Lernen Sie, wie man erken in einem Türkisch Satz verwendet. Über 100 handverlesene Beispiele.
Übersetzen Sie in Safari und anderen macOS-Apps mit einem Klick.
Übersetzen Sie in Safari, Mail, PDFs und anderen Apps mit einem Klick.
Doppelklick-Übersetzung für alle Websites und Netflix-Untertitel.
Kostenlos ausprobierenInstallieren Sie es in Chrome (oder einem anderen Browser) auf Ihrem Computer und lesen Sie das Internet, als gäbe es keine Fremdsprachen.
Kostenlos ausprobieren
Erken Ortaçağ cam üretimi Roma cam teknolojisinin bir devamı mıdır?
Translate from Türkisch to Deutsch
Ben gerçekten yorgunum ve erken uyumak istiyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch
Anne her zaman sabahları erken kalkar.
Translate from Türkisch to Deutsch
Erken kalkmak istemedim.
Translate from Türkisch to Deutsch
Üzgünüm, mektubuna daha erken cevap vermedim.
Translate from Türkisch to Deutsch
Bill çok erken kalktı ve ilk treni yakaladı.
Translate from Türkisch to Deutsch
Buraya neden bu kadar erken geldin?
Translate from Türkisch to Deutsch
Onun erken kalkacağına inanıyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch
Erken kalkmaya alışkınım.
Translate from Türkisch to Deutsch
Erken kalkmak onun alışkanlığıydı.
Translate from Türkisch to Deutsch
Şimdi bundan bahsetmek hala çok erken.
Translate from Türkisch to Deutsch
İlkbaharda herkes erken kalkar.
Translate from Türkisch to Deutsch
O kadar erken kalkamazlar.
Translate from Türkisch to Deutsch
Niçin çok daha erken söylemedin?
Translate from Türkisch to Deutsch
Erken bir başlangıcı tavsiye etti.
Translate from Türkisch to Deutsch
Sabah erken kalkmak sağlığın için faydalıdır.
Translate from Türkisch to Deutsch
Annem asla erken kalkmaz.
Translate from Türkisch to Deutsch
Genellikle o erken kalkar.
Translate from Türkisch to Deutsch
Jane erken evlendi.
Translate from Türkisch to Deutsch
Onlar bu evde erken kalkarlar.
Translate from Türkisch to Deutsch
Müşterimiz yoktu, bu yüzden mağazayı erken kapattık.
Translate from Türkisch to Deutsch
O, erken kalkmaz.
Translate from Türkisch to Deutsch
Niçin bu kadar erken kalktın?
Translate from Türkisch to Deutsch
Kalkmak için çok erken.
Translate from Türkisch to Deutsch
Biz erken bir öğle yemeği yedik.
Translate from Türkisch to Deutsch
Güneş sabah erken doğar.
Translate from Türkisch to Deutsch
Ne kadar erken yaparsan, o kadar iyi.
Translate from Türkisch to Deutsch
Ne kadar erken başlarsak, o kadar erken bitiririz.
Translate from Türkisch to Deutsch
Ne kadar erken başlarsak, o kadar erken bitiririz.
Translate from Türkisch to Deutsch
Erken ilkbahardı, bu yüzden çok sayıda müşteri yoktu.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom, Mary kadar erken kalkmaz.
Translate from Türkisch to Deutsch
Bu kadar erken gelmene gerek yoktu.
Translate from Türkisch to Deutsch
O günlerde ben daha erken yatmaya gittim.
Translate from Türkisch to Deutsch
Mümkün olduğunca erken başlamalısın.
Translate from Türkisch to Deutsch
Kalkabildiğin kadar erken kalk.
Translate from Türkisch to Deutsch
O yorgun olduğunu söyledi ve eve erken gitmek istemesinin nedeni budur.
Translate from Türkisch to Deutsch
Sana buraya daha erken gelmemiz gerektiğini söyledim. Şimdi oturmak için hiç yer kalmadı.
Translate from Türkisch to Deutsch
O kadar erken kalkmana gerek yok.
Translate from Türkisch to Deutsch
Eğer biraz daha erken gelseydin, onunla karşılaşabilirdin.
Translate from Türkisch to Deutsch
Biraz daha erken çıksalar, trafik sıkışıklığını atlatırlar.
Translate from Türkisch to Deutsch
Ben biraz daha erken çıksaydım, son treni yakalardım.
Translate from Türkisch to Deutsch
Biraz daha erken çıkmış olsaydın, yoğun trafikten kurtulmuş olurdun.
Translate from Türkisch to Deutsch
Evden biraz daha erken çıksaydın, zamanında olurdun.
Translate from Türkisch to Deutsch
Dün gece daha erken yatmaya gitmeliydim.
Translate from Türkisch to Deutsch
Müzikal yetenek genellikle erken yaşlarda verimli olur.
Translate from Türkisch to Deutsch
Eskiden bir gece kuşuydum fakat şimdi bir erken kalkanım.
Translate from Türkisch to Deutsch
Onu ne kadar erken yaparsan, o kadar iyi.
