Lernen Sie, wie man alışkın in einem Türkisch Satz verwendet. Über 100 handverlesene Beispiele.
Übersetzen Sie in Safari und anderen macOS-Apps mit einem Klick.
Übersetzen Sie in Safari, Mail, PDFs und anderen Apps mit einem Klick.
Doppelklick-Übersetzung für alle Websites und Netflix-Untertitel.
Kostenlos ausprobierenInstallieren Sie es in Chrome (oder einem anderen Browser) auf Ihrem Computer und lesen Sie das Internet, als gäbe es keine Fremdsprachen.
Kostenlos ausprobieren
Yalnız yaşamaya alışkın.
Translate from Türkisch to Deutsch
O uzun mesafe yürümeye alışkın.
Translate from Türkisch to Deutsch
Johnny sadece birkaç ay önce İspanya'ya taşındı, o henüz İspanyolca konuşmaya alışkın değil.
Translate from Türkisch to Deutsch
Öyle kaba bir biçimde konuşulmaya alışkın değilim.
Translate from Türkisch to Deutsch
Ben erken kalkmaya alışkın değilim.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom motosiklete binmeye alışkın değildir.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom sol direksiyonlu araba sürmeye alışkın değildir.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom alışkın olduğu şekilde daha fazla yaşamayı göze alamaz.
Translate from Türkisch to Deutsch
Bob, çok çalışmaya alışkın.
Translate from Türkisch to Deutsch
Mary alay edilmeye alışkın değildir.
Translate from Türkisch to Deutsch
Jim henüz yolun sol tarafında sürmeye alışkın değil.
Translate from Türkisch to Deutsch
Baharatlı yiyeceğe alışkın değilim.
Translate from Türkisch to Deutsch
Zor işe alışkın değilim.
Translate from Türkisch to Deutsch
Kız kardeşim yemek pişirmeye alışkın değildir.
Translate from Türkisch to Deutsch
İş mektubu yazmaya henüz alışkın değilim.
Translate from Türkisch to Deutsch
Ben uzun mesafeler yürümeye alışkın değilim.
Translate from Türkisch to Deutsch
Anlamıyorum ve anlamamaya alışkın değilim. Lütfen onu bir kez daha açıkla.
Translate from Türkisch to Deutsch
Toplum içinde konuşmaya alışkın değilim.
Translate from Türkisch to Deutsch
Erken kalkmaya alışkın değilim.
Translate from Türkisch to Deutsch
Ken Takakura yeni işine alışkın değildi.
Translate from Türkisch to Deutsch
Gece geç saatlere kadar kalmaya alışkın değilim.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom Japon yiyecekleri yemeğe alışkın değildi.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom yalınayak yürümeye alışkın değildir.
Translate from Türkisch to Deutsch
Herkesin önünde konuşmaya alışkın olmadığını söyledi.
Translate from Türkisch to Deutsch
Uzun mesafeleri yürümeye alışkın değilim.
Translate from Türkisch to Deutsch
İngilizler kuyruklarda durmaya alışkın.
Translate from Türkisch to Deutsch
Bu adamlar sıkı çalışmaya alışkın.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom yalnız olmaya alışkın birine benziyor.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom şehirde yaşamaya alışkın değil.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom şehir hayatına alışkın değil.
Translate from Türkisch to Deutsch
Bu tür soğuğa alışkın değilim.
Translate from Türkisch to Deutsch
Bu tür sıcaklığa alışkın değilim.
Translate from Türkisch to Deutsch
Bu kadar büyük bir kamyonu sürmeye alışkın değilim.
Translate from Türkisch to Deutsch
Bu tür trafikte araba sürmeye alışkın değilim.
Translate from Türkisch to Deutsch
Bu tür zor işe alışkın değilim.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom oturmaya alışkın.
Translate from Türkisch to Deutsch
Mary genelde alay edilmeye alışkın değildir.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom, bütün gün masasında oturmaya alışkın.
Translate from Türkisch to Deutsch
Beklemeye alışkın değiliz.
Translate from Türkisch to Deutsch
O seyahat etmeye alışkın.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom seyahat etmeye alışkın.
Translate from Türkisch to Deutsch
Babam seyahat etmeye alışkın.
Translate from Türkisch to Deutsch
Buna alışkın değilim.
Translate from Türkisch to Deutsch
Ona alışkın değilim.
Translate from Türkisch to Deutsch
Bu adamlar zor işe alışkın.
