Lernen Sie, wie man havada in einem Türkisch Satz verwendet. Über 100 handverlesene Beispiele.
Übersetzen Sie in Safari und anderen macOS-Apps mit einem Klick.
Übersetzen Sie in Safari, Mail, PDFs und anderen Apps mit einem Klick.
Doppelklick-Übersetzung für alle Websites und Netflix-Untertitel.
Kostenlos ausprobierenInstallieren Sie es in Chrome (oder einem anderen Browser) auf Ihrem Computer und lesen Sie das Internet, als gäbe es keine Fremdsprachen.
Kostenlos ausprobieren
Havada uçan bir kuş sürüsü gördüm.
Translate from Türkisch to Deutsch
Bizim açık havada bir partimiz vardı.
Translate from Türkisch to Deutsch
Balon havada süzülüyordu.
Translate from Türkisch to Deutsch
Havada ani bir değişiklik vardı.
Translate from Türkisch to Deutsch
Havada beklenen değişikliklikten pikniğimizi erteledik.
Translate from Türkisch to Deutsch
Bir devekuşu havada uçmaz.
Translate from Türkisch to Deutsch
Onun bu fırtınalı havada dışarı çıkması için deli olması gerekir.
Translate from Türkisch to Deutsch
Bu havada dışarıya gitmektense evde kalmayı tercih ederim.
Translate from Türkisch to Deutsch
Onun bu havada gelmesi hakkında bazı şüphelerim var.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom bu havada dışarı çıkmayı düşünemeyeceğini söylüyor.
Translate from Türkisch to Deutsch
Köpek eti havada kaptı.
Translate from Türkisch to Deutsch
Kuşlar havada uçuyorlar.
Translate from Türkisch to Deutsch
Duman havada yükseliyor.
Translate from Türkisch to Deutsch
Havada bir uçak uçuyor.
Translate from Türkisch to Deutsch
Açık havada egzersiz yapın.
Translate from Türkisch to Deutsch
Aklı bir karış havada.
Translate from Türkisch to Deutsch
Top havada uçtu.
Translate from Türkisch to Deutsch
Gölet sıcak havada kurudu.
Translate from Türkisch to Deutsch
Günü açık havada geçirdik.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom açık havada olmaktan hoşlanıyor gibi görünüyor.
Translate from Türkisch to Deutsch
Açık havada iyi zaman geçirdik.
Translate from Türkisch to Deutsch
Helikopter havada uçuyordu.
Translate from Türkisch to Deutsch
Süt sıcak havada çabuk bozulur.
Translate from Türkisch to Deutsch
Birkaç kuş havada uçuyordu.
Translate from Türkisch to Deutsch
Bir kartal havada yüksekte süzülüyordu.
Translate from Türkisch to Deutsch
Bu havada dışarı çıkmayı hayal bile edemiyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom her türlü havada koşmaya gider.
Translate from Türkisch to Deutsch
Bu havada dışarı çıkacak kadar aptalsın.
Translate from Türkisch to Deutsch
Bu soğuk havada dışarı çıkmasan iyi olur.
Translate from Türkisch to Deutsch
Bu berbat havada dışarı çıkmasan iyi olur.
Translate from Türkisch to Deutsch
Kötü bir havada dağa tırmanmak tehlikelidir.
Translate from Türkisch to Deutsch
Açık havada adayı buradan görebiliriz.
Translate from Türkisch to Deutsch
Havada ilkbahar çiçeklerinin kokusu vardı.
Translate from Türkisch to Deutsch
Havada uçan bir helikopter gördüm.
Translate from Türkisch to Deutsch
Bence fırtınalı bir havada dağa tırmanmak tehlikelidir.
Translate from Türkisch to Deutsch
Böyle bir havada ofiste olmak tam bir işkence.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom elleri havada evden çıktı.
Translate from Türkisch to Deutsch
Havada bir şey vardı.
Translate from Türkisch to Deutsch
Hokabaz havada on portakalı tutarak kalabalığı büyüledi.
Translate from Türkisch to Deutsch
Hiroşima'nın bombası havada infilak etti.
Translate from Türkisch to Deutsch
Yangından sonra, duman kokusu günlerce havada kaldı.
Translate from Türkisch to Deutsch
Rakamlar havada uçuşuyordu.
Translate from Türkisch to Deutsch
Su sıcak havada daha hızlı buharlaşır.
Translate from Türkisch to Deutsch
Uçaklar bu havada uçamaz.
Translate from Türkisch to Deutsch
Yiyecekler sıcak havada hızlıca bozulur.
Translate from Türkisch to Deutsch
Bu sıcak havada dışarıya gitmektense evde kalmayı tercih ederim.
Translate from Türkisch to Deutsch
Annem bana böyle kötü bir havada dışarı çıkmasam iyi olacağını söyledi.
Translate from Türkisch to Deutsch
Bir kuş kanatlarını oynatmadan havada süzülebilir.
Translate from Türkisch to Deutsch
Fikirler kimseye ait değildir, onlar havada yüzerler.
