Delil bizi onun masumluğuna ikna etti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Kanıt bizi onun masumluğuna ikna etti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onu ikna etmeye çalışmanın faydası olmadığını düşünüyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Sanırım onu ikna etmeye çalışmanın bir faydası yok.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, onu istediğini yaptırmaya ikna edeceğini sanıyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ray, Gary'nin hikayesini desteklemek istiyordu fakat polisler onların ikisininde gerçeği söylediklerine ikna olmamışlardı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Sam'i sadece başarısız olacak planından vazgeçmesi için ikna etmeye çalıştım,
Translate from Türkisch to Deutsch

Onu partiye gitmeye ikna ettim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onu ikna etmeye çalışmanın bir anlamı yok.
Translate from Türkisch to Deutsch

Eğer yapmadığım bir şey için ailem beni cezalandırdıysa , onlara doğruları söylerdim ve benim masumiyetle ilgili onları ikna etmeye çalışırdım.
Translate from Türkisch to Deutsch

Satış elemanı elbiseyi alması için onu ikna etti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onu benim düşünce tarzıma ikna edebildim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ben haklı olduğuma ikna oldum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ben sigarayı bırakmak için ikna edildim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ben, bir doktorla görüşmesi için onu ikna ettim.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, Fransa'da bir tatil yapmak için kocasını ikna etti.
Translate from Türkisch to Deutsch

İlk başta, onların hepsi onun masum olduğuna ikna oldular.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ben onu bir daha sigara içmemesi için boş yere ikna etmeye çalıştım.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, Tom'la evlenmemesi için kızını ikna etti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Gerçeğe uygun konuşma şık değil, ve şık konuşma gerçeğe uygun değildir. İyi sözler ikna edici değil, ve ikna edici sözler iyi değildir.Bilgili olanlar çok değil, ve çok olanlar bilgili değildir.
Translate from Türkisch to Deutsch

Gerçeğe uygun konuşma şık değil, ve şık konuşma gerçeğe uygun değildir. İyi sözler ikna edici değil, ve ikna edici sözler iyi değildir.Bilgili olanlar çok değil, ve çok olanlar bilgili değildir.
Translate from Türkisch to Deutsch

Okul müdürü onun dürüstlüğü konusunda beni ikna etti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Avukat müvekkili adına ikna edici bir şekilde konuştu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom Mary'yi John'un partisine gitmesi için ikna etmeye çalıştı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom, John'un masum olduğu konusunda Mary'yi ikna etti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom onu onunla birlikte sinemaya gitmesi için ikna etti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom, mağaza müdürünü parasını ona geri vermesi için ikna etti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom'u Fransızca çalışmaya ikna etmeye çalışmak için daha fazla zaman harcamak istemedim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom Mary'yi onunla birlikte kiliseye gitmek için ikna etmeye çalıştı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Eğer Tom'u ikna edebilecek biri varsa, o Mary olur.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onunla evlenmek isteyen öncelikle onun babasını ikna etmelidir.
Translate from Türkisch to Deutsch

Senin önerini kabul etmesi için Tom Mary'yi ikna etmeye çalışacak.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom Mary'yi işi alması konusunda ikna etti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom Mary'nin masum olduğunu ikna etme girişiminde bulunmadı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom Mary'yi hastaneye gitmesi için ikna etmenin zor olacağını biliyordu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom Mary'nin araba süremeyecek kadar yaşlı olduğuna ikna etmenin zor olacağını biliyordu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom Mary'nin taşınmasına yardım etmeye ikna edildi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom ikna olmuş görünmüyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom Mary'yi kalması için ikna edemedi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom sınıf arkadaşlarını dansı erteleme hakkındaki fikirlerini değiştirmeleri için ikna edemedi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom Mary'yi bungee jumping yapması için muhtemelen ikna edemedi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom kesinlikle ikna edici biçimde konuşuyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom biraz zayıflamam konusunda kesinlikle beni ikna etti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom'un Mary'yi çamaşırlarını onun için yıkaması konusunda ikna edebilmesi mümkündür.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom'u bizimle gelmesi için ikna etmek gerçekte imkansız olurdu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Mary'yi gitmeye ikna etmek kolay olmayacak.
Translate from Türkisch to Deutsch

