Çık dışarı!
Translate from Türkisch to Deutsch

Yağmur yağarken dışarı çıkmayı sevmem.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, pencereden dışarı atladı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Dışarı çıkamazsın.
Translate from Türkisch to Deutsch

Keşke dışarı çıktığın zaman kapıyı kapatsan.
Translate from Türkisch to Deutsch

Çoğu genç yetişkin geceleyin dışarı çıkmaktan hoşlanır.
Translate from Türkisch to Deutsch

Hangi öğrenci dışarı çıktı?
Translate from Türkisch to Deutsch

Yürüyüş için dışarı çıktı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Adam ve karısı dışarı fırladı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Hoşça kal demeden dışarı çıktı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Yağmur dinince dışarı çıkacağız.
Translate from Türkisch to Deutsch

Dışarı çıkmaktansa evde kalmayı tercih ederim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Cambridge Üniversitesi'nde öğrenim zorluğu çok yüksek olmasına rağmen, çok sayıda öğrencinin hâlâ dışarı çıkmak ve eğlenmek için zamanı var.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ben dışarı çıkmak istemiyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ben dışarı çıkmalıyım.
Translate from Türkisch to Deutsch

Telefon çaldığında, ben dışarı gidiyordum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ben bir şey satın almadan asla dışarı çıkmam.
Translate from Türkisch to Deutsch

Dışarı çıkmadan önce onu bitirmeliyim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Dışarı çıkmak yerine evde kaldım.
Translate from Türkisch to Deutsch

Yurt dışı şubeleri seçkin ürünleri dışarı çıkarıyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

O biraz alışveriş yapmak için dışarı gitmiş olabilir.
Translate from Türkisch to Deutsch

Haber dışarı sızdırılmış.
Translate from Türkisch to Deutsch

Yarın öğle yemeğinden sonra arkadaşlarla birlikte dışarı çıkacağız.
Translate from Türkisch to Deutsch

Birkaç gün dışarı çıkmamalısın.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bunu dışarı götürelim mi?
Translate from Türkisch to Deutsch

Yürüyüş yapmak için bir süre dışarı çıkalım.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, yemek yemek için dışarı gitti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Kısa sürede geri gelmen şartıyla dışarı çıkabilirsin.
Translate from Türkisch to Deutsch

Kısa sürede geri dönmek şartıyla dışarı çıkabilirsin.
Translate from Türkisch to Deutsch

Sözleşme çantada, öyleyse kutlamak için dışarı çıkalım.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom şapkasını giydi ve dışarı çıktı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Jim dışarı gitti, ama Mary evde kaldı
Translate from Türkisch to Deutsch

Dışarı gitmeden önce dinleneceğim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Linda, dilini dışarı çıkardı.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, aylak aylak pencereden dışarı bakıyordu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Facebook'ta kalmaktansa dışarı gitmeyi tercih ederim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Anne az önce alışveriş için dışarı çıktı.
Translate from Türkisch to Deutsch

" Kurt, kurt " diye çocuk bağırdı! ve köylüler ona yardım etmek için dışarı çıktılar.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ben arkadaşlarımla dışarı çıktım.
Translate from Türkisch to Deutsch

Biz cuma günü bir yemek için dışarı çıkıyoruz.
Translate from Türkisch to Deutsch

Yürüyüş için dışarı çıkmayı canın istiyor mu?
Translate from Türkisch to Deutsch

Yürüyüş için canım dışarı çıkmak istedi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Yürüyüş için dışarı çıkabilir miyim?
Translate from Türkisch to Deutsch

Yürüyüş için dışarı çıkmaya ne dersin?
Translate from Türkisch to Deutsch

Kısa bir süre içinde tekrar gelmek zorunda kalacaksın: o işle ilgilenen adam az önce dışarı çıktı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onu dışarı götürerek ona moral vermeye çalıştık.
Translate from Türkisch to Deutsch

Yağmur yağdığı için, Nancy dışarı çıkmaya tereddüt etti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Yarın dışarı çıkıyor musun?
Translate from Türkisch to Deutsch

