Senin yanına oturabilir miyim?
Translate from Türkisch to Deutsch

Herkese karşı kaba davranamazsın ve sonsuza dek onun yanına kalacağını bekleyemezsin.
Translate from Türkisch to Deutsch

Köpek adamın yanına oturdu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Yanına bir şemsiye almadı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom, Mary'nin yanına oturdu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom otobüste Mary'nin yanına oturdu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom konserde Mary'nin yanına oturdu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom neredeyse yanına bir şemsiye almayı unutuyordu.
Translate from Türkisch to Deutsch

John'un yanına oturdum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom böyle bir şey yapamaz ve yanına kar kalmaz.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ben annemin yanına koştum.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, onun yanına oturdu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onun yanına oturdu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Şemsiyeni yanına al.
Translate from Türkisch to Deutsch

Arabamı kapının yanına park ettim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Biz masayı o pencerenin yanına koyduk.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, otobüste onun yanına oturdu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onun yanına oturdum.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, onun yanına oturdu ve sessizce dinledi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Gözleri kapalı olarak onun yanına oturdu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Buyur. Bunu yanına al. Faydalı olabilir.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, başka bir yerde olmayı dileyerek onun yanına oturdu
Translate from Türkisch to Deutsch

Yanına bir kazak al böylece üşütmezsin.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bu sabah yanına bir şemsiye almalısın.
Translate from Türkisch to Deutsch

Yağmur yağmaya başlar diye yanına bir şemsiye al.
Translate from Türkisch to Deutsch

O onun yanına diz çöktü ve onun adının ne olduğunu sordu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bu katlanan şemşiyeyi yanına al. Yararlı olabilir.
Translate from Türkisch to Deutsch

Herkes onun yanına oturmak istiyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

Lütfen masayı duvarın yanına koy.
Translate from Türkisch to Deutsch

Yanına bir fotoğraf makinesi almayı unutma.
Translate from Türkisch to Deutsch

O zaman yanına bir şey almadı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Yaptığı hileyi yanına kar bırakmamalısın.
Translate from Türkisch to Deutsch

Öldüğünde onu yanına alamazsın.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom şemsiyesini yanına almayı unuttu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Yanına bir şemsiye almayı unutma.
Translate from Türkisch to Deutsch

Yanına oturabilir miyim?
Translate from Türkisch to Deutsch

Islanıp üşütmek istemezsin, bu yüzden bu şemsiyeyi yanına al.
Translate from Türkisch to Deutsch

Shihai bir Çince kitabı alıp Wang öğretmenin yanına gitti ve sorular sordu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bunu Tom'un yanına bırakamazdım.
Translate from Türkisch to Deutsch

O gelmek istemiyorsa ben onun yanına giderim.
Translate from Türkisch to Deutsch

O neredeyse onun yanına giderim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onun yanına gitmek istiyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

İzni olmadan nasıl gidebilirim yanına?
Translate from Türkisch to Deutsch

Kim sevdiğinin yanına gitmek istemez?
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom pencerenin yanına oturdu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom kitap okurken pencerenin yanına oturdu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom babasının annesine yanına gömülmesini istiyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

O onun yanına bir sandalye çekti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom kanapede Mary'nin yanına oturdu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom kumlu plajda Mary'nin yanına oturdu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom kumun üstünde Mary'nin yanına oturdu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom iki kupa kahveyle mutfaktan döndü ve Mary'nin yanına oturdu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom yanına bir şemsiye almadı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom Mary'ye şemsiyesini yanına almasını tavsiye etti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom'un yanına gitmemizi ve ona partiye hazırlanması için yardım etmemizi öneriyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Mary dolaptan ütü masasını çıkardı ve onu açtı, pencerenin yanına yerleştirdi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Eğer üşüyorsan buraya gel ve ateşin yanına otur.
Translate from Türkisch to Deutsch

Eğer üşüyorsan buraya gel ve bilgisayarın yanına otur.
Translate from Türkisch to Deutsch

Eğer üşüyorsan, gel ateşin yanına otur ve kendini ısıt.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom bir şişe şarapla Mary'nin yanına gitti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bugün yanına bir şemsiye almalısın.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom kutuyu masasının yanına yere koydu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom bankta Mary'nin yanına oturdu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Abd dünyanın her yanına buğday ihraç eder.
Translate from Türkisch to Deutsch

Mary'nin yanına gelmeli miyim?
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom Mary'nin yanına oturmak istiyordu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Şemsiyeni yanına alman akıllıcaydı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Beni yanına almanı istiyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bunu yanına almanı istiyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom'un yanına oturdum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom'un yanına oturabilir miyim?
Translate from Türkisch to Deutsch

Yanına iki parça bagaj aldı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom bavulunu Mary'nin yanına koydu.
Translate from Türkisch to Deutsch

İkinci ayna kapının yanına asıldı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bak, gözaltında değilsem, o zaman beni arkadaşlarımın yanına geri götürmeni istiyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ona gideceksin, hatırını soracaksın, yanına oturacaksın.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom şemsiyesini yanına almadı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Yanına para al!
Translate from Türkisch to Deutsch

Yağmur ihtimaline karşı şemsiyeni yanına al.
Translate from Türkisch to Deutsch

Yağmur yağması ihtimaline karşı şemsiyeni yanına al.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom'u çocuklarımın yanına salma.
Translate from Türkisch to Deutsch

Senin yanına gelemem Tom.
Translate from Türkisch to Deutsch

Lütfen çöpünü yanına al ve onu özenli bir şekilde at.
Translate from Türkisch to Deutsch

Yanına gidip, onunla konuşmaya cesaret edebilir miydin?
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom'un yanına çömeldiler.
Translate from Türkisch to Deutsch

İşlenen günahlar kimsenin yanına kalmaz.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ateşin yanına gel.
Translate from Türkisch to Deutsch

Yanına bir şemsiye alsan iyi olur.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bugün yanına bir şemsiye alsan iyi olur.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom Mary'nin yanına oturdu ve foto albümünü açtı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Kimsenin ettiği kimsenin yanına kalmaz.
Translate from Türkisch to Deutsch

Öğretmen onun yok olduğunu göstermek için onun adının yanına bir işaret koydu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Yanına bir şemsiye almana gerek yoktu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Yağmur yağma ihtimaline karşı yanına bir şemsiye alsan iyi olur.
Translate from Türkisch to Deutsch

Yağmur gibi görünüyor. Yanına bir şemsiye alsan iyi olur.
Translate from Türkisch to Deutsch

Yerinde olsam onun yanına gitmem.
Translate from Türkisch to Deutsch

Sadece güvenli tarafta olmak için neden yanına bir şemsiye almıyorsun?
Translate from Türkisch to Deutsch

Onun giysileri odanın her yanına dağılmış ve şapkasını yatağın dibinde buldu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Kamerayı yanına almayı unutma.
Translate from Türkisch to Deutsch

Pencerenin yanında olan ön sırada Tom'un yanına oturmayı tercih ediyorum
Translate from Türkisch to Deutsch

Duvara yanına bir merdiven koy.
Translate from Türkisch to Deutsch