Translate from Türkisch to Deutsch
Erken kalkarsanız, çok daha iyi hissedersiniz.
Translate from Türkisch to Deutsch
Erken kalk ve zamanında ol.
Translate from Türkisch to Deutsch
Erken kalkma alışkanlığının önemini abartmak imkansızdır.
Translate from Türkisch to Deutsch
Erken kalkma alışkanlığını kazanmalısın.
Translate from Türkisch to Deutsch
Erken kalkmak çok iyidir.
Translate from Türkisch to Deutsch
Erken kalkmak iyidir.
Translate from Türkisch to Deutsch
Erken kalkma sağlık için iyidir.
Translate from Türkisch to Deutsch
Erken kalkmaya inanıyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch
Erkenden uyumak ve erken kalkmak bir adamı sağlıklı, zengin ve bilge yapar.
Translate from Türkisch to Deutsch
Sabahın erken saatlerinde kalkmak sizi sağlıklı yapar.
Translate from Türkisch to Deutsch
Erken yatıp ve erken kalkmak, bir adamı sağlıklı, varlıklı ve bilge yapar.
Translate from Türkisch to Deutsch
Erken yatıp ve erken kalkmak, bir adamı sağlıklı, varlıklı ve bilge yapar.
Translate from Türkisch to Deutsch
Erken kalkanlar uzun yaşarlar.
Translate from Türkisch to Deutsch
Erken kalk.
Translate from Türkisch to Deutsch
Erken kalkmalısın.
Translate from Türkisch to Deutsch
Erken kalkmazsan, sağlığına zarar verirsin.
Translate from Türkisch to Deutsch
Erken kalkmak size çok iyi gelecektir.
Translate from Türkisch to Deutsch
Erken kalkmak iyi sağlık için esastır.
Translate from Türkisch to Deutsch
Erken kalkmak sağlık için iyidir.
Translate from Türkisch to Deutsch
Erken kalkan uzun yaşar.
Translate from Türkisch to Deutsch
Yarın sabah erken kalkmak zorunda kalacaksın.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom erken yaşta öldü.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom çok erken kalkmak istemedi.
Translate from Türkisch to Deutsch
Oğlum politikaya erken ilgi duydu.
Translate from Türkisch to Deutsch
Otobüs erken ayrıldı.
Translate from Türkisch to Deutsch
Otobüs iki dakika erken geldi.
Translate from Türkisch to Deutsch
Eğer yorgunsan, niçin yatmaya gitmiyorsun? " Ben şimdi yatmaya gidersem çok erken kalkacağım.
Translate from Türkisch to Deutsch
İnsan araçları kullanmayı erken öğrendi.
Translate from Türkisch to Deutsch
Hoşuna gitsin ya da gitmesin, her durumda erken ayrılmak zorundasın.
Translate from Türkisch to Deutsch
O yorgun olduğu için, yatmaya erken gitti.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom sabah erken kalkar.
Translate from Türkisch to Deutsch
Annem her zaman erken kalkmaz.
Translate from Türkisch to Deutsch
Annem her zaman sabahleyin erken kalkar.
Translate from Türkisch to Deutsch
Ben ilk treni yakalayabilmek amacıyla her zamankinden daha erken kalktım.
Translate from Türkisch to Deutsch
Ben ilk treni yakalamak için erken kalktım.
Translate from Türkisch to Deutsch
Sen erken kalkarsın, değil mi?
Translate from Türkisch to Deutsch
Erken kalkmak zorundasın.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom bu gece eve erken gelmek için bir söz verdi.
Translate from Türkisch to Deutsch
Mutlu, çok parlak ve erken görünüyorsun.
Translate from Türkisch to Deutsch
Ben ilk trene yetişebilmek için erken kalktım.
Translate from Türkisch to Deutsch
Ben erken kalktım.
Translate from Türkisch to Deutsch
Erken kalkmam.
Translate from Türkisch to Deutsch
Erken kalkmak zorundaydım.
Translate from Türkisch to Deutsch
Ben erken kalkmayı bir kural haline getirdim.
Translate from Türkisch to Deutsch
Ben erken kalkmaya alışkın değilim.
Translate from Türkisch to Deutsch
Ben erken kalkma alışkanlığı edinmek zorundayım.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom sabah erken ayrılmayı umuyordu fakat o uyuyakaldı.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom dün eve erken geldi.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom yarın erken kahvaltı yapacak.
Translate from Türkisch to Deutsch
Erken gelmeni ne engelledi?
Translate from Türkisch to Deutsch
İyi bir koltuk almak için yapmanız gereken tek şey, erken çıkmaktır.
Translate from Türkisch to Deutsch
İyi bir koltuk almak amacıyla tiyatroya oldukça erken gittim.
Translate from Türkisch to Deutsch
İyi bir koltuk almak için erken gidin.
Translate from Türkisch to Deutsch
Bununla birlikte, birçok kişi erken emekliliği tercih ediyor.
Translate from Türkisch to Deutsch
Sehen Sie sich auch die folgenden Wörter an: Kollarımın, terledim, ödül, İhracat, yapılmıyor, nüfûsu, konusu, _____, Görevi, getirin.