Lernen Sie, wie man başına in einem Türkisch Satz verwendet. Über 100 handverlesene Beispiele.
Übersetzen Sie in Safari und anderen macOS-Apps mit einem Klick.
Übersetzen Sie in Safari, Mail, PDFs und anderen Apps mit einem Klick.
Doppelklick-Übersetzung für alle Websites und Netflix-Untertitel.
Kostenlos ausprobierenInstallieren Sie es in Chrome (oder einem anderen Browser) auf Ihrem Computer und lesen Sie das Internet, als gäbe es keine Fremdsprachen.
Kostenlos ausprobieren
Bugün tek başına mı geldin?
Translate from Türkisch to Deutsch
Yaşlı adam tek başına yaşıyor.
Translate from Türkisch to Deutsch
Asla tek başına olma.
Translate from Türkisch to Deutsch
Herkesin, fikir, vicdan ve din hürriyeti hakkı vardır; bu hak, din veya kanaat değiştirmek hürriyeti, dinini veya kanaatini tek başına veya topluca, açık olarak veya özel surette, öğretim, tatbikat, ibadet ve ayinlerle izhar etmek hürriyetini içerir.
Translate from Türkisch to Deutsch
Her şahıs tek başına veya başkalarıyla birlikte mal ve mülk sahibi olma hakkına sahiptir.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tek başına yaşıyordu.
Translate from Türkisch to Deutsch
Ormanda yalnız başına yaşadı.
Translate from Türkisch to Deutsch
Soğuk Moskova kışlarında kendi başına şapka takmak en iyisidir.
Translate from Türkisch to Deutsch
Ormanda tek başına yaşıyor.
Translate from Türkisch to Deutsch
Oraya tek başına gitmeni istemiyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch
Hiroko orada tek başına oturdu.
Translate from Türkisch to Deutsch
O tek başına çalıştı.
Translate from Türkisch to Deutsch
Çocukken odamda yalnız başına kitap okuyarak çok fazla zaman geçirdim.
Translate from Türkisch to Deutsch
Ben ona tek başına izin veremem.
Translate from Türkisch to Deutsch
Hiç kimse kendi başına kendisi için yaşayamaz.
Translate from Türkisch to Deutsch
Talihsizliklerin asla tek başına gelmediklerini unutmuyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom kendi başına yemek istediğine karar verdi.
Translate from Türkisch to Deutsch
Lindbergh'in tek başına sürekli transatlantik uçuşu kayda değer bir başarıydı.
Translate from Türkisch to Deutsch
Nadiren, kırk yılda bir, kendi başına sinemaya gider.
Translate from Türkisch to Deutsch
George çok kaynaşmaz; o kendi başına kalmayı sever.
Translate from Türkisch to Deutsch
O günlerde, o, evde tek başına yaşıyordu.
Translate from Türkisch to Deutsch
Adam tek başına rüzgar sörfü yapmaktan hoşlanıyor.
Translate from Türkisch to Deutsch
Dedem tek başına kaldığında bazen kendi kendine konuşur.
Translate from Türkisch to Deutsch
Babası öldükten sonra, o tek başına çalışmak zorunda kaldı.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom'un tek başına seyahat etmek istemesi çok zayıf bir olasılıktır.
Translate from Türkisch to Deutsch
Bizim için sürpriz oldu, o Brezilya'ya tek başına gitti.
Translate from Türkisch to Deutsch
O, üç çocuğu tek başına yetiştirdi.
Translate from Türkisch to Deutsch
Kendi başına Meksika'ya gitti.
Translate from Türkisch to Deutsch
Kendi başına evde kaldı.
Translate from Türkisch to Deutsch
O tek başına ağlıyordu.
Translate from Türkisch to Deutsch
O tek başına gitmemeli.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom'un tek başına oraya gitmek için cesareti yoktu.
Translate from Türkisch to Deutsch
Büyükannem sağlıklı ve tek başına yaşıyor.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tek başına on kişilik akşam yemeği pişiremezsen, Lucy sana yardımcı olabilir.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tek başına değişim, sürekli, sonsuz ve ölümsüzdür.
Translate from Türkisch to Deutsch
Sevgi ile tek başına yaşayamazsın.
Translate from Türkisch to Deutsch
Adam kendi başına hareket edemeyecek kadar çok şişman.
Translate from Türkisch to Deutsch
O tek başına oraya gitmek için yeterince cesur.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tek başına orada yaşadı.
Translate from Türkisch to Deutsch
O, muhtemelen kendi başına mektup yazamaz.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom bu işi yalnız başına yapabilir.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom işte tek başına çalıştı.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom her gün tek başına oldukça fazla zaman geçirmeyi seviyor.
