Amcamın cadde boyunca bir mağazası var.
Translate from 土耳其语 to 中文

Hindistan uzun yıllar boyunca Büyük Britanya tarafından yönetildi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Gerhard Schröder, II. Dünya Savaşı boyunca yaşamayan ilk şansölyedir.
Translate from 土耳其语 to 中文

O, nehir boyunca yüzdü.
Translate from 土耳其语 to 中文

Taro üç gün boyunca Tokyo'da kaldı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Geçen yıl üç ay boyunca denizdeydi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Gece boyunca kar yağdı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Burada tüm sene boyunca hava soğuktur.
Translate from 土耳其语 to 中文

Burası tüm sene boyunca soğuk olur.
Translate from 土耳其语 to 中文

Burası tüm sene boyunca soğuktur.
Translate from 土耳其语 to 中文

Savaş başladığında biz on yıl boyunca orada yaşadık.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tatil boyunca orada kamp yaptık.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bütün gece boyunca ağladı.
Translate from 土耳其语 to 中文

İki gün boyunca otelde kaldı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Nehir boyunca yürüdüm.
Translate from 土耳其语 to 中文

O, yarım yıl boyunca bize eğitmenlik yaptı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onun üç gün boyunca bilinci kapalı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Üç yıl boyunca şampiyondu.
Translate from 土耳其语 to 中文

Ben yaz boyunca amcamın evinde kaldım.
Translate from 土耳其语 to 中文

İsa, Galilee Denizi boyunca geçerken, Simon ve kardeşi Andrew'in göle bir ağ attıklarını gördü.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bütün gün boyunca çiftlikte çalıştığı için, o tamamen yorgundu.
Translate from 土耳其语 to 中文

O gün boyunca İngilizce duyar.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bir hafta boyunca hastanede kalmak zorunda kaldı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Gerçekler uzun yıllar boyunca halka açıklanmadı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Ordu nehir boyunca yavaşça ilerledi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Ada kış boyunca buzla ve karla kaplıdır.
Translate from 土耳其语 to 中文

Ada yıl boyunca ılıktır.
Translate from 土耳其语 to 中文

Yıl boyunca mükemmel katılımım vardı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bazen çit boyunca komşumla konuşurum.
Translate from 土耳其语 to 中文

Köpek bütün gece boyunca havlamayı sürdürdü.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onun bordür boyunca yürüdüğünü gördüm.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom bütün gün boyunca evi temizlediğini söyledi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Belki iki saat boyunca ders çalıştım.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom, 30 dakika boyunca sessizce oturdu.
Translate from 土耳其语 to 中文

O iki saat boyunca beni orada ayakta bıraktı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Biz buz boyunca yürüdük.
Translate from 土耳其语 to 中文

Johnny 46 yıl boyunca elma tohumlarını ekmeye devam etti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Ben bir yıl boyunca sigara içmekten vazgeçtim.
Translate from 土耳其语 to 中文

Japonya'da yedi yılı boyunca, ciddi olarak Japonca çalıştı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Afganistan ve İran her ikisi de milli marşlarını 20.yüzyıl boyunca birkaç kez değiştirmişti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Üç gün boyunca bir şey yememişti, adamın gıda dışında herhangi bir şey hakkında düşünme sorunu vardı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bütün duvar boyunca karalamalar vardı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Roger bulabildiği herhangi bir işte gün boyunca çalıştı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Hayatım boyunca, tüm dünyada seyahat etmekten ve birçok farklı uluslarda çalışmaktan büyük zevk aldım.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bizim iki hafta boyunca tek bir damla yağmurumuz olmadı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tren o kadar kalabalıktı ki ben bütün yol boyunca ayakta durmak zorunda kaldım.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tren o kadar kalabalıktı ki Osaka'ya giden bütün yol boyunca ayakta durmak zorunda bırakıldık.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tüm hayatı boyunca o kasabada yaşadı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Otobüs engebeli yol boyunca giderken takırdadı.
Translate from 土耳其语 to 中文

O, bu on yıl boyunca barış için çok çalıştı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Peygamberler yüzyıllar boyunca dünyanın sonunu önceden tahmin etmiştir.
Translate from 土耳其语 to 中文