Translate from Türkisch to Deutsch
Aktörler kendini göstermeye alışkın.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom çocuklarla konuşmaya alışkın.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom yabancılarla konuşmaya alışkın.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom geç saatlere kadar yatmamaya alışkın.
Translate from Türkisch to Deutsch
Mary Tom'un karamsarlığına alışkın.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom Mary'nin şikayet ettiğini duymaya alışkın.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom uzun mesafeleri yürümeye alışkın.
Translate from Türkisch to Deutsch
Hırsız gece geç saatlere kadar yatmamaya alışkın.
Translate from Türkisch to Deutsch
Onlar bizim geleneklerimize henüz alışkın değil.
Translate from Türkisch to Deutsch
Onlar bir çadırda uyumaya alışkın.
Translate from Türkisch to Deutsch
Böyle tedaviye alışkın değilim.
Translate from Türkisch to Deutsch
Herkesin içinde konuşmaya alışkın değilim.
Translate from Türkisch to Deutsch
Henüz buna hâlâ alışkın değilim.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom herkesin önünde konuşmaya alışkın değil.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom o tür duruma alışkın.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom bu tür şeye alışkın.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom bu tür durumlara alışkın.
Translate from Türkisch to Deutsch
Kız tek başına her şeyi çalmaya alışkın.
Translate from Türkisch to Deutsch
Kahveyi şekersiz içmeye alışkın değilim.
Translate from Türkisch to Deutsch
Boston'da yaşamaya hâlâ alışkın değilm.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom hâlâ burada şeylerin çalışma tarzına alışkın değil.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom bu tür sorunlara alışkın görünüyordu.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom zor işe alışkın.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom çok çalışmaya alışkın.
Translate from Türkisch to Deutsch
Hâlâ bu kadar erken kalkmaya alışkın değilim.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom bana herkesin içinde konuşmaya alışkın olmadığını söyledi.
Translate from Türkisch to Deutsch
Bu şekilde çalışmaya alışkın değilim.
Translate from Türkisch to Deutsch
Bu tür işe alışkın değilim.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom yeni işine alışkın değil.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom yolun sol tarafında araba sürmeye alışkın değil.
Translate from Türkisch to Deutsch
Onlar bizim törelerimize henüz alışkın değil.
Translate from Türkisch to Deutsch
Küçük çocuk yetişkinlerle konuşmaya alışkın.
Translate from Türkisch to Deutsch
Bir treylerde yaşamaya alışkın olduğunuzu düşünüyordum.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom başarısızlığa alışkın değildi.
Translate from Türkisch to Deutsch
O bir ilkokul öğretmeni bu yüzden o çocuklarla ilgilenmeye alışkın.
Translate from Türkisch to Deutsch
Bu tür yemeğe alışkın değilim.
Translate from Türkisch to Deutsch
Sen şimdiye kadar yemek çubuklarını kullanmaya oldukça alışkın olmalısın.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tanımadığım insanlarla hayatım hakkında konuşmaya alışkın değilim.
Translate from Türkisch to Deutsch
O buna alışkın değil.
Translate from Türkisch to Deutsch
Herkesin önünde konuşma yapmaya alışkın değilim.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom gibi insanlarla uğraşmaya alışkın değilim.
Translate from Türkisch to Deutsch
"Gece gündüz çalışmaya alışkın değilim." "Yakında buna alışacaksın."
Translate from Türkisch to Deutsch
İnsanların kararlarımı sorgulamasına alışkın değilim.
Translate from Türkisch to Deutsch
Ben ona alışkın değilim.
Translate from Türkisch to Deutsch
Ana dili İngilizce olan konuşurlar başka dilleri öğrenmeye alışkın mıdır?
Translate from Türkisch to Deutsch
Yapmaya alışkın olduğum şey bu.
Translate from Türkisch to Deutsch
Biz buna alışkın değiliz.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom kazanmaya alışkın.
Translate from Türkisch to Deutsch
Bay Ken Takakura sadece yeni işine alışkın değil.
Translate from Türkisch to Deutsch
İnsanlar dürüst olan birine alışkın değildir.
Translate from Türkisch to Deutsch
Ben beklemeye alışkın değilim.
Translate from Türkisch to Deutsch
Bu soğuğa alışkın değilim.
Translate from Türkisch to Deutsch
Ağrıya alışkın olduğumu düşünüyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch
Ben bağrılmaya alışkın değilim.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom göz ardı edilmeye alışkın değil.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom bir çadırda uyumaya alışkın.
Translate from Türkisch to Deutsch