Türkisch Beispielsätze mit "yaşamayı"

Lernen Sie, wie man yaşamayı in einem Türkisch Satz verwendet. Über 100 handverlesene Beispiele.

Probieren Sie die Mate Mac-App aus

Übersetzen Sie in Safari und anderen macOS-Apps mit einem Klick.

kostenlos ausprobieren

Probieren Sie die Mate iOS-App aus

Übersetzen Sie in Safari, Mail, PDFs und anderen Apps mit einem Klick.

Probieren Sie die Mate Chrome-Erweiterung aus

Doppelklick-Übersetzung für alle Websites und Netflix-Untertitel.

Kostenlos ausprobieren

Probieren Sie Mate-Apps aus

Installieren Sie es in Chrome (oder einem anderen Browser) auf Ihrem Computer und lesen Sie das Internet, als gäbe es keine Fremdsprachen.

Kostenlos ausprobieren

Sizinle yaşamayı seviyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Litvanya'ya gitmeyi ve yaşamayı hayal ediyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Doğayla uyum içinde yaşamayı öğrenmeliyiz.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom bir yıldan daha fazla bir süre Boston'da yaşamayı planlıyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom Boston'da yaşamayı sevmiyordu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom Mary'nin Boston'da yaşamayı planlamadığını daha sonra öğrendi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom Boston'da yaşamayı seçti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom'un niçin kırsal alanda yaşamayı tercih ettiğini düşünüyorsun?
Translate from Türkisch to Deutsch

Onlar Boston'da yaşamayı planladıklarını duyurdular.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom tek başına yaşamayı sevdiğini söylüyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom sorunla yaşamayı öğrenmeye karar verdi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom kesinlikle bizimle yaşamayı bekleyemez.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom yanında Mary olmadan yaşamayı düşünemiyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom alışkın olduğu şekilde daha fazla yaşamayı göze alamaz.
Translate from Türkisch to Deutsch

Doktor Tom'a acıyla birlikte yaşamayı öğrenmek zorunda kalacağını söyledi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Nancy tek başına yurt dışında yaşamayı istemiyordu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Yoko artık yalnız yaşamayı imkansız buluyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom, annesi yerine babası ile yaşamayı seçti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom şehirde yaşamayı sevmiyordu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom köyde yaşamayı sevmiyordu.
Translate from Türkisch to Deutsch

O Tokyo'da yaşamayı seviyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onsuz yaşamayı öğrendim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ahşap bir evde yaşamayı tercih ederim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Burada yaşamayı seviyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Roma'da yaşamayı hep istemişimdir.
Translate from Türkisch to Deutsch

O kadar uzun yaşamayı beklemiyordu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tek başına yaşamayı nasıl buluyorsun?
Translate from Türkisch to Deutsch

Kırsalda yaşamayı sevmiyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onsuz yaşamayı düşünemiyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Böyle gürültülü bir yerde yaşamayı sevmiyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom kırsalda yaşamayı sevmiyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

Orada yaşamayı imkansız bulacaksın.
Translate from Türkisch to Deutsch

Kırsalda yalnız yaşamayı tercih ederim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Osaka yerine Tokyo'da yaşamayı seçti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bir otelde yaşamayı gerçekten ister misin?
Translate from Türkisch to Deutsch

Boston'da yaşamayı gerçekten ister misin?
Translate from Türkisch to Deutsch

Balık bu nehirde yaşamayı bıraktı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Kardeş gibi birlikte yaşamayı öğrenmeliyiz, yoksa aptal gibi birlikte yok olacağız.
Translate from Türkisch to Deutsch

Yaşamayı hak etmiyorsun.
Translate from Türkisch to Deutsch

Yaşamayı hak etmiyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom'la birlikte yaşamayı seviyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Her zaman Roma'da yaşamayı istedim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Yaşamayı sürdürmelisin.
Translate from Türkisch to Deutsch

Nerede yaşamayı planladığını bilmek istiyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom ve Mary herkese Boston'da yaşamayı planladıklarını söylediler.
Translate from Türkisch to Deutsch

Boston'da yaşamayı seviyor musun?
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom bana Boston'da yaşamayı sevdiğini söyledi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Elektriksiz bir dünyada yaşamayı hayal edemiyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Yaşamayı sürdürmek için tek yolumuz insani dayanışmadır.
Translate from Türkisch to Deutsch