Sanırım sonunda Tom Mary'yi yeni bir motosiklet almaya izin vermeye ikna edecek.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom'u doğru şeyi yapması için ikna etmek zordu.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, fikrini değiştirmek için ikna edildi
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom'un İngilizcesi zaman zaman oldukça iyi görünsede, o sınırlarını biliyor gibi görünmüyor ve o bir hata yaptığında onu hatalı olduğuna ikna etmek imkansızdır.
Translate from Türkisch to Deutsch

Jack'i ikna etmek zordur.
Translate from Türkisch to Deutsch

John'u ikna etmek zordur.
Translate from Türkisch to Deutsch

Yoko'yu sigarayı bırakması için ikna ettim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Biz, bize katılması için Jim'i ikna etmeye çalıştık.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom'un hatalı olduğuna asla ikna edemeyeceğimize inanmaya başlıyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom ikna edilebilir.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom'un kesinlikle çocukları ikna etme kabiliyeti vardır.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom fareyi bir parça ekmek ile duvardaki deliğin dışına çıkması için ikna etti.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, kızını Tom'la evlenmemesi için ikna etti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom bunun kendi hatası olmadığı konusunda Mary'yi ikna etti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom Mary'yi hatalı olduğu konusunda ikna etti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom soğuk suya atlamak için kendini ikna edemedi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom tetiği çekmek için kendini ikna edemedi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom Mary'yi azarlamak için kendini ikna edemedi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom Mary'yi hata yaptığına ikna edemedi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom beni ona ikna etti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Biz onu ikna etmeye çalıştık.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, onu ikna etmeye çalıştı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onu gitmemesi için ikna ettik.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onu onu yapması için ikna etti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom Mary'yi ikna etmeye çalıştı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom, Mary'yi ikna edemedi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom gitmemesi için Mary'yi ikna etti.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, kendisiyle evlenmesi için onu ikna etti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onu ikna etmek için elinden geleni yaptı.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, onu ikna etmek için elinden geleni yaptı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Partiye gitmesi için onu ikna ettim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onun açıklaması ile ikna edildim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onun suçlu olduğuna ikna edildim.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, babasını ikna etme girişiminde bulundu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onu eve gitmesi için ikna edemedi.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, işini bırakma konusunda onu ikna etti.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, onu yeni bir ev alması için ikna etti.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, onu rüşvet almaya ikna etti.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, onu konsere gitmeye ikna etti.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, onunla gitmesi için onu ikna etmeye çalıştı.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, onu bir ata binmeye ikna edemedi.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, onu bir konuşma yapması için ikna edemedi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bir kredi istemesi için onu ikna edemedim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Rüşveti kabul etmesi için onu ikna edemedi.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, onu ona elmas bir yüzük alması için ikna etti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bu geziyi iptal etmesi için onu ikna etmek zordur.
Translate from Türkisch to Deutsch

Kendisine yeni bir araba satın alması için onu ikna edemedi.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, onu toplantıya katılması için ikna etmeye çalıştı.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, onu bir boykot düzenlemesi için ikna etmeye çalıştı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom Mary'yi hatalı olduğuna ikna etti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Kızımın sınavı geçeceğine ikna oldum.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, onu onun için bir şarkı yazmaya ikna edemedi.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, teklifi reddetmemesi için onu ikna etmeye çalıştı.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, onu kişisel bir çeki kabul etmesi için ikna edemedi.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, onu, ona inci bir gerdanlık alması için ikna etmeye çalıştı.
Translate from Türkisch to Deutsch