Translate from Türkisch to Deutsch
Müdür emekli olduktan sonra Tom kuruluşun başına tayin edildi.
Translate from Türkisch to Deutsch
Senin onu tek başına yapabilmenin pek olası olmadığını düşünüyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch
O ona oraya tek başına gitmesini tavsiye etti fakat o onun iyi bir tavsiye olduğunu düşünmüyordu.
Translate from Türkisch to Deutsch
Bir kız için gece geç saatte kendi başına dışarı çıkması güvenli değildir.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom tek başına gitmeyecek.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom öğle yemeğini genellikle tek başına yer.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom, bir restoranda tek başına yemek yemenin yürek parçalayıcı olduğunu düşünmektedir.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom şu anda kendi başına.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom Mary ile yemeği ummasına rağmen tek başına yedi.
Translate from Türkisch to Deutsch
Onun tarafından oraya tek başına gitmemesi tavsiye edildi.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom ev ödevini tek başına yaptığını söyledi.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom tek başına o kadar çok yemeği yiyemeyeceğini söyledi.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom çoğunlukla tek başına alışverişe gider.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom tek başına gitmeye isteksizdi.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom yalnız başına olmaya alışkındı.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom cevabı tek başına bulmaya çalıştı.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom Mary'ye onun parkta tek başına yürüyüşe gitmesinin iyi bir fikir olduğunu düşünmediğini söyledi.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom tek başına yaşamayı sevdiğini söylüyor.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom işleri kendi başına yapmayı sever.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom Mary'yi işleri kendi başına yapması için cesaretlendiriyor.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom'un tek başına oraya gitmeye niyeti yoktu.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom işin çoğunu kendi başına yapar.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom tek başına kamp yapmaya gitmenin eğlenceli olmayacağına karar verdi.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom kesinlikle bu planı tek başına düşünemezdi.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom işi tek başına yapamaz. Ona yardım eder misiniz?
Translate from Türkisch to Deutsch
Yakında kendi başına yaşamaya alışacaksın.
Translate from Türkisch to Deutsch
Büyükanne masayı kendi başına taşıdı.
Translate from Türkisch to Deutsch
Bir felaket, tek başına asla gelmez.
Translate from Türkisch to Deutsch
Bu ayın başına kadar bizimle kaldı.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom bütün pizayı tek başına yedi.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom kendi başına akşam yemeği yedi.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom tek başına bir düzine çöreğin hepsini yedi.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom onu yalnız başına yapsın.
Translate from Türkisch to Deutsch
Bob çimleri biçmek için saat başına üç dolar istedi.
Translate from Türkisch to Deutsch
Nancy tek başına yurt dışında yaşamayı istemiyordu.
Translate from Türkisch to Deutsch
Mary'nin orada tek başına yaşamasından hoşlanmıyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch
Bob kendi başına bu çileyi aşmak zorundadır.
Translate from Türkisch to Deutsch
Bill genellikle tek başına oyuncakları ile oynar.
Translate from Türkisch to Deutsch
Dick kendi başına gitmeyi planlıyor.
Translate from Türkisch to Deutsch
Kollarını bağlamış olarak Jim tek başına oturuyordu.
Translate from Türkisch to Deutsch
Jane'in tek başına okula gitmesi çok zordu.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom, neden Mary'nin tek başına buraya geldiğini merak ediyor.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom on altı yaşında tek başına yaşamaya başladı.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom bütün bu işi tek başına yapmış olamaz.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom onun hepsini tek başına yapmış olamaz.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom kendi başına çekip çeviremez.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom birlikte gidecek birini bulamadı bu yüzden tek başına gitti.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom onu kendi başına yaptı.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom'un işi tek başına bitirme yeteneği yok.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom tek başına oraya gitmek zorunda değildir.
Translate from Türkisch to Deutsch
O tek başına geldi.
Translate from Türkisch to Deutsch
Onu tek başına yapsın.
Translate from Türkisch to Deutsch
O tek başına yaşar.
Translate from Türkisch to Deutsch
O, on yıldan daha fazla süredir tek başına bir kabinde yaşamaktadır.
Translate from Türkisch to Deutsch
O yalnız başına kahvaltı yaptı.
Translate from Türkisch to Deutsch
O, tek başına oraya gitti.
Translate from Türkisch to Deutsch
O, bazen tek başına zaman geçirir.
Translate from Türkisch to Deutsch
O, tek başına seksen günde dünyayı gezdi.
Translate from Türkisch to Deutsch
Sehen Sie sich auch die folgenden Wörter an: eleştirdiler, Malezya'daki, Koreli, ünlüleri, seviyorlar, Dikkatsizlik, arabasıyla, direğe, baskınları, yangınlar.