"geldiler" içeren Türkçe örnek cümleler

geldiler kelimesini Türkçe bir cümlede nasıl kullanacağınızı öğrenin. 100'den fazla özenle seçilmiş örnek.

Mate'in Mac uygulamasını deneyin

Safari ve diğer macOS uygulamalarında tek tıklamayla çeviri yapın.

ücretsiz deneyin

Mate'in iOS uygulamasını deneyin

Safari, Mail, PDF'ler ve diğer uygulamalarda tek tıklamayla çeviri yapın.

Mate'in Chrome uzantısını deneyin

Tüm web siteleri ve Netflix altyazıları için çift tıklama çevirisi.

Ücretsiz edin

Mate uygulamalarını deneyin

Bilgisayarınızdaki Chrome'a (veya başka bir tarayıcıya) yükleyin ve interneti sanki yabancı dil yokmuş gibi okuyun.

Ücretsiz edin

İngiltere'den bir hafta önce geldiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Sonunda yüz yüze geldiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

İnsanlar onun tablolarını beğenmek için geldiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom ve Mary kendi sorunlarına olası bir çözüm ile geldiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Askerler eve geldiler ve aile kurdular.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bütün arkadaşlarım doğum günü partime geldiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bazıları arkadaşlarını karşılamak için geldiler ve diğerleri onlarınkini yolcu etmek için.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tony ve annesi çiftliğe geldiler ve çiftlik avlusunda yürüdüler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Onlar eve geldiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Onlar bize yardım etmek için geldiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Onlar hiç zamanında geldiler mi?
Translate from Türkçe to Türkçe

Onlar derhal bize yardım etmeye geldiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Onlar art arda geldiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Onlar derhal bizi kurtarmaya geldiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Çok sayıda arkadaş beni uğurlamaya geldiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yaralılar ambulansla geldiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Onlar art arda buraya geldiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

1847'nin Yazında geldiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Öğrenciler öğretmenlerine karşı geldiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Onların her ikisi de aynı anda geldiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Berlin'den İstanbul'a uçak ile geldiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Geri geldiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom'u görmezden geldiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Beni görmezden geldiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Onlar geldiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Onlar birlikte geldiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Onlar içeriye geldiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Onlar geri geldiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

İnsanlar fazla ve daha fazla portakal suyu içmek için geldiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom ve Mary birbirlerini sevmek için geldiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

20 kişiden fazla geldiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Onlar buraya nasıl geldiler?
Translate from Türkçe to Türkçe

Onlar geçen hafta geldiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Öncüler bir dizi engelin üstesinden geldiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Mary ve ailesi bizi uğurlamak için tren istasyonuna geldiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Oraya benden önce geldiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

"Geldiler!" "Tam zamanında!"
Translate from Türkçe to Türkçe

Okuldan eve az önce geldiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom ve Mary son tren için zamanında geldiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom ve Mary geldiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

İnsanlar birbiri ardına hayvanat bahçesindeki garip hayvanı görmeye geldiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Onlar yağmur yağmasına rağmen geldiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Geldiler mi?
Translate from Türkçe to Türkçe

Kıtalar yaklaşık 250 milyon yıl önce Pangea adında bir süper kıtayı oluşturmak için bir araya geldiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Göz göze geldiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Onlar buraya 1997 yılında geldiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Hem annem hem de babam beni uğurlamak için havaalanına geldiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Amerikan tarihindeki ilk göçmenler İngiltere ve Hollanda'dan geldiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Dün akşam yanıma geldiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Onlar Rusya'dan Kırım'a geldiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Çalgı seslerini duyup geldiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Onlar buraya 1997'de geldiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Arabayla geldiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bazı öğrenciler otobüsle geldiler, bazıları da yürüyerek.
Translate from Türkçe to Türkçe

Mary ve Tom tren istasyonunda bize el sallamak için geldiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Onlar bize bir öneriyle geldiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

İnsanlar ünlü orkestrayı dinlemek için konser salonun geldiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom ve Mary önce geldiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Onlar Cezayir'de buluştular ve Fransa'da tekrar bir araya geldiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Onlar buraya dün sağ salim geldiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Öncüleri bir takım engellerin üstesinden geldiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Onlar çanta ve bagajla geldiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Onlar 201 no'lu uçuşla geldiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Walt'ın komşuları Amerika'ya Kore'de yaşadıktan sonra geldiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom ve Mary daha geçen gün ziyarete geldiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Onu görmezden geldiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Onlar uygunsuz bir zamanda geldiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Onlar 17 numaralı karayolu ile geldiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Öğrencilerim olan bu kızlar beni görmeye geldiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Annem ve babam eve geri geldiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Onlar yağmura rağmen geldiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Onlar dağın eteğine geldiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Onlar uygunsuz bir vakitte geldiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

1848'de insanlar altın aramak için California'ya geldiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Onlar sinemadan birlikte geri geldiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Küçük çocuklar nereden geldiler?
Translate from Türkçe to Türkçe

Çocuklar yol boyunca farklı hayaletevlerden dehşet içinde koşarak geldiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tatoeba'ya eğlenmeye geldiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Eğlenmeye geldiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Geldiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yedi yıl önce İspanya'da bir araya geldiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Misafirler azar azar geldiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Jamal ve Sarah Kahire'ye geldiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Sadece beni görmezden geldiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Fadıl ve Leyla tekrar bir araya geldiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Fadıl ve Leyla birbirlerine bağımlı hale geldiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Fadıl ve Leyla arkadaş oldular sonra sevgili haline geldiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom ve Mary birbirlerine bağımlı hale geldiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom ve Mary birbirlerine muhtaç hale geldiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bize savaşmak için geldiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom ve Mary galip geldiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom ve Mary ayrılamaz hale geldiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Onlar yeni nesil bir bilgisayarla geldiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

İtfaiyeciler kurtarmaya geldiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Mülteciler hoş geldiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

İkizler nihayet 35 yaşındayken yeniden bir araya geldiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bu tek yumurta ikizleri, doğumda ayrıldılar ve 35 yıl sonra bir araya geldiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Leyla ve Sami bir alışveriş merkezinde bir araya geldiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Sami ve Leyla birbirlerine bağımlı hale geldiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Onlar oraya senden önce geldiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Onlar istasyona birkaç dakika arayla geldiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Ayrıca şu kelimelere de göz atın: seni, sevmiyorum, Okulu, Rap, sever, filmi, sevdim, Matematiği, Sigara, içmeyi.