Onunla beraber olduğun sürece mutlu olamazsın.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onlar bu projede beraber çalıştılar.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tüm gün beraber oynamaya bayılırlardı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Kapadokya'ya beraber gitmeyi ben de çok isterim.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bu biraz farklı bir şeydi ve beraber takıldığım insanlar bunlardan takıyordu.
Translate from 土耳其语 to 中文

Ara sıra beraber filme gideriz.
Translate from 土耳其语 to 中文

Ara sıra beraber balığa gideriz.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onunla beraber görünmek istemiyorum
Translate from 土耳其语 to 中文

Dün kardeşlerim ve arkadaşlarım beraber süper bir akşam geçirdik ve mangal da çok iyidi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Beraber kahvaltı yaparız diye düşünmüştüm.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom ve Mary beraber epey zaman geçirdiler.
Translate from 土耳其语 to 中文

Millet beraber gelişmeli ve alım gücü bireyler arasında daha adil dağıtılmalı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Ebeveynlerimi ben düşündüm ama çocuklarımı birbirine emanet edecek milleti hep beraber oluşturalım olur mu?
Translate from 土耳其语 to 中文

Teknolojiyi ve yenilikleri takip edip onların daha iyisini yapmak için hep beraber çalışmalıyız.
Translate from 土耳其语 to 中文

En düşük fiyatlı ekmeği mi aldık yoksa beraber şoka mı girdik.
Translate from 土耳其语 to 中文

Ondan başkasıyla beraber olmak istemiyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文

köye ulaşıncaya dek beraber yuruduler fakat sonra yolları ayrıldı
Translate from 土耳其语 to 中文

Neden hep beraber gülmeyi başaramıyoruz?
Translate from 土耳其语 to 中文

Birbirimizi suçlamaktan vazgeçelim ve beraber mutlu bir biçimde yaşayalım olmaz mı?
Translate from 土耳其语 to 中文

Biz beraber olsaydık başkasına bakar mıydık?
Translate from 土耳其语 to 中文

Hepimiz beraber gülemez miyiz?
Translate from 土耳其语 to 中文

Hepimiz beraber ağlayamaz mıyız?
Translate from 土耳其语 to 中文

Onlar tatile beraber gitti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom'la beraber kalıyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom Mary ile beraber çıkmamı öneren kişiydi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Beraber gülelim.
Translate from 土耳其语 to 中文

Boston'a Mary ile beraber giden kişi Tom'dur.
Translate from 土耳其语 to 中文

Amcam ile beraber Tokya'da kalıyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onu beraber pişirdik.
Translate from 土耳其语 to 中文

Ve bununla beraber, Tatoeba bir cümleye daha sahip oldu.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bu akşam beraber yemek yiyelim mi?
Translate from 土耳其语 to 中文

Beraber birkaç güzel yıl geçirdik.
Translate from 土耳其语 to 中文

Öğretmen parmağıyla beni işaret etti ve onunla beraber gitmemi istedi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Şimdi beraber çalışma zamanı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Kütüphanede beraber çalışabilir miyiz?
Translate from 土耳其语 to 中文

Sen ve ben beraber çalışabiliriz.
Translate from 土耳其语 to 中文

Neden ikiniz beraber çıkmıyorsunuz?
Translate from 土耳其语 to 中文

Bunu beraber yapacağız.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom'la beraber çok zaman geçiriyor musunuz?
Translate from 土耳其语 to 中文

Bu problemi beraber çözelim.
Translate from 土耳其语 to 中文

Sen ve Tom uzun süre beraber miydiniz?
Translate from 土耳其语 to 中文

Belki beraber oturabiliriz.
Translate from 土耳其语 to 中文

Belki beraber oturmalıyız.
Translate from 土耳其语 to 中文

Ai ve Mariko yakın arkadaşlar. Her yere beraber giderler.
Translate from 土耳其语 to 中文

Beraber seyahat edebiliriz.
Translate from 土耳其语 to 中文

Böyle ayak bağı olacaksanız, beraber çalışmaktan vazgeçeriz!
Translate from 土耳其语 to 中文

Beraber yürüsek mi?
Translate from 土耳其语 to 中文

Emily ile beraber gitmek istiyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文