Kapı tüm yıl boyunca kapalı.
Translate from 土耳其语 to 中文

O, bütün gün boyunca çalışmaktaydı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Otel kış boyunca kapalı kalır.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bütün gece boyunca dağlarda dolaşıyordum.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bütün gece boyunca zaman zaman yağmur yağıyordu.
Translate from 土耳其语 to 中文

Biz güzel yeşil bir vadi boyunca gezdik.
Translate from 土耳其语 to 中文

Düne kadar bir hafta boyunca yağmur yağıyordu.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onlar yol boyunca üçü yan yana yürüdü.
Translate from 土耳其语 to 中文

O, otuz yıl boyunca müzik öğretti.
Translate from 土耳其语 to 中文

O, ara vermeden 30 dakika boyunca konuştu.
Translate from 土耳其语 to 中文

O, büyük bir aceleyle yol boyunca uzun adımlarla yürüdü.
Translate from 土耳其语 to 中文

Amerika Birleşik Devletlerinde, geçtiğimiz yirmi yıl boyunca 20 milyon yeni iş yaratılmıştır, onların çoğu hizmet sektöründedir.
Translate from 土耳其语 to 中文

Ben bütün hayatım boyunca böyle bir hikaye duymadım.
Translate from 土耳其语 to 中文

Biz genellikle sabahları birlikte sahil boyunca bir yürüyüş yapardık.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom bütün hayatı boyunca Boston'da yaşadı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom yol boyunca Boston'dan geldi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Geçtiğimiz dört yıl boyunca Tom bize Fransızca öğretmektedir.
Translate from 土耳其语 to 中文

Sizin hayatım boyunca beklediğim kadın olduğunuzu düşünüyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文

O yaz boyunca Nagano'da kaldı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom nehir boyunca yürürken bir melodiyi ıslıkla çaldı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom eşi şikayetçi olmadan önce üç hafta boyunca tıraş olmadan gitti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom üç ay boyunca bir yatağa mahkûm edildi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom ve Mary cadde boyunca birlikte yürüdü.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom ve Mary akşam boyunca sadece birbirleri ile dans etmek istediler.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom hayatı boyunca fakir kaldı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom günün daha iyi bir kısmı boyunca rapor üzerinde çalıştı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom Mary'ye bütün gece boyunca dışarda kaldığı için fırça attı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Dün bütün gün boyunca yataktaydım.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bütün geçen hafta boyunca burası kalabalıktı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom birkaç gün boyunca yemeden gitti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom geçen hafta boyunca gripten yattı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Ben nehir boyunca yürüdüm.
Translate from 土耳其语 to 中文

O dün bütün gün boyunca evde kaldı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom tüm yaşamı boyunca bekar kaldı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom üç hafta boyunca hastanede kalmak zorunda kaldı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Nehir adanın kuzeyi boyunca akar.
Translate from 土耳其语 to 中文

O hastaydı, bu yüzden tüm gün boyunca yatakta uzandı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom kış boyunca kilo aldı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Ben bütün gece boyunca ağladım.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom üç saat boyunca mesafeyi korudu.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom tüm hayatı boyunca şanslıydı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom Mary'yi bütün yol boyunca istasyona kadar kovaladı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom hafta sonu boyunca okumak için kütüphaneden bazı kitaplar ödünç aldı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Doktor Tom'a üç hafta boyunca ortopedik alçı giyinmek zorunda olduğunu söyledi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Doktor Tom'a bir hafta boyunca banyo yapmamasını söyledi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Doktor Tom'a üç saat boyunca bir şey yiyip içmemesini söyledi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Lütfen noktalı çizgi boyunca kesin.
Translate from 土耳其语 to 中文

Geçit töreninde bize katılacağınızı ve cadde boyunca yürüyüş yapacağınızı umuyoruz.
Translate from 土耳其语 to 中文

Başkan dört yıl boyunca yönetir.
Translate from 土耳其语 to 中文

Dört yıl boyunca üniversiteye gitmek zorundasın.
Translate from 土耳其语 to 中文