Polis seni içeriye atacak.
Translate from Türkisch to Deutsch

Önde gelen bir uzman resmi tasdik etmek için içeriye getirildi.
Translate from Türkisch to Deutsch

O içeriye girer girmez düştü.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom içeriye temiz hava girdirmek için pencereyi birazcık açtı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom az önce içeriye gelen adama baktı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom içeriye arka kapıdan geldi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Niçin içeriye gelmiyorsun?
Translate from Türkisch to Deutsch

Bu bilet içeriye iki kişi aldırır.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, pencereden içeriye girdi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bir fincan kahve için onu içeriye davet etti.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, kapıda içeriye baktı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom içeriye girdi ve Mary için etrafına bakındı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Önce Tom içeriye girdi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onu içeriye götüreceğim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom az önce içeriye girdi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tekrar içeriye giriyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Sadece içeriye yürümeliydim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bu lokantada pilav olup olmadığını merak ederek içeriye girdim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Niçin içeriye girmiyoruz?
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom içeriye gidiyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom içeriye geliyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom içeriye gitti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Burada içeriye gelme.
Translate from Türkisch to Deutsch

Lütfen içeriye gel.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onlar içeriye geldiler.
Translate from Türkisch to Deutsch

Biz içeriye geliyoruz.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom içeriye girdi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom içeriye koştu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom içeriye dikkatle baktı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom içeriye baktı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom içeriye geldi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom'u içeriye gönder.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom içeriye geri döndü.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom paltosunu almak için içeriye girdi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Hırsız kırık bir pencereden içeriye girdi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Sadece bir kez içeriye girdim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ya dışarıya çık ya da içeriye gir.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom kapı camını kırdı, içeriye girdi, kapının kilidini açtı ve arabaya bindi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom banyo penceresinden içeriye girdi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom kapıyı açtı ve içeriye baktı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom tekrar kapıdan içeriye yürüdü.
Translate from Türkisch to Deutsch

Mary içeriye girdiğinde, Tom gazete okuyordu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Trompetler ses çıkardığında, ordu bağırdı ve trompet sesinde, adamlar yüksek sesle bağırdığında, duvar çöktü; bu yüzden herkes doğruca içeriye hücum etti ve şehri aldılar.Şehri LORD'a verdiler ve kılıçla onun içinde yaşayan her şeyi yok ettiler-erkekler, kadınlar, gençler ve yaşlılar, sığırlar, koyunlar ve eşekler.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom kapıyı açtı ve içeriye adım attı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onu içeriye sokmamak için, ihtiyati tedbirler almak zorunda kaldım.
Translate from Türkisch to Deutsch

Mary, içeriye aldığın kadın kim biliyor musun?
Translate from Türkisch to Deutsch

Hiçbir şekilde içeriye girme ihtimalin yok.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom kapıyı açtı ve içeriye girdi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom pencereyi açmamı istiyor, bu yüzden o içeriye tırmanabilir.
Translate from Türkisch to Deutsch

İstersen içeriye girebilirsin.
Translate from Türkisch to Deutsch

Basın içeriye giremez.
Translate from Türkisch to Deutsch

O uyuklarken biri zorla içeriye girdi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bunu benim için içeriye götürebileceğini düşünüyor musun?
Translate from Türkisch to Deutsch

Lütfen içeriye geri gidin.
Translate from Türkisch to Deutsch

Sizden biri içeriye gelsin ve sizden biri dışarıda beklesin.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onların içeriye girdiğini gördüm.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onun içeriye girdiğini gördüm.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom açık kapıyı itip içeriye baktı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom kapıdan içeriye girer girmez Mary şikayet etmeye başladı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom kapı aralığından içeriye doğru yürüdü.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom gizlice içeriye baktı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onlar içeriye giremezler.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom hâlâ içeriye girmeye çalışıyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom sadece kapıdan içeriye girdi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ve sonra Tom içeriye geldi ve ağladığımı gördü.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tam biz kapatırken üç müşteri içeriye girdi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom Mary'nin içeriye girdiğini ve odanın arka tarafında oturduğunu gördü.
Translate from Türkisch to Deutsch

İyi haber içeriye ücretsiz girebileceğimiz.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom içeriye biraz temiz hava girmesi için kapıyı biraz açtı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Lütfen içeriye geri gel.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onları içeriye almayacağım.
Translate from Türkisch to Deutsch

Kız kardeşim yüzme için içeriye girerken ben tenis için içeriye girerim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Kız kardeşim yüzme için içeriye girerken ben tenis için içeriye girerim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Hoca içeriye girince konuşmayı kesin.
Translate from Türkisch to Deutsch

Fransızlar ve İngilizler içki içmeyi severler ama birincisi kırmızı şarap için içeriye girerken ikincisi birayı tercih eder.
Translate from Türkisch to Deutsch

Kapıyı açtı ve genç çiftçiyi içeriye davet etti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Sadece içeriye girelim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom beni içeriye davet etti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Merhaba, Tom, içeriye gel.
Translate from Türkisch to Deutsch

Çatı içeriye yağmur sızdırıyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

Lütfen içeriye biraz temiz hava girmesine izin ver.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom'un kiminle içeriye girdiğini fark etmedim bile.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom nasıl içeriye girecek?
Translate from Türkisch to Deutsch

Onu içeriye alalım.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom içeriye yiyecek taşıyarak girdi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom bu akşam 2.30'a kadar içeriye giremedi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ben kahve içmek için içeriye gelirim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Yağmur yağmadan önce onu içeriye geri getirdiğinden emin ol.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ben pencereden içeriye girdim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom'un içeriye girmediğini umalım.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onların hepsi içeriye girdi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onların içeriye gelmesini isteyebilir misin?
Translate from Türkisch to Deutsch

Onun içeriye gelmesini isteyebilir misin?
Translate from Türkisch to Deutsch

Ben şimdi içeriye giriyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

O gezegen içeriye patladı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ondan önce içeriye girebilir miyim?
Translate from Türkisch to Deutsch

Mafya rakip gangsteri öldürmek için kendi planları üzerinde onu içeriye aldı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bu benim odam. Sadece böyle içeriye dalamazsın.
Translate from Türkisch to Deutsch

Yağmur yağmaya başladığında, o, oğlunun çamaşırı içeriye almasını söyledi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bir filin dişleri içeriye çekilemez.
Translate from Türkisch to Deutsch

Kapı açıktı, bu yüzden doğru içeriye geldik.
Translate from Türkisch to Deutsch