Beraber taşınıyoruz.
Translate from 土耳其语 to 中文

Keşke beraber gitsek.
Translate from 土耳其语 to 中文

Beraber kahvaltı edelim mi?
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom geçen yaz Mary ile ilşkiyi bitirdi fakat şimdi o onunla yeniden beraber olmak istiyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom'la beraber olduğumda çok eğleniyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文

Şimdiye kadar bütün düşündüğüm Tom'la beraber olmak.
Translate from 土耳其语 to 中文

Sadece beraber kalalım istiyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文

Beraber çalışmalıyız.
Translate from 土耳其语 to 中文

Beraber çalışıyoruz.
Translate from 土耳其语 to 中文

Beraber büyüdük.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onu beraber yaptık.
Translate from 土耳其语 to 中文

Her şeyi beraber yaptık.
Translate from 土耳其语 to 中文

Beraber yürüdüler.
Translate from 土耳其语 to 中文

Beraber çalışmanız gerekiyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Sen ve Tom yeniden mi beraber oluyorsunuz?
Translate from 土耳其语 to 中文

Beraber pikniğe gittik.
Translate from 土耳其语 to 中文

Gelecek sefer yürüyüşe giderken seninle beraber gelmemin bir sakıncası var mı?
Translate from 土耳其语 to 中文

Ne? Yalnız mısın? Tom'la beraber geleceğinizi düşünmüştüm.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onlarla beraber kalıyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onunla beraber kalıyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文

O bir yazar, bununla beraber bir siyasetçidir.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bugün plajda beraber olduğun kız kimdi?
Translate from 土耳其语 to 中文

Hurmayı bademle beraber yemeyi severim.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom ile çocukluğumuz beraber geçti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Babam ile beraber inşaatta çalışacağım.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom ve Mary partiden beraber ayrıldı.
Translate from 土耳其语 to 中文

O adam karısıyla beraber öldü.
Translate from 土耳其语 to 中文

Yalnızca üç ay beraber olduk.
Translate from 土耳其语 to 中文

Beraber gelmemin bir sakıncası var mı?
Translate from 土耳其语 to 中文

Yarın sabah okula beraber gideceğiz.
Translate from 土耳其语 to 中文

Biz yarın beraber çalışalım mı?
Translate from 土耳其语 to 中文

Nasıl onunla beraber çalışıyorsun?
Translate from 土耳其语 to 中文

Zaten yemiş olmasaydım, öğlen yemeğini sizinle beraber yemeyi çok isterdim.
Translate from 土耳其语 to 中文

Oraya beraber yürüyebilirdik.
Translate from 土耳其语 to 中文

Beraber akşam yemeğine çıkacağız sonra da tiyatroya gideceğiz.
Translate from 土耳其语 to 中文

Barda yanımda oturan şafak sökene kadar beraber içtiğim adamlarla gerçekten iyi anlaştım.
Translate from 土耳其语 to 中文

Danm Matt ile beraber yaşadı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Hadi beraber dua edelim !
Translate from 土耳其语 to 中文

İngilizce konuşmakla beraber Fransızca da konuşabilir.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom ve ben sık sık beraber ders çalışırız.
Translate from 土耳其语 to 中文

Yirmi yıldan fazla beraber olan mutlu bir çiftiz.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom ve Mary'nin beraber çalışmayı öğrenmeleri gerek.
Translate from 土耳其语 to 中文

Mekanıma geri döndük ve sonra resimleri beraber boyamaya başladık.
Translate from 土耳其语 to 中文

Beraber çalıştık.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bunu beraber yapalım istiyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文

Hiç bir kadınla beraber yatmadın mı?
Translate from 土耳其语 to 中文

Hiç bir kadınla beraber olmadın mı?
Translate from 土耳其语 to 中文

Seninle beraber gitmek istiyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom'un sırrı kendisiyle beraber mezara gitti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Oraya Tom'la beraber gitmeyi düşünüyordum.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom yüzmeye bizimle beraber gitmek istediğini söyledi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onlar hala anne ve babalarıyla beraber yaşıyorlar.
Translate from 土耳其语 to 中文

Dün gece beraber televizyon seyrettik.
Translate from 土耳其语 to 中文