Bana biraz para vermeyecek misin?
Translate from Türkisch to Deutsch

Sana olan aşkım sana her şeyi söylememe izin vermeyecek. Bazı şeyler söylenmemiş olarak bırakılsa iyi olur.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom'un sohbet odalarında gerçek ismini vermeyecek kadar aklı var.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onlar bizim bahçeye girmemize izin vermeyecek.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ona ödünç para vermeyecek kadar akıllıyım.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ona ödünç para vermeyecek kadar mantıklıyım.
Translate from Türkisch to Deutsch

Sana ödünç para vermeyecek kadar aklı başında.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ona karşılık vermeyecek kadar akıllıdır.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom niçin cevap vermeyecek?
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom ona izin vermeyecek.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom yanıt vermeyecek.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom cevap vermeyecek.
Translate from Türkisch to Deutsch

Kımıldama. Bu zarar vermeyecek.
Translate from Türkisch to Deutsch

Müze görevlilerine göre ETA gelecekte müzeye zarar vermeyecek.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom hiçbir zaman tek başına Boston'a gitmene izin vermeyecek.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom asla gitmeme izin vermeyecek.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom gitmemize izin vermeyecek.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom onsuz oraya gitmemize izin vermeyecek.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bu kimsenin cevap vermeyecek gibi göründüğü bir soru.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom aramalarıma cevap vermeyecek.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom Mary'ye bir şans vermeyecek.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ebeveynlerin gitmene izin vermeyecek.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom evde kimsenin kalmasına izin vermeyecek.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom Mary'nin onu yapmasına izin vermeyecek.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom Mary'nin içeri girmesine izin vermeyecek.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bana bir öpücük vermeyecek misin?
Translate from Türkisch to Deutsch

Annem bir tane almama izin vermeyecek.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom'a yardım etmeye çalışıyorum ama bana izin vermeyecek.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom bir motosiklet almama izin vermeyecek.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom onun yapmak istediği hiçbir şeyi Mary'nin yapmasına izin vermeyecek.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom bana Mary'ye yakın bir yere gitmeme izin vermeyecek.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom asla onu unutmama izin vermeyecek.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bütçemiz böyle bir lükse izin vermeyecek.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom onları görmeme izin vermeyecek.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onlar seni görmeme izin vermeyecek.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onlar onu görmeme izin vermeyecek.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom onu yapmamıza izin vermeyecek.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom oraya gitmene izin vermeyecek.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom onu yapmana izin vermeyecek.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom Mary ile Boston'a gitmene asla izin vermeyecek.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom gitmene izin vermeyecek.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom başka hiç kimseye zarar vermeyecek.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom hiç kimseye zarar vermeyecek.
Translate from Türkisch to Deutsch

Babam kız kardeşimin Boston'a gitmesine izin vermeyecek.
Translate from Türkisch to Deutsch

Babam Boston'a gitmeme izin vermeyecek.
Translate from Türkisch to Deutsch

Pekala, Tom'a veda öpücüğü vermeyecek misin?
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom ödemene izin vermeyecek.
Translate from Türkisch to Deutsch

Peki, telefonuna cevap vermeyecek misin?
Translate from Türkisch to Deutsch

Babam Tom'la çıkmama izin vermeyecek.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onlar gitmene izin vermeyecek.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom Mary'nin John'la partiye gitmesine izin vermeyecek.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onlar Tom'u görmeme izin vermeyecek.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom ona yardım etmemize izin vermeyecek.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom onun olmasına izin vermeyecek.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, hiç kimsenin sandalyesinde oturmasına izin vermeyecek.
Translate from Türkisch to Deutsch

Seninle evlenmek istiyorum ama ailem bana izin vermeyecek.
Translate from Türkisch to Deutsch

O seni sormama izin vermeyecek.
Translate from Türkisch to Deutsch

Kocam bir işe girmeme izin vermeyecek.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ona boş yere sorma, cevap vermeyecek.
Translate from Türkisch to Deutsch

Mektubu okumama izin vermeyecek.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom Mary'nin gitmesine izin vermeyecek.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom sana istediğini vermeyecek.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom birinin Mary'ye yardım etmesine izin vermeyecek.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom ona yardım etmeme izin vermeyecek.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom neden arabasını kullanmana izin vermeyecek?
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom asla gitmene izin vermeyecek.
Translate from Türkisch to Deutsch

Köpek size zarar vermeyecek.
Translate from Türkisch to Deutsch

Kimse sana zarar vermeyecek.
Translate from Türkisch to Deutsch

Neden Tom çocuklarının bizimle kampa gitmesine izin vermeyecek?
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom'un ebeveynleri onun okul gecelerinde Mary ile dışarı çıkmasına izin vermeyecek.
Translate from Türkisch to Deutsch

O terk etmene izin vermeyecek.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom kendine tekrar zarar vermeyecek.
Translate from Türkisch to Deutsch

Babam onunla evlenmeme izin vermeyecek.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom, Mary'nin ona gitmesine izin vermeyecek.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom Mary'nin seninle konuşmasına asla izin vermeyecek.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom bir motosiklet satın almak istiyor, ama anne ve babası ona izin vermeyecek.
Translate from Türkisch to Deutsch

Hiç kimse bana para vermeyecek.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom neden Mary'nin sorularına cevap vermeyecek?
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom onların girmesine izin vermeyecek.
Translate from Türkisch to Deutsch

O günden sonra, o bana asla selam vermeyecek.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom senin oraya tek başına gitmene izin vermeyecek.
Translate from Türkisch to Deutsch

O bize yeterli zaman vermeyecek.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onlar sana bir şey vermeyecek.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom sana herhangi bir şey olmasına izin vermeyecek.
Translate from Türkisch to Deutsch

Neden kimse benim sorulardan birine cevap vermeyecek?
Translate from Türkisch to Deutsch

O sana zarar vermeyecek.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bana bir yer vermeyecek misin?
Translate from Türkisch to Deutsch

Onlar içeri girmene izin vermeyecek.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom içeri girmemize izin vermeyecek.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom içeri girmeme izin vermeyecek.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom evinde köpeklere izin vermeyecek.
Translate from Türkisch to Deutsch

Beth o çok kirli olduğu için Chris'in kendini öpmesine izin vermeyecek.
Translate from Türkisch to Deutsch

Beth, o son derece kirli olduğu için Chris'in kendisini öpmesine izin vermeyecek.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onlar içeri girmene izin vermeyecek, Tom.
Translate from Türkisch to Deutsch

Babam onu yapmama izin vermeyecek.
Translate from Türkisch to Deutsch

Babam buna izin vermeyecek.
Translate from Türkisch to Deutsch

Anne, Tom benim oyuncağımı geri vermeyecek!
Translate from Türkisch to Deutsch

Negatif bir zihin size asla olumlu bir hayat vermeyecek.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bu dükkan artık müşterilere naylon torba vermeyecek.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom yakalanmasına izin vermeyecek.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ebeveynlerim çıkmama izin vermeyecek.
Translate from Türkisch to Deutsch