Deniz suyunu içemezsin çünkü su çok tuzlu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ben et, kabuklu deniz ürünleri, kümes hayvanları ya da et suyu yemem.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tatilde deniz kenarına giderdik.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bu cihaz deniz suyunu kolaylıkla içme suyuna çevirmeyi mümkün kıldı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Fırtınalı denizlerde onu deniz tuttu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Newport gibi, deniz kenarındaki tatil köyleri yaz aylarında çok kalabalıktır.
Translate from Türkisch to Deutsch

Paul'un ailesi yaz mevsimini her yıl deniz kenarında geçiriyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ben, bir deniz nakliyat şirketi için çalışıyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Arka planda deniz manzaralı bir resmimizi çektirelim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Deniz samuru, sırtüstü yüzerken istiridye yemeyi seviyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

Biz bütün gün deniz kenarında eğlendik.
Translate from Türkisch to Deutsch

Deniz Günü, temmuz ayının üçüncü pazartesi günü kutlanan, Japonya'nın ulusal bayramlarından biridir.
Translate from Türkisch to Deutsch

Son zamanlarda tuhaf bir deniz yaratığı bulundu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Yuriko deniz biyolojisinden mezun bir öğrenci, bir balık tankının içinde uykuya daldı ve ahtapotlar ve deniz yıldızları ile kaplı olarak uyandı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Yuriko deniz biyolojisinden mezun bir öğrenci, bir balık tankının içinde uykuya daldı ve ahtapotlar ve deniz yıldızları ile kaplı olarak uyandı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Deniz yoluyla mı veya hava yoluyla mı seyahat edersiniz?
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom sahilde bazı güzel deniz kabukları topladı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom deniz evinin yasa dışı eylemler için kullanıldığını bilmediğini iddia etti.
Translate from Türkisch to Deutsch

İlk kez, Japon Deniz Kuvvetleri yenilmişti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom bir kase deniz tarağı çorbası yedi.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, deniz kenarı villası almanın peşinde koşuyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

Kabuklu deniz hayvanlarını sevmiyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom deniz piyadelerine katıldı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Uçurum deniz üzerinde duruyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

Lütfen bunu deniz postasıyla gönder.
Translate from Türkisch to Deutsch

Deniz martıları alçaktan uçuyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onun deniz kenarında bir sayfiye evi var
Translate from Türkisch to Deutsch

Deniz sakin ve yumuşak görünüyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

Muhtemelen onları deniz tutacak.
Translate from Türkisch to Deutsch

İngiliz dili bir deniz gibi etrafımızı sarıyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tüm yolcuları fırtına sırasında deniz tuttu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Son petrol sızıntısından beri hiç deniz ürünü yemedim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Deniz haşindir.
Translate from Türkisch to Deutsch

Soğuk Savaş döneminde Küba ve Vietnam'da Sovyet deniz ve hava deniz üsleri vardı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Soğuk Savaş döneminde Küba ve Vietnam'da Sovyet deniz ve hava deniz üsleri vardı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Benim bir deniz evim yok.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onun deniz kenarında bir evi var.
Translate from Türkisch to Deutsch

Donanma bizim deniz kıyımızı savunur.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bugün deniz sıcaktı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Deniz gittikçe vahşileşti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Deniz kaplumbağalarının uzun bir ömrü vardır.
Translate from Türkisch to Deutsch

Fırtınadan sonra, deniz sakindi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Deniz kenarında eğlendik.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tatilimizi deniz kenarında geçirdik.
Translate from Türkisch to Deutsch

Favori deniz ürünü türün nedir?
Translate from Türkisch to Deutsch

Fırtınadan dolayı deniz haşindi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Favori kabuklu deniz hayvanın nedir?
Translate from Türkisch to Deutsch

Yolcular bir deniz kenarı otelinde kaldılar.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tatilimizi her zaman deniz kenarında geçiririz.
Translate from Türkisch to Deutsch

