Bu nisanda seni görmeye can atıyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onlar can sıkıcı işlerinden dolayı bitkindiler.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ölüm için can atan kimse sefildir, ama daha sefil olanı ondan korkan kimsedir.
Translate from Türkisch to Deutsch

O can sıkıcı değil mi?
Translate from Türkisch to Deutsch

Ben bir fincan kahve için can atıyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Hepimiz, seni ve aileni görmeye can atıyoruz.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ben sizinle karşılamaya can atıyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onlar şehir hayatına can atıyorlar.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ben bu kamera için can atıyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Biz barış için can atıyoruz.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ben, Kumiko'yu görmek için can atıyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

İnsanlar iş yerlerinde cinsel ilişkide bulunduğunda, bu can sıkıcıdır.
Translate from Türkisch to Deutsch

Seni görmek için can atıyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Zaman zaman can sıkıcı baş ağrısı çekti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom Mary ile karşılamak için can atıyordu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Yangın 13 can aldı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Pazar öğleden sonra yağmurlu bir günde kendileriyle ilgili ne yapacaklarını bilmeyen milyonlarca insan ölümsüzlük için can atıyorlar.
Translate from Türkisch to Deutsch

Can çıkar, huy çıkmaz.
Translate from Türkisch to Deutsch

Biraz izne çıkmaya can atıyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Hepimiz aileni görmek için can atıyoruz.
Translate from Türkisch to Deutsch

Paris'ten gelen mektubunu okumak için can atıyordum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Yangında yirmi kişi can verdi.
Translate from Türkisch to Deutsch

O evi için hâlâ can atıyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ailem aptal şeyler hakkında tartışmayı sürdürüyor. Bu çok can sıkıcı!
Translate from Türkisch to Deutsch

Arkadaşlarım her zaman benim sakin olduğumu söyler fakat ailem her zaman can sıkıcı olduğumu söyler.
Translate from Türkisch to Deutsch

Sophie bilinmeyen bir gönderenden gelen bir başka mektup almak için can atıyordu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Emily onu tekrar görmek için can atıyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

Chris üniversiteye gitmek için can atıyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

Sanırım Chris'in ne kadar can sıkıcı olduğu hakkında düşünerek başım ağrıyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

Beth onunla tanışmak için can atıyordu fakat o asla gelmedi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bu çok can acıtır mı?
Translate from Türkisch to Deutsch

Ben haftalardır senden haber almak için can atıyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Paris'i görmek için can atıyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ben ona can atıyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Soğuk bir içecek için can atıyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Annemi görmek için can atıyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Dondurulmuş yoğurda can atıyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

New York'a gitmeye can atıyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, ona can atıyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

Uçak kazası 200 can aldı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bebek annesinin sütüne can atar.
Translate from Türkisch to Deutsch

O tenise can atıyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

Gerçekten seni görmeye can atıyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Doğum günüme can atıyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Partiye can atıyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onu görmeye can atıyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Seni tekrar görmeye can atıyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Yakında seni görmeye can atıyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Senden haber almaya can atıyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ondan haber almaya can atıyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Seninle görüşmeye can atıyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Hepimiz seni görmeye can atıyoruz.
Translate from Türkisch to Deutsch

Babanı görmeye can atıyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, onu tekrar görmeye can atıyordu.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, onunla birlikte yelkenli turuna gitmeye can atıyordu.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, onunla zaman geçirmeye can atıyordu.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, onunla bir sinemaya gitmeye can atıyordu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bu konu ile ilgili düşüncelerini duymaya can atıyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, onunla tenis oynamaya can atıyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ziyaretine ne kadar çok can attığımı sana anlatamam.
Translate from Türkisch to Deutsch

Can kulağıyla dinliyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, can havliyle koştu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onun sözü can evinden vurdu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Gerçekten can sıkıcısın.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, can sıkıcı bir soru.
Translate from Türkisch to Deutsch

Aşırı sıcaklar can almaya devam ediyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

Kısa sürede seni görmeye can atıyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

İngiltere'yi bir kez daha ziyaret etmek için can atıyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Seninle mektuplaşmaya can atıyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Kocasının eve gelmesine can atıyordu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Kısa sürede seninle görüşmeye can atıyoruz.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom, Mary'yi tekrar görmeye can atıyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bu iş can sıkıcıdır.
Translate from Türkisch to Deutsch

Toplu taşıma aracı ile oraya gitmek can sıkıcı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bunu yapmak can sıkıcı olabilir fakat onu yapmak zorundayız.
Translate from Türkisch to Deutsch

Önümüzdeki pazar seni görmeye can atıyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bu yıl Noel için can atmıyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ne can sıkıcı!
Translate from Türkisch to Deutsch

Sen can sıkıcısın.
Translate from Türkisch to Deutsch

YENİ YILA AYIK GİRMEK BİRAZ CAN SIKICI OLABİLİR.
Translate from Türkisch to Deutsch

O benim can dostumdu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Fuji Dağının doğal manzarasını görmeye can atıyordum fakat maalesef o tamamen bulutların arkasına saklanmıştı.
Translate from Türkisch to Deutsch

O gerçekten can sıkıyor muydu?
Translate from Türkisch to Deutsch

Yangınlar can almadan söndürülmeli.
Translate from Türkisch to Deutsch

Can Yücel benim şairim mi?
Translate from Türkisch to Deutsch

O çok can sıkıcı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bir tek Allah'a can borcum kalsın.
Translate from Türkisch to Deutsch

Can yakıcı mı?
Translate from Türkisch to Deutsch

Can sıkıcı olmayın.
Translate from Türkisch to Deutsch

Biz can kurtaranlarız.
Translate from Türkisch to Deutsch

Can kulağıyla dinliyoruz.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bu can yakıcı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Sizinle görüşmeye can atıyordum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom'la görüşmeye can atıyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom bir dövüşe can atıyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom gitmeye can atıyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

Benim müthiş büyükannem dil için öylesine titizdi ki ne zaman birinin "Can I.."ile soru sorduğunu duysa onların sözünü keser ve ani reaksiyon gösterirdi, "ben bilmiyorum, sen? Neyi yapabildiğini kendin bilmiyorsan ben nasıl bilirim? Eğer izin istiyorsan 'May I...' de"
Translate from Türkisch to Deutsch

Bu çok can sıkıcı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bu can sıkıcı olmalı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom'u görmeye can atmıyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

"May I" ve "Can I" arasındaki fark nedir?
Translate from Türkisch to Deutsch