
Translate from 土耳其语 to 中文
O, onunla gitmesi için onu ikna etmeye çalıştı.
Translate from 土耳其语 to 中文
O, hayatını fakir insanlara yardım etmeye adadı.
Translate from 土耳其语 to 中文
Eğer yapmamı istiyorsan, sana yardım etmeye hazırım.
Translate from 土耳其语 to 中文
O, onu teselli etmeye çalıştı fakat o ağlamaya devam etti.
Translate from 土耳其语 to 中文
O, arabayı yıkamada ona yardım etmeye hazırdı.
Translate from 土耳其语 to 中文