Korkarım acıyla yaşamayı öğrenmen gerekecek.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bazı insanlar o anı yaşamayı tercih eder.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bu kentte yaşamayı planlıyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bu kadar harika bir kentte yaşamayı seviyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Yaşamayı sürdürüyoruz.
Translate from Türkisch to Deutsch

Sevgi, yaşamayı arzuladığını yaşamakta olanı bulursan yaşanacak bir haldir.
Translate from Türkisch to Deutsch

Boston'da yaşamayı tercih ederim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Sanırım burada yaşamayı seveceğim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Artık burada yaşamayı göze alamıyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Burada mı yoksa başka bir ülkede mi yaşamayı tercih edersin?
Translate from Türkisch to Deutsch

Ne zamana kadar burada yaşamayı planlıyorsun?
Translate from Türkisch to Deutsch

Onun bana yapmamı söylediği gibi yapmaktansa tek başıma yaşamayı tercih ederim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Elektriksiz yaşamayı hayal bile edemiyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Burada yaşamayı sevmiyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Her zaman yurt dışında yaşamayı hayal ettim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onlarla yaşamayı seviyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onunla yaşamayı seviyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Roma'da yaşamayı seviyor musun?
Translate from Türkisch to Deutsch

İnsanların birbirini sevdiği bir dünyada yaşamayı hayal ediyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Burada yaşamayı seveceksin.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom Boston'da yaşamayı seviyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom yalnız yaşamayı sevmiyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bununla yaşamayı öğrenmek zorundayım.
Translate from Türkisch to Deutsch

Doktor bana sadece acıyla yaşamayı öğrenmek zorunda olduğumu söyledi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom'un bodrumunda yaşamayı nasıl bitirdin?
Translate from Türkisch to Deutsch

Büyük bir şehirde yaşamaktansa küçük bir kasabada yaşamayı tercih ederim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Burada yaşamayı seviyor musun?
Translate from Türkisch to Deutsch

Ebeveynlerinle birlikte yaşamayı sevmiyorsun, değil mi?
Translate from Türkisch to Deutsch

Yaşamayı sürdürmek için onu her gün yapmak zorundayım.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onun yapmamı söylediğini yapmaktansa tek başıma yaşamayı tercih ederim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Yaşamayı hak etmiyorsunuz.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onunla yaşamayı öğrenmek zorundasın.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom tek başına yaşamayı umursamadı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Kırsalda yaşamayı şehirde yaşamaya tercih ediyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Son zamanlarda, birçok insan iyi yaşamayı zor buluyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

Doktor acı ile yaşamayı öğrenmem gerektiğini söyledi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Benim dışımda bir çadırda yaşamayı tercih eden tanıdığım tek kişisin.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom şehirde yaşamayı sevmiyordu ve büyüdüğü çiftliğe geri taşındı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Böyle yaşamayı hayal bile edemiyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom ve Mary hayatlarının geriye kalan kısmı boyunca birlikte yaşamayı planlıyorlar.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tek yaşamayı sevmiyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bazı insanlar daha alt düzey teknolojinin kullanıldığı bir toplumda yaşamayı hayal ederler. At arabası da teknoloji ürünüdür.
Translate from Türkisch to Deutsch

Çadırda yaşamayı severim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom Boston'da yaşamayı sevecek.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom burada yaşamayı sevecek.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom acıyla yaşamayı öğrenmek zorunda kalacak.
Translate from Türkisch to Deutsch

Marika'nın Cezayirde yaşamayı kabul etmek için hazır olduğunu düşünüyor musun?
Translate from Türkisch to Deutsch

Dan sonsuza dek Londra'da yaşamayı düşünüyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ben yalnız yaşamayı tercih ederim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Benim Boston'da yaşamayı Chicago'da yaşamaya tercih edeceğimi gerçekten düşünüyor musun?
Translate from Türkisch to Deutsch

Şu andan itibaren üç yıl boyunca nerede yaşamayı istersin?
Translate from Türkisch to Deutsch

Büyük bir şehirde yaşamayı isterim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Sehen Sie sich auch die folgenden Wörter an: yağıyordu, Hiçbir, olmadığı, görünüyordu, Okula, Arkadaşım, öğreniyor, Karaoke, barda, soju.