Yeni çift balayında Hawaii'ye gitti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Babam bana bir çift eldiven aldı.
Translate from Türkisch to Deutsch

On iki çift beyin siniri vardır.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bu yıl iki çift ayakkabı eskittim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bir çift ayakkabı aldım.
Translate from Türkisch to Deutsch

On iki, çift bir sayıdır.
Translate from Türkisch to Deutsch

Genç çift çok kısa sürede birbirlerine âşık oldu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Genç çift, eğlenmek için Kyoto'ya gitti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bir çift kayak botu satın almak istiyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Gittikçe daha fazla çift balayı gezilerine yurt dışına gitmektedir.
Translate from Türkisch to Deutsch

Yurtdışına giderken, bir çift gözlük daha almalısınız.
Translate from Türkisch to Deutsch

Çorap fabrikası günde 600.000 çift çorap üretir.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bu makinelerle çalıştığında bir çift deri eldiven bir zorunluluktur.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onların eldivenleri çift değil.
Translate from Türkisch to Deutsch

On iki çift kranial sinir vardır.
Translate from Türkisch to Deutsch

O çift neredeyse her gece içer.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bu kelimenin bir çift anlamı var.
Translate from Türkisch to Deutsch

O çift birbirleri için yaratılmış.
Translate from Türkisch to Deutsch

Annem geçen Pazar bana iki çift pantolon satın aldı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Çift tartışıyordu ve Chris Beth'e vurup yere devirdi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ayakkabı çift olarak satılmaktadır.
Translate from Türkisch to Deutsch

İnek, çift başlı bir buzağı doğurdu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Annem bana kendi yapımı bir çift eldiven verdi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Yaşlı çift yan yana oturdu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Yaşlı çift yan yana oturuyordu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom her zaman John ve Mary'nin çok hoş bir çift olduklarını düşündü.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bir çift eldiven güzel bir hediyedir.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom Mary'ye en genç kızı için ne zaman bir çift yeni ayakkabı alacağını sordu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Her zaman Tom ve Mary'nin iyi bir çift olduğunu düşündüm.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom bir çift buz pateni kiraladı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom Mary'nin kaç çift ayakkabısı olduğunu merak etti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom'un sadece bir çift çorabı vardı ve onların delikleri vardı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom'un bütün istediği Mary'nin ukelede bir çift melodi çalmasıydı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Sanırım senin bir çift yeni yürüyüş ayakkabıları alman gerekiyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

Görünüşe bakılırsa, onlar mutlu bir çift.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bir arkadaşımdan bir çift bilet aldım.
Translate from Türkisch to Deutsch

Çift ilk çocuklarına Mark adını verdi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ben de yeni bir çift ayakkabı var.
Translate from Türkisch to Deutsch

Nancy bir çift kırmızı ayakkabı istiyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom gerçekten pahalı, iyi yapılmış bir çift ayakkabı satın aldı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom o bir çift ayakkabıyı tasfiye satışında aldı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ne zaman uyan bir çift bulabilirse, Tom yeni ayakkabılar alır.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom bir çift yeni ayakkabıyı bile satın almayı göze alamıyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom dün bir çift büyük alabalık yakaladı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Çift kişilik bir oda rica ediyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bir çift yeni kayak almak zorundayım.
Translate from Türkisch to Deutsch

Yeni bir çift kayak almam lazım.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bir çift bot aldım.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ben bir çift eldiven aldım.
Translate from Türkisch to Deutsch

O bir çift ayakkabı satın aldı.
Translate from Türkisch to Deutsch

O bir çift kişiliğe sahiptir.
Translate from Türkisch to Deutsch

Yeni bir çift ayakkabım var.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bir çift sandalye daha getir.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bir çift ayakkabı almalıyım.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, bir çift çizme aldı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Çift mutlu bir hayat sürdü.
Translate from Türkisch to Deutsch

Çift yataklı bir oda istiyorum lütfen.
Translate from Türkisch to Deutsch

O yeni bir çift eldiven aldı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Çift baş harflerini meşe ağacına kazıdı.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, bana hoş bir çift ayakkabı verdi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bitişikte oturan çift tekrar tartışıyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

Sandalyenin altında bir çift eldiven buldum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Sanırım yeni bir çift gözlük almamın zamanıdır.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ben yeni bir çift ayakkabı aldım.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, yeni bir çift ayakkabı aldı.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, iki çift çorap aldı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom'un yeni bir çift gözlüğe ihtiyacı var.
Translate from Türkisch to Deutsch

İyi bir çift güneş gözlüğüne ihtiyacım var.
Translate from Türkisch to Deutsch

Amcam bana bir çift ayakkabı verdi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Çift pisttedir.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom'un yeni bir çift güneş gözlüğü var.
Translate from Türkisch to Deutsch

Çift kol kola yürüyordu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Çift el ele yürüyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onlar iyi-uyumlu bir çift değil.
Translate from Türkisch to Deutsch

Çift fotoğraf için poz verdi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Çift, bir ev satın almak istiyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

Parkta birçok genç çift vardı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Parkta birçok genç çift bulunuyordu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bir çift eldiven takside bırakıldı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Çift bir yetimi evlat edinmeye karar verdi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Çift ayrıldı, tekrar bir araya gelmemek üzere.
Translate from Türkisch to Deutsch

Çift tartıştı ama kısa sürede uzlaştı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Çift balayına gitti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Genç çift aynı tabaktan yedi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Dün bir çift siyah ayakkabı aldı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Genç çift birlikte iyi geçiniyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom bir çift daha ayakkabı almak için gitti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Geçen yıl iki çift koşu ayakkabısı eskittim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tipik bir omurgalı gibi insan iki çift uzuva sahiptir.
Translate from Türkisch to Deutsch

Müsait olan tek oda bir çift kişilik.
Translate from Türkisch to Deutsch

Henüz yeni bir çift ayakkabı aldım.
Translate from Türkisch to Deutsch

Burada bir çift var.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ne hoş bir çift.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom ve Mary mükemmel bir çift olurdu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Çift görüyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

O çift bilet ücreti ödedi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Genç çift Şükran Günü konuklarının arasına anne babalarını dahil etti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom ve Mary çok güzel bir çift olur.
Translate from Türkisch to Deutsch

Arabamda her zaman bir çift plaj havlum var.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bence onlar mükemmel bir çift.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bence Tom ve Mary hoş bir çift oldular.
Translate from Türkisch to Deutsch