Marjane Satrapi'nin babası Ebi'dir.
Translate from Türkisch to Deutsch

Babası geçen sene ölmüş.
Translate from Türkisch to Deutsch

Babası gelmeyecek, o çok meşgul.
Translate from Türkisch to Deutsch

Babası vasiyetinde evi ona bıraktı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Babası öldükten sonra annesine baktı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onun babası ölmüş.
Translate from Türkisch to Deutsch

Babası Amerika Birleşik Devletleri senatörü olarak görev yapmıştı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Babası ile ilk defa karşılaştığım yer Tokyo'dur.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, anne ve babası tarafından iyi yetiştirildi.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, anne ve babası dışında herkesten eleştiri kabul eder.
Translate from Türkisch to Deutsch

Babası Japondur.
Translate from Türkisch to Deutsch

O babası kadar ustaca kayak yapabilir.
Translate from Türkisch to Deutsch

Arkadaşımın babası ünlü bir romancı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Babası bir doktor olan kız odur.
Translate from Türkisch to Deutsch

Babası tarafından ona bırakılan servet onun rahat bir şekilde yaşamasını sağlar.
Translate from Türkisch to Deutsch

Babası öldükten sonra, o tek başına çalışmak zorunda kaldı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Gerçek şu ki onun babası işten dolayı New York'ta yalnız yaşıyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom gitmek istemiyordu, ama babası onu gönderdi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Mary'nin anne ve babası onun yaz planlarını veto etti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onun babası tarafından azarlandığını gördüm.
Translate from Türkisch to Deutsch

Babası gibi, onun pek çok kitabı var.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom babası tarafından azarlanılacak.
Translate from Türkisch to Deutsch

Annesi de babası da ölü.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom babası kadar uzundur.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onun babası onu Tom olarak çağırır.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom'un babası hapishanededir.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom, babası tarafından istismar edildi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom'un hatırlayabildiği kadarıyla, anne ve babası kiloluydu.
Translate from Türkisch to Deutsch

O babası ile çatışma içinde.
Translate from Türkisch to Deutsch

O üç yaşında iken babası vefat etti.
Translate from Türkisch to Deutsch

O üç yaşındayken babası öldü
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom babası Vietnam Savaşında bir helikopter pilotu olan bir adam tanıyordu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom babası gibi bir işkolik olmamayı umuyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, babası kadar ustaca kayar.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, babası tarafından asla azarlanmadı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Dün gece hastalığından dolayı babası öldü.
Translate from Türkisch to Deutsch

Akşam yemeğinden sonra, George'nin babası onu bir kenara aldı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Anne ve babası bir otel çalıştırıyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

Anne ve babası gezisinin lehinde idi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Anne ve babası onu bir yürüyüş için götürdüler.
Translate from Türkisch to Deutsch

Anne ve babası her Pazar kiliseye giderler.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ken, onun doğum gününde babası için iyi bir şarap aldı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Hanako babası görmek için Hokkaido'dan tüm yolu geldi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Jim'in babası eve her zaman geç gelir.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bob'ın babası bir kızlar okulunda öğretmenlik yapar.
Translate from Türkisch to Deutsch

Kate'in babası istasyondan eve yürür.
Translate from Türkisch to Deutsch

Silvia'nın onu övmeyen sert bir babası vardı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Peter babası gibi bir şey değildir.
Translate from Türkisch to Deutsch

Kumi, babası köpekleri seven kızdır.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom, annesi yerine babası ile yaşamayı seçti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onun babası bir doktor mu?
Translate from Türkisch to Deutsch

Onun babası Japondur.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onun babası bir öğretmen mi?
Translate from Türkisch to Deutsch

Babası meşhur bir piyanist olan bir arkadaşım var.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onun anne ve babası öldü.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onun babası bir polistir.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom, Mary'nin babası olmalı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onun babası bir banka memuru.
Translate from Türkisch to Deutsch

O babası kadar uzundur.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onun babası golf oynamaz.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ona annesi ve babası tarafından güvenilir.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onun babası bankada çalışır.
Translate from Türkisch to Deutsch

Babası onun planını onayladı.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, babası kadar uzun değildir.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onun, onun babası olduğu ortaya çıktı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onun, onun babası olduğunu öğrendik.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onun, unun babası olduğu ortaya çıktı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Babası ünlü bir aktör olan bir arkadaşım var.
Translate from Türkisch to Deutsch

Babası onun arkadaşları ile kasabaya gitmesine asla izin vermedi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Babası uzun boyludur.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onun hem annesi hem de babası ölü.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onun babası doktor mu?
Translate from Türkisch to Deutsch

Onların babası bir taksi şoförüdür.
Translate from Türkisch to Deutsch

Sadece Jim değil, annesi ve babası da hasta.
Translate from Türkisch to Deutsch

Babası niçin Japonya'ya gitti?
Translate from Türkisch to Deutsch

Kate'in babası evin yakındır.
Translate from Türkisch to Deutsch

Babası geçen hafta öldü.
Translate from Türkisch to Deutsch

Babası büyük bir geminin kaptanı olan bir arkadaşım var.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom, babası Vietnam Savaşı sırasında helikopter pilotluğu yapmış bir adam tanıyordu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom'un babası üniversite hocası.
Translate from Türkisch to Deutsch

Babası her zaman eve geç gelir.
Translate from Türkisch to Deutsch

John'un anne babası onun güvende olduğunu duydukları için rahatlamış görünüyorlardı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Anne babası bebeklerine Akira adını verdi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Babası polisti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Babası mükemmel bir piyanist.
Translate from Türkisch to Deutsch

Babası haftada iki kez orada yer.
Translate from Türkisch to Deutsch

Babası avukat olan bir kız tanıyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Babası öğretmen olan bir arkadaşım var.
Translate from Türkisch to Deutsch

Babası eve dönüşünden sonra öldü.
Translate from Türkisch to Deutsch

Babası ile kol kola yürüdü.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom Mary'nin erkek kardeşidir, babası değil.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bill'in babası bir seyyar satıcıydı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Şimdi neredeyse babası kadar uzun.
Translate from Türkisch to Deutsch

Babası hayatını bilime adadı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom Mary'nin babası değildir fakat onun amcası.
Translate from Türkisch to Deutsch

Dün Ming'in babası tenis oynadı mı?
Translate from Türkisch to Deutsch

Babası ona ona her şeyi anlattırdı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Babası 10 yıl önce kanserden öldü.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onun babası dün akşam hastanede vefat etti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Mary'nin babası tüm parasını ona bıraktı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Anne babası Almanya'dan geliyor.
Translate from Türkisch to Deutsch