Bu genç ve yaşlı, zengin ve fakir, Demokrat ve Cumhuriyetçi, siyahi, beyaz, Hispanik, Asyalı, Amerikan yerlisi, eşcinsel, düz, engelli ve engelsizler tarafından konuşulan cevaptır. Sadece bir bireyler koleksiyonu veya bir kırmızı ve mavi eyaletler koleksiyonu asla olmadığımızı belirten, dünyaya mesaj gönderenler Amerikalılardır. Biz, ve her zaman Amerika Birleşik Devletleri olacağız.
Translate from 土耳其语 to 中文

Lidia'nın sarı düz saçları var.
Translate from 土耳其语 to 中文

Ayrıca Felicja'nın da sarı düz saçları var.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bu çocuk dünyanın düz olduğuna inanmaktadır.
Translate from 土耳其语 to 中文

Ben düz gitmek istiyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文

Caddede yaklaşık 100 metre kadar düz gidin, ve üç yollu kavşağa varırsınız.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom kağıda düz bir çizgi çizdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Zamana bağlı bir toplumda zaman lineer olarak görülür-yani geçmişten şimdiki zamana ve geleceğe doğru uzanan düz bir çizgi olarak.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bayan Yamada büyüleyici Japon masalını düz Japoncaya çevirdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom daha fazla düz durmaya dayanamıyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom'un düz A' ları var.
Translate from 土耳其语 to 中文

O yere düz düştü.
Translate from 土耳其语 to 中文

O, düz mavi bir elbise giydi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Dünya yuvarlaktır, düz değil.
Translate from 土耳其语 to 中文

Ben sadece düz bir ofis çalışanıyım.
Translate from 土耳其语 to 中文

O bana düz bir cevap verdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

O eve giderken düz bir lastik aldı.
Translate from 土耳其语 to 中文

O, kurşun kalemi ile düz bir çizgi çizdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Düz İngilizce ile yazmaya çalış.
Translate from 土耳其语 to 中文

Mary düz saçının olmasını diliyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom'un düz düşünme sorunu vardı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Kolomb dünyanın düz olmadığını ispatladı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Ben sadece düz eski bir ofis çalışanıyım.
Translate from 土耳其语 to 中文

Duvarda düz bir çizgi çizdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Dünyanın düz olduğuna inanıyorlardı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Sarhoş adam düz yürüyemiyordu.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bir zamanlar insanlar dünyanın düz olduğuna inanırdı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Eski evdeki duvarlar düz değildi.
Translate from 土耳其语 to 中文

O düz değil mi?
Translate from 土耳其语 to 中文

Düz dur.
Translate from 土耳其语 to 中文

Düz bir çizgi çiz.
Translate from 土耳其语 to 中文

Düz bir sıra oluşturun.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bu sokaktan düz git ve bankadan sağa dön.
Translate from 土耳其语 to 中文

Dağın tepesi düz.
Translate from 土耳其语 to 中文

Küçük tepeler uçaktan düz görünüyorlar.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bu sokak boyunca düz gidin.
Translate from 土耳其语 to 中文

Dünyanın düz olduğu düşünülüyordu.
Translate from 土耳其语 to 中文

Düz bir karın istiyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bu düz yol sizi postaneye götürecek.
Translate from 土耳其语 to 中文

"Pad See Ew", Tayland mutfağına özgü, düz ve geniş kesimli bir pirinç makarnasıdır.
Translate from 土耳其语 to 中文

Romanesk tarzı yarımküre şeklindeki tonozlar, sütunlar, kemerli pencereler,geniş düz yüzeyler,kalın,savunmaya uygun duvarlar ve masif bloklu şekillerle karakterize edilir.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onun göbeği bana Japonya'dan gelen düz ve güzel kartpostalları hatırlatıyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Düz meydanın içinden gidin.
Translate from 土耳其语 to 中文

Düz uçlu tornavidayı versene.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom, Mary'ye düz beyaz bir zarf verdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Mary düz bir mavi elbise giydi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Geçmişte dünyanın düz olduğu düşünülüyordu.
Translate from 土耳其语 to 中文

Geçmişte dünya düz olarak düşünüldu.
Translate from 土耳其语 to 中文

Ben bu düz kravatı sevmiyorum. Bana daha renkli bir tane gösterin.
Translate from 土耳其语 to 中文

