Bayan Baker çantasını çaldırdı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Çalınan çantasını bulmak ona sürpriz oldu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Adam yaşlı adamın çantasını soydu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom çantasını omuzuna astı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom çantasını metroda bıraktı.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, çantasını elma ile doldurdu.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, burada ve orada çantasını aradı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Naomi çantasını bir elinden diğerine aldı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom çantasını bulamıyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

Adam onun çantasını soydu.
Translate from Türkisch to Deutsch

O el çantasını çaldırdı.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, çantasını masaya koydu.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, ona onun çantasını taşımasını rica etti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom Mary'nin çantasını arabada bıraktı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom çantasını masasının üstüne bıraktı.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, çantasını masanın altında buldu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom çantasını cevizle doldurdu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Arabasının anahtarı için çantasını aradı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Genç adam onun çantasını soydu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Çantasını nerede kaybettiğini merak etti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Zavallı yaşlı kadın çantasını tekrar çaldırdı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Hırsız, kadının çantasını çaldı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom evrak çantasını açtı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom onun çantasını tuttu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Anne çantasını bir çıtçıtla kapattı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom çantasını açtı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom çantasını yanındaki koltuğa koydu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom çantasını masaya koydu ve onun kilidini açtı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom spor çantasını yere koydu ve sonra onun fermuarını açtı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Mary çantasını mutfak masasına koydu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Mary oturdu ve omuz çantasını açtı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom Mary'ye evrak çantasını uzattı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom Mary'nin çantasını taşımayı önerdi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom, Mary'ye onun çantasını verdi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Mary, eşinin çantasını aldığını doğruladı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom sırt çantasını toplamaya başladı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom Mary'ye çantasını uzattı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Meryem, çantasını alıp gitti.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, çantasını aldı ve gitti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom spor çantasını onun yanındaki koltuğa koydu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom John'un çantasını aldı ve onu ona uzattı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom çantasını trende bıraktı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom çantasını masaya koydu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom çantasını tuttu ve kapıya doğru yöneldi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom sırt çantasını aldı ve odadan ayrıldı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Mary'nin el çantasını çaldığını gördüğüm adam bu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Mary çantasını tuttu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom çantasını bıraktı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom çantasını unuttu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Annem çantasını çat diye kapattı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom spor çantasını omuzunda taşıdı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom spor çantasını cipin arkasına koydu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom sırt çantasını arabanın arka koltuğuna bıraktı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom çantasını aldı ve odadan çıktı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Mary çantasını masaya koydu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom evrak çantasını kapattı ve gitti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ifaw çantasını dükkanda unuttu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ben ona evrak çantasını taşıttım.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom çantasını kaybetti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bana sırt çantasını ver.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom evrak çantasını kapattı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom spor çantasını açtı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom beslenme çantasını açtı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom evrak çantasını masasının arkasına koydu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom çantasını Mary'nin masasına koydu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom çantasını aldı ve gitti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom sırt çantasını taktı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom sırt çantasını aldı ve gitti.
Translate from Türkisch to Deutsch

O sırt çantasını açıyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom evrak çantasını açtı ve birkaç belge çıkardı.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, sırt çantasını açtı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Dan, Linda'nın sırt çantasını ormanda buldu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom sırt çantasını açtı ve iPad'ini çıkardı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom çantasını masasının yanında yere koydu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onun çantasını taşıdı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom evrak çantasını aldı mı?
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom çantasını aldı ve kapıya doğru yöneldi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom çantasını masanın altına koydu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom çantasını kapattı ve onu Mary'ye uzattı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Erkek çocuğu çantasını giysilerle doldurdu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom çantasını tezgahın üzerine koydu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Çantasını yanlış yere koydu.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, çantasını yanlış yere koydu.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, çantasını kaybetti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom yaklaşan yolculuğu için çantasını topladı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom'un evrak çantasını burada bıraktığını fark eder etmez geri geleceğinden eminim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Mary anahtarlarını bulmak için çantasını araştırmaya başladı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom bana evrak çantasını gösterdi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Kendi çantasını yakaladı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Mary çantasını çarparak masaya koydu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom çantasını kaptı ve gitti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Mary çantasını kaybetti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Mary el çantasını kaybetti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Alışveriş çantasını pat diye masaya koydum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom sırt çantasını açtı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom fermuarını çekerek çantasını kapattı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Mary çantasını karıştırdı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom, ilk yardım çantasını bulduğu yere geri koydu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Esmer tenli tıknaz bir adam Mary'nin el çantasını kaptı ve kalabalığa doğru ortadan kayboldu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom bana çantasını nereye koyacağımı söyledi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom çantasını nereye koyacağımı söyledi.
Translate from Türkisch to Deutsch