学习如何在土耳其语句子中使用birbirine。超过100个精心挑选的例子。
Su ve yağ birbirine karışmaz.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tatoeba gerçekten çok dilli. Bütün diller birbirine bağlıdır.
Translate from 土耳其语 to 中文
İki kabloyu birbirine bağla.
Translate from 土耳其语 to 中文
İki erkek kardeş birbirine çok benzer.
Translate from 土耳其语 to 中文
İki köy birbirine bitişiktir.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom ve Mary birbirine çok yakın.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom ve Mary birbirine sürekli yalan söyler.
Translate from 土耳其语 to 中文
Ken ve erkek kardeşi birbirine çok benzer.
Translate from 土耳其语 to 中文
Paul'ün üç oğlu var. Onlar birbirine çok benziyor.
Translate from 土耳其语 to 中文
Bunların hepsi birbirine benziyor.
Translate from 土耳其语 to 中文
Bir A-7 kağıdını ikiye katlayın ve birbirine yapıştırın.
Translate from 土耳其语 to 中文
Şu ikisi tam olarak birbirine benziyor.
Translate from 土耳其语 to 中文
Birbirine zıt iki şeyi aynı anda idare edemezsin.
Translate from 土耳其语 to 中文
İşin kötü tarafı, mesleğimin ve özel hayatımın bu derece birbirine karışıyor olması.
Translate from 土耳其语 to 中文
İki leydi birbirine gülümsedi.
Translate from 土耳其语 to 中文
Üç genç birbirine baktı.
Translate from 土耳其语 to 中文
Dudaklarını sıkıca birbirine bastırdı.
Translate from 土耳其语 to 中文
Kitabın iki sayfası birbirine yapışmış.
Translate from 土耳其语 to 中文
İki erkek kardeş birbirine gülümsedi.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tereyağı ve şekeri birbirine karıştırdı.
Translate from 土耳其语 to 中文
Onların sesleri telefonda birbirine benziyor.
Translate from 土耳其语 to 中文
Kaliforniya ve Nevada birbirine sınır komşusudur.
Translate from 土耳其语 to 中文
İki cadde birbirine paralel çalışır.
Translate from 土耳其语 to 中文
Onlar ortak çıkarları tarafından birbirine bağlıdır.
Translate from 土耳其语 to 中文
Yapıştırıcı ile iki kağıt yaprağını birbirine yapıştırdım.
Translate from 土耳其语 to 中文
Yeni tünel Büyük Britanya ile Fransa'yı birbirine bağlayacak.
Translate from 土耳其语 to 中文
İnsanın beden ve aklı birbirine öylesine bağlıdır ki birini etkileyen diğerini de etkiler.
Translate from 土耳其语 to 中文
Bütün mutlu aileler birbirine benzer, mutsuz olan her aile mutsuzluğunu kendine göre yaşar.
Translate from 土耳其语 to 中文
Ebeveynlerimi ben düşündüm ama çocuklarımı birbirine emanet edecek milleti hep beraber oluşturalım olur mu?
Translate from 土耳其语 to 中文
Herkes birbirine karşı kibar olabilirdi.
Translate from 土耳其语 to 中文
Evlenmek hastalıkta ve sağlıkta ölene kadar birbirine destek olmak değil midir?
Translate from 土耳其语 to 中文
Tüm mutlu aileler birbirine benzer; her mutsuz aile kendi yolunda mutsuzdur.
Translate from 土耳其语 to 中文
İki şehir bu otoyol ile birbirine bağlandı.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom ve Mary birbirine kızgındılar.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom ve Mary birbirine su sıçrattı.
Translate from 土耳其语 to 中文
Dünyadaki tüm devletler birbirine kardeşçe davransa bu savaşlar yaşanmaz.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom iki boruyu birbirine kaynattı.
Translate from 土耳其语 to 中文
Dünyada yaşayan her şey birbirine bağlıdır.
Translate from 土耳其语 to 中文
Sen adalet ile küçük düşürmeyi birbirine karıştırıyorsun.
Translate from 土耳其语 to 中文
İlk bakışta bu iki otobüs birbirine benziyor.
Translate from 土耳其语 to 中文
Barnabas İncil'i ile Kur'an'ın birbirine çok benzediğini duydum, sen ikisini de okudun mu?
Translate from 土耳其语 to 中文
Özgür bireyler yetiştirmekle ahlaksızlığı birbirine karıştırmamalısınız.
Translate from 土耳其语 to 中文
Buradakiler birbirine saygı duymalı.
Translate from 土耳其语 to 中文
İnternetten önce, arkadaşlıklar ve aşklar birbirine uyumluydu.
Translate from 土耳其语 to 中文
Yalnızlık ile izole edilmeyi birbirine karıştırmamak gerek. Bunlar iki farklı şey.
Translate from 土耳其语 to 中文
Krasnodar ve Krasnoyarsk'ı birbirine karıştırıyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文
Endonezya bayrağı ile Polonya'nınki birbirine benziyor.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom neden onların hepsinin birbirine benzediğini anlayamadı.