Ya içeri gel ya da dışarı git.
Translate from Türkisch to Deutsch

Babasının ölüm şoku kolay kolay geçmedi ve onun canı hiç dışarı gitmek istemedi.
Translate from Türkisch to Deutsch

O az önce dışarı çıktı.
Translate from Türkisch to Deutsch

O dışarı gitti.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, ne konuştu nede ağladı, sessizce dışarı çıktı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Sadece kitap okumayın. ara sıra dışarı gidin ve biraz egzersiz yapın.
Translate from Türkisch to Deutsch

Gece dışarı çıkmamalısın.
Translate from Türkisch to Deutsch

Yarın dışarı çıkacak mısın?
Translate from Türkisch to Deutsch

Yoksulluk kapıdan içeri girdiğinde, sevgi pencereden dışarı uçar.
Translate from Türkisch to Deutsch

O benim dün dışarı gitmeme itiraz etti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Kapı açıldı ve adam dışarı yürüdü.
Translate from Türkisch to Deutsch

O öfkeli bir yüz ile dışarı çıktı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Annem bu manto ile dışarı çıkmayı seviyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onunla birlikte dışarı çıkması istendi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ama ben duş musluğunu açmak için çalıştığımda, bu siyah kabarcıklı sıvı dışarı çıktı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bugün dışarı çıkmasan iyi olur.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bugün dışarı çıkmamalısın.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, nadiren, kırk yılda bir, karanlık çöktükten sonra dışarı çıkar.
Translate from Türkisch to Deutsch

Yağmur durursa dışarı gidebilirim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Yağmur durduktan sonra, yürüyüş için dışarı çıktı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Yağmur yağmazsa dışarı çıkalım.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ne olursa olsun yağmur durduğunda dışarı gideceğim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Temiz hava almak için dışarı çıktı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Lütfen dışarı çıkmadan önce kapıyı kilitle.
Translate from Türkisch to Deutsch

Dışarı çıkmadan önce gazın kapalı olduğundan emin olun.
Translate from Türkisch to Deutsch

Dışarı çıkmadan önce ışığı söndürdüğünüzden emin olun.
Translate from Türkisch to Deutsch

Dışarı çıkmadan önce gazı kapatmayı unutmayın.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onu dışarı çıkarır mısınız?
Translate from Türkisch to Deutsch

Televizyon izlemek yerine dışarı çık ve biraz temiz hava al.
Translate from Türkisch to Deutsch

TV izlemek yerine dışarı çık ve biraz temiz hava al .
Translate from Türkisch to Deutsch

Bir yerde içki içmek için dışarı çıkmak ister misiniz?
Translate from Türkisch to Deutsch

Biz itiraz ettik ama o yine de dışarı gitti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Biz yağmura rağmen dışarı çıktık.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom Mary ile bu öğleden sonra dışarı çıkıyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

Çöpü dışarı koyun.
Translate from Türkisch to Deutsch

Yağmur yağmasına rağmen ben dışarı çıktım.
Translate from Türkisch to Deutsch

Yağmura rağmen dışarı çıktım.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bu kötü havadan dolayı canım dışarı çıkmak istemiyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

Dışarı çıkmayı tercih ederim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Aslan kafesinden dışarı çıkmak için mücadele etti.
Translate from Türkisch to Deutsch

O biraz yiyecek almak için dışarı çıktı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Pencereden dışarı manzaraya baktım.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ben pencereden dışarı baktım.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom Cumartesi akşamı kız arkadaşını dışarı çıkardı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Adam Tom'a baktı, sonra sahne kapısından dışarı karanlık Londra caddesine doğru gözden kayboldu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom kapıyı açtı ve köpek dışarı koştu.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, yaz aylarında uzun bir yürüyüş için dışarı çıkardı.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, evden dışarı fırladı.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, evden dışarı atıldı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Güzel bir gün, değil mi? Neden bir yürüyüş için dışarı çıkmıyoruz?
Translate from Türkisch to Deutsch

Vagonlar yiyecek arayışı için her gün dışarı çıkıyorlardı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onun bu fırtınalı havada dışarı çıkması için deli olması gerekir.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bir kız için gece geç saatte kendi başına dışarı çıkması güvenli değildir.
Translate from Türkisch to Deutsch