Wendy'nin deniz kenarında yetiştiği doğru fakat o iyi bir yüzücü değil.
Translate from Türkisch to Deutsch

Pilota deniz kuvvetleri helikopterini uçurttular.
Translate from Türkisch to Deutsch

Beni deniz tutar.
Translate from Türkisch to Deutsch

Deniz sakin.
Translate from Türkisch to Deutsch

O bir deniz bilimci.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ülkenizde deniz yosunu yer misiniz?
Translate from Türkisch to Deutsch

Yeryüzü deniz ve karadan oluşur.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bunu deniz postasıyla gönderin.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bazı aileler tatillerini deniz kenarında geçiriyorlar.
Translate from Türkisch to Deutsch

Deniz yoluyla geldi ama havayoluyla gitti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Fırtınadan sonra deniz tekrar sakinleşti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Pencereden güzel bir deniz manzaramız var.
Translate from Türkisch to Deutsch

Dağ deniz seviyesinden 2000 metre yukarıda.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bir ağaç gölgesinde hamağa ve göl veya deniz manzarasına ihtiyacım var.
Translate from Türkisch to Deutsch

Sence devletin malı deniz yemeyen domuz mu?
Translate from Türkisch to Deutsch

Deniz ürünlerini seviyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Deniz mavidir.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom hafta sonunu deniz evinde geçirdi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Deniz gerçekten durgundu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Deniz seviyesinin ne kadar üstündeyiz?
Translate from Türkisch to Deutsch

Deniz sakinlikten uzak.
Translate from Türkisch to Deutsch

İrlanda ve İngiltere deniz ile ayrılır.
Translate from Türkisch to Deutsch

Deniz seviyesinin altında olan toprakları su basacak. Bu, insanların evsiz kalması ve ürünlerinin tuzlu su tarafından tahrip edileceği anlamına gelir.
Translate from Türkisch to Deutsch

O bir deniz biyoloğu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Deniz sakindi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bu koliyi deniz yoluyla Japonya'ya göndermek istiyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bir deniz aslanı burnunda bir topu dengeleyebilir.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ermenistan'da deniz yoktur.
Translate from Türkisch to Deutsch

Mary koleji bitirdikten sonra deniz kuvvetlerine katıldı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom deniz ürünlerini sever.
Translate from Türkisch to Deutsch

Keşke zengin olsaydım. Deniz kenarında bir villa satın alırdım.
Translate from Türkisch to Deutsch

Deniz beyaz köpüklüydü.
Translate from Türkisch to Deutsch

Deniz çok geniş.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bu yer deniz seviyesinin altındadır.
Translate from Türkisch to Deutsch

Deniz kıyısında yaşadığım için sık sık plaja giderim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Deniz çarşaf gibiydi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Deniz çok derin.
Translate from Türkisch to Deutsch

Dağın tepesi, yaklaşık olarak deniz seviyesinin 2000 metre üzerindedir.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom ve Mary deniz kuvvetlerine katıldılar.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom nadiren deniz ürünü yer.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom'la deniz yolculuğuna gitmeyi gerçekten dört gözle bekliyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Fırtına sonrası deniz sakindi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom deniz tutmuş gibi görünüyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

Deniz suyu saydam değildir.
Translate from Türkisch to Deutsch

Hiç deniz kestanesi yedin mi?
Translate from Türkisch to Deutsch

Ben sahilde deniz kabukları topluyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bir erkek çocuğu olarak her yaz deniz kenarına giderdi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Kendini hâlâ deniz kuvvetlerinden mi sanıyorsun?
Translate from Türkisch to Deutsch

Deniz feneri var.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ben salamura balık ve deniz ürünleri istiyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Deniz kaplumbağaları her zaman yumurtadan çıktıkları sahile dönerler.
Translate from Türkisch to Deutsch

Istakozlar bir deniz hayvanları sınıfına aittir.
Translate from Türkisch to Deutsch