Translate from 土耳其语 to 中文
İkiz kardeşler tamamen birbirine benziyor.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom ve Mary'nin birbirine ihtiyacı var.
Translate from 土耳其语 to 中文
Baba ve oğlu birbirine çok benziyordu.
Translate from 土耳其语 to 中文
Bir ulusu birbirine ne bağlar?
Translate from 土耳其语 to 中文
Bütün doğal diller eşit derecede -fakat farklı şekillerde- karmaşıktır. Malayca dil bilgisi basittir, fakat görünüşte birbirine eşdeğer birçok kelime arasında kişinin tercihi, kendisinin ve dinleyicinin sosyal statüsünden etkilenir.
Translate from 土耳其语 to 中文
Köprü iki şehri birbirine bağlıyor.
Translate from 土耳其语 to 中文
Geleneksel Japon evleri ahşap eklemeler ile birbirine tutturulur.
Translate from 土耳其语 to 中文
Herkes birbirine yardım etmeli.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom ve Mary birbirine baktı ve sonra da tekrar John'a baktılar.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom ve Mary koltukta birbirine çok yakın oturuyordu.
Translate from 土耳其语 to 中文
İki ülke birbirine muhalif.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom ve Mary birbirine baktı ve omuz silkti.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom ve Mary endişeyle birbirine baktı.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom ve Mary bir an için birbirine baktı.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom ve Mary pencereden birbirine baktı.
Translate from 土耳其语 to 中文
İki olay birbirine bağlı.
Translate from 土耳其语 to 中文
Oylar birbirine yakın çıkacak.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom ve Mary birbirine bağlıdır.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom ve Mary gergince birbirine baktı.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom ve Mary birbirine çok yakın kanepeye oturdu.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom ve Mary birbirine bakarak yemek odası masasında oturdu.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom ve Mary yüzlerindeki ilgili ifadelerle birbirine baktı.
Translate from 土耳其语 to 中文
Peter ve Eve birbirine çok yakışıyor.
Translate from 土耳其语 to 中文
Onların hikayeleri sıkıca birbirine geçer.
Translate from 土耳其语 to 中文
Onlar birbirine aşık.
Translate from 土耳其语 to 中文
Onlar hemen birbirine aşık oldu.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom ve Mary birbirine kafa salladı.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom ve Mary birbirine şüpheyle baktı.
Translate from 土耳其语 to 中文
Onlar bir demiryolu ile şehirleri birbirine bağlamayı planlıyorlar.
Translate from 土耳其语 to 中文
Keşke insanlar birbirine daha kibar olsa.
Translate from 土耳其语 to 中文
Bu birbirine bağlı bir mahalleydi.
Translate from 土耳其语 to 中文
Denizin ve gökyüzünün renkleri birbirine karışıyor.
Translate from 土耳其语 to 中文
Bu iki parça ipi benim için birbirine ekler misin?
Translate from 土耳其语 to 中文
Süt ve çikolata tozunu birbirine karıştırdım ve daha sonra su ekledim.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom ve Mary sessizce birbirine baktı.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom ve Mary kasten birbirine kafa salladı.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom ve Mary birbirine çok yakın duruyordu.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom ve Mary birbirine baktı.
Translate from 土耳其语 to 中文
Hiçbir kar tanesi birbirine benzemez.
Translate from 土耳其语 to 中文
Onlar neşeyle birbirine su sıçrattı.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom ve Mary neşeyle birbirine su sıçrattı.
Translate from 土耳其语 to 中文
Bu borular birbirine vidalanır.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom ve Mary birbirine güvensizlikle baktı.
Translate from 土耳其语 to 中文
Onlar birbirine takıldı.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom bulmaca parçalarını birbirine geçirmek için zorlamaya çalıştı.
Translate from 土耳其语 to 中文
Bu iki parça birbirine uymuyor.
Translate from 土耳其语 to 中文
Bu iki parça birbirine uyuyor.
Translate from 土耳其语 to 中文
Dişlerim soğuktan birbirine vurdu.
Translate from 土耳其语 to 中文
Her şey birbirine bağlıdır.
Translate from 土耳其语 to 中文
Yerçekimi, nesnelerin birbirine çekildiği doğal güçtür.
Translate from 土耳其语 to 中文
Avrupa ile Asya'yı ayıran İstanbul boğazında tarihi yalıların yanı sıra Dolmabahçe Sarayı ve Beylerbeyi Sarayı yer almaktadır. Karadeniz ile Marmara'yı birbirine bağlayan İstanbul boğazı, muhteşem gece kulüpleri ve restoranlarıyla şehri ziyarete gelen insanlara unutamayacakları anılar bırakıyor.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom ile soygunu birbirine bağlayan sert kanıt yoktu.
Translate from 土耳其语 to 中文
Kitaplar birbirine bağlanmıştı.
Translate from 土耳其语 to 中文