Translate from Türkisch to Deutsch
Böyle bir havada dışarı çıkarsan donma riski geçirirsin.
Translate from Türkisch to Deutsch
Yapay göl sıcak havada kurudu.
Translate from Türkisch to Deutsch
Bir arı sürüsü havada vızıldıyordu.
Translate from Türkisch to Deutsch
Açık havada, Estonya kıyısı Helsinki'den görülebilir.
Translate from Türkisch to Deutsch
Oh, güneşli havada yağan yağmur var.
Translate from Türkisch to Deutsch
Sihirbaz genç kadını havada uçurdu.
Translate from Türkisch to Deutsch
Böyle bir havada gerçekten dışarı çıkman gerekiyor mu?
Translate from Türkisch to Deutsch
Hiç kimse bu tür havada dışarı gitmez.
Translate from Türkisch to Deutsch
Bu tür havada dışarı çıkmak istemiyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch
Kuşlar havada uçarlar.
Translate from Türkisch to Deutsch
Bir keskin kenevir kokusu havada yayılıyordu.
Translate from Türkisch to Deutsch
Bu havada dışarı çıkmayıp evde oturmak en doğrusu.
Translate from Türkisch to Deutsch
Böyle bir havada en iyisi evde kalıp dışarı çıkmamak.
Translate from Türkisch to Deutsch
Genelde çocuklar açık havada oynamayı sever.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom böyle kötü bir havada balık tutmaya gitmemesi için balıkçıyı umutsuzca uyardı.
Translate from Türkisch to Deutsch
Bu havada dışarı çıkmak çılgınlık.
Translate from Türkisch to Deutsch
Havada uçan bir kuşu vurmak zordur.
Translate from Türkisch to Deutsch
Gençken açık havada olmayı severdim.
Translate from Türkisch to Deutsch
O, elleri havada olarak ahırdan dışarı çıktı.
Translate from Türkisch to Deutsch
Birkaç kırlangıç havada uçuyor.
Translate from Türkisch to Deutsch
Düzenli olarak açık havada çalışan kişiler uykusuzluk sıkıntısı çekmezler.
Translate from Türkisch to Deutsch
Havada heyecan var.
Translate from Türkisch to Deutsch
O, soğuk havada soludu.
Translate from Türkisch to Deutsch
Havada aşk kokusu var.
Translate from Türkisch to Deutsch
Büyücü kızı ince havada yüzdürdü.
Translate from Türkisch to Deutsch
Evet, bu doğru. Havada çok nem var.
Translate from Türkisch to Deutsch
Fikirlerin gerçekten yerde bir evi yok, onlar insanlar arasında havada yüzer.
Translate from Türkisch to Deutsch
Sandalye çok yüksekti ve kendimi havada asılı bacaklarım ile buldum.
Translate from Türkisch to Deutsch
Birkaç saniye önce ben açık havada ve parlak gün ışığındaydım ve şimdi gözlerim bu karanlıkta bana hizmet etmeyi reddediyor.
Translate from Türkisch to Deutsch
Top havada yüksek sıçradı.
Translate from Türkisch to Deutsch
Havada rahatsız edici bir koku var.
Translate from Türkisch to Deutsch
Havada iğrenç bir koku var.
Translate from Türkisch to Deutsch
Evet, havada çok nem var.
Translate from Türkisch to Deutsch
Bumerang havada ıslık çalarak fırlatıldı.
Translate from Türkisch to Deutsch
Oda havada yüzen toz zerrelerinin dışında boş.
Translate from Türkisch to Deutsch
Açık havada üç saat geçirdik.
Translate from Türkisch to Deutsch
Yapraklar havada fırıl fırıl dönüyordu.
Translate from Türkisch to Deutsch
Havada bahar hissediyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch
Sihirbaz sihirli değneğini salladı ve ince havada kayboldu.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tarlakuşları havada ötüyor.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom her şeyi dışarıda açık havada istiyor.
Translate from Türkisch to Deutsch
Kötü havada, kolayca soğuk algınlığına yakalanılabilir.
Translate from Türkisch to Deutsch
Açık bir havada birisi buradan Fuji Dağını görebilir.
Translate from Türkisch to Deutsch
Yiyecek sıcak havada çabuk bozulur.
Translate from Türkisch to Deutsch
Bir bardak soğuk su sıcak havada çok ferahlatıcıdır.
Translate from Türkisch to Deutsch
Soğuk havada dışarıya nefes verdiğinde nefesini görebilirsin.
Translate from Türkisch to Deutsch
Sıcak havada, su hızla buharlaşır.
Translate from Türkisch to Deutsch
Böyle havada eski ceketimi giyerim.
Translate from Türkisch to Deutsch
Parmaklarıyla havada görünmez semboller çizdi.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom açık havada olmayı sevdi.
Translate from Türkisch to Deutsch
İstasyona yürümek için kötü havada dışarıda bulunduk.
Translate from Türkisch to Deutsch
Biz açık havada yıldızların altında uyuduk.
Translate from Türkisch to Deutsch