Zengin kağnısını dağdan aşırır fakirin eşeği düz yolda şaşırır.
Translate from 土耳其语 to 中文

Düz gitmeye devam et.
Translate from 土耳其语 to 中文

Lütfen bu düz lastiği tamir eder misiniz?
Translate from 土耳其语 to 中文

Ellerini masanın üstüne düz koy.
Translate from 土耳其语 to 中文

İnsanlar dünyanın düz olduğunu düşünüyordu.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bisikletimdeki lastik düz.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bisikletimin lastiklerinden biri düz.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom topa düz vuramaz.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom'un düz saçı var.
Translate from 土耳其语 to 中文

O, masayı fincanlarla, çay bardağı tabaklarıyla, tabaklarla ve büyük düz tabaklarla donattı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Düz bir çizgi bir eğrinin önemsiz bir örneğidir.
Translate from 土耳其语 to 中文

Çocuk dünyanın düz olduğuna inanıyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Düz bir çizgi çizin.
Translate from 土耳其语 to 中文

O, düz çizgiler çizer.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom'un düz ayakları vardı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom arabayı düz kontak yapmaya çalıştı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom bir arabayı düz kontak yaparken yakalandı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onun kız arkadaşı tamamen düz göğüslü.
Translate from 土耳其语 to 中文

Düz arazi hiçbir dağ veya tepeye sahip değildir.
Translate from 土耳其语 to 中文

Uçak sahilden ayrılırken düz uçuşa geçmeden önce hızla yükseldi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Dünya'nın düz olmadığını biliyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文

Düz dur!
Translate from 土耳其语 to 中文

Ben hâlâ düz gidebiliyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文

Yaşlı bir öküz düz oluklar yapar.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bir akrebe nasıl düz yürüyeceğini öğretemezsin.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom dünyanın düz olduğuna inanıyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bir lastik biraz düz görünüyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Düz durun. Kambur gibi durmak sizin için kötü.
Translate from 土耳其语 to 中文

O düz bir ret verdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Düz vites araba sürebilir misin?
Translate from 土耳其语 to 中文

Pek çok kişinin düşündüğünün aksine, Orta Çağ'da insanların çoğu dünyanın düz değil, küresel olduğuna inanıyordu.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom düz, sıradan bir çocuktu.
Translate from 土耳其语 to 中文

Çatal ve çubuklardan önce, insanlar genellikle düz bir parça ekmek ile yemek yerdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom Dünya'nın düz olduğuna beni ikna etmeye çalışıyor, ama ben buna inanamam.
Translate from 土耳其语 to 中文

Ben sadece bir 40 inç düz ekran televizyon aldım.
Translate from 土耳其语 to 中文

Düz gidin ve mağazayı bulacaksınız.
Translate from 土耳其语 to 中文

Düz gidin sonra sağa dönün.
Translate from 土耳其语 to 中文

Eski zamanlarda insanlar dünyanın düz olduğuna inanıyordu.
Translate from 土耳其语 to 中文

Biz onu düz tutmaya çalışıyoruz.
Translate from 土耳其语 to 中文

Hırsızlar kadının arabasını çalmak istedi fakat beceremediler çünkü düz vites kullanmasını bilmiyorlardı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bir gözlemeyi ne kadar düz yaparsanız yapın, onun her zaman iki yüzü vardır.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bazı insanlar hâlâ dünyanın düz olduğunu düşünüyorlar.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bazı insanlar dünyanın düz olduğunu düşünüyorlar.
Translate from 土耳其语 to 中文

Kartlarınızı masaya yatırın ve bana düz bir cevap verin!
Translate from 土耳其语 to 中文

Tomas dünyanın düz olduğuna inanıyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Şapkam düz mü?
Translate from 土耳其语 to 中文

Sizinle konuşurken düz durun!
Translate from 土耳其语 to 中文

Düz ayaklarım var.
Translate from 土耳其语 to 中文

Mary düz görünümlü bir kızdır.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bu cadde düz.
Translate from 土耳其语 to 中文

Kitap düz İngilizce ile yazıldığı için yeni başlayanlar için uygundur.
Translate from 土耳其语 to 中文

Düz ilerleyin ve işaretleri takip edin.
Translate from 土耳其语 to 中文