包含"onların"的土耳其语示例句子

学习如何在土耳其语句子中使用onların。超过100个精心挑选的例子。

试用Mate的Mac应用

在Safari和其他macOS应用中一键翻译。

免费试用

试用Mate的iOS应用

在Safari、邮件、PDF和其他应用中一键翻译。

试用Mate的Chrome扩展

为所有网站和Netflix字幕提供双击翻译。

免费获得

试用Mate应用

将其安装到您计算机上的Chrome(或任何其他浏览器)中,阅读互联网就像没有外语一样。

免费获得

Onların başka şarapları yok.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onların düğünleri yarın olacak.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onların kazanacağından eminim.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onların ana dili Fransızca.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onların on iki çocuğu var.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onların erkek çocuğunun adı John.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onların iki kız çocuğu var.
Translate from 土耳其语 to 中文

Şu kitap onların.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onların hepsi lezzetliydi!
Translate from 土耳其语 to 中文

Japonya'ya gitmek istemeyi tercih etmemin sebebi onların çalışkan ve dürüst kişilikleridir.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onların hayat görüşü tuhaf görünebilir.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onların hepsi sadece kızları götürmek için buradalar.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onun arkadaşlarının hepsi vücut yastığıydılar,ve onunkilerinin hepsi oyuncak bebektiler;böylece bir ölüyü canlandırmaya olan düşkünlüklerine yapıştılar.Fakat onların cansız nesne olmamalarından fakat kompleks duyguları olan insanlardan dolayı onların ilişkileri bazen gergindi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onun arkadaşlarının hepsi vücut yastığıydılar,ve onunkilerinin hepsi oyuncak bebektiler;böylece bir ölüyü canlandırmaya olan düşkünlüklerine yapıştılar.Fakat onların cansız nesne olmamalarından fakat kompleks duyguları olan insanlardan dolayı onların ilişkileri bazen gergindi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onların konuşmaları devam etti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Ray, Gary'nin hikayesini desteklemek istiyordu fakat polisler onların ikisininde gerçeği söylediklerine ikna olmamışlardı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onların rapora reaksiyonu neydi?
Translate from 土耳其语 to 中文

Şu ya da bu nedenle, onların Fransa'daki tatili onların olmasını umdukları kadar iyi değildi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Şu ya da bu nedenle, onların Fransa'daki tatili onların olmasını umdukları kadar iyi değildi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onların tartışması sonunda berabere bitti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onların görüşleri arasında ince bir fark vardı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onların zamanında geleceğine inanabilirsin.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onların yardımına bel bağlayamazsın.
Translate from 土耳其语 to 中文

Şimdi onların üç çocuğu var.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onların iyi bir ekipmanı yoktu.
Translate from 土耳其语 to 中文

Sevinç gözyaşları onların yanaklarından aktı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onların bir ideali sabahları kalkmak için bir sebepleri yok.
Translate from 土耳其语 to 中文

Başkalarının özel mektuplarını onların izni olmadan okumamalısın.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onların hepsi masum çocuklar.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onların kararını etkileyen muhtemelen oydu.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onların idamı için belirlenen günde, o sanki şölene gidiyormuş gibi saçını kesti ve giyinip kuşandı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onların Yeni Zelanda'dadaki tüneller ile ilgili çok sayıda sorunları olduklarını duydum.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onların ilişkisi hakkında bir şey bilmiyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onların sorunlarıyla ilgili yapacak bir şeyim yok.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onların planı hakkında şey bilmiyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onların testi geçeceğinden eminim.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onların evliliklerinden haberin olmamasına şaşırdım.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onların isimlerini hatırlayamadım.
Translate from 土耳其语 to 中文

Ben, bu tartışmada onların yanında yer aldım.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onların hepsi aynı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onların hepsinin, kolları, bacakları, ve kafaları var,onlar yürürler ve konuşurlar, ama şimdi onlara farklı yapmak isteyen bir şey var.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onların hiçbirinden hoşlanmıyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onların hepsi asabi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onların hepsi onun şarkısı tarafından büyülendi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onların arabalarında "önce Irak sonra Fransa" diye okunan çıkartmalar vardı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Biz her dilin tüm benzersizliğini yakalamak istiyoruz. Ve biz zaman içinde onların evrimini de yakalamak istiyoruz.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tanrıların tüm niteliklerinden acınacak bulduğum, onların intihar etme yeteneksizlikleridir.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onların okuyamaması veya hiç yazmaması anlamında onlar cahil değiller.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onların eldivenleri çift değil.
Translate from 土耳其语 to 中文

Biz onların taleplerine boyun eğmemeliyiz.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onların ricasına boyun eğmek zorunda kaldık.
Translate from 土耳其语 to 中文

Biz onların dükkanının bir başarısızlık olduğunu düşündük, fakat şimdi, zor günleri atlattılar ve hatta büyüdüler.
Translate from 土耳其语 to 中文

O sevimli bebek onların aşkının meyvesidir.
Translate from 土耳其语 to 中文

Babamın küçük kütüphanesi çoğu polemik tanrılığı içeren kitaplardan oluşuyordu, onların çoğunu okudum. esas oluşuyordu.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onların arabayı çaldı dedikleri adam budur.
Translate from 土耳其语 to 中文

Müzik için yetenek onların kanında akar.
Translate from 土耳其语 to 中文

Kusura bakmayın ama, onların her ikisinin mantıklı amaçları var.
Translate from 土耳其语 to 中文

Şu ana kadar yiyeceğin en iyi salata onların özel öğle yemeğiyle verdikleridir.
Translate from 土耳其语 to 中文

Son gelişmeler onların seyahat planlarını değiştirmelerine neden oldu.
Translate from 土耳其语 to 中文

Yirmi kişiyi partime davet ettim fakat onların hepsi gelmedi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onların çevre üzerinde herhangi bir etkisi yok.
Translate from 土耳其语 to 中文

Ekvatora yakın dar bir bölgede bulunan,tropik yağmur ormanları o kadar hızlı yok oluyorlar ki 2000 yılına kadar onların yüzde sekseni gitmiş olabilir.
Translate from 土耳其语 to 中文

İlk başta, onların hepsi onun masum olduğuna ikna oldular.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onların hepsi iyi, bu yüzden üç kitap seçin.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onların her ikisi de çok heyecanlı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bir insanın hayatında beş trajedi vardır. Ne yazık ki, onların hangileri olduğunu bilmiyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onların her ikisi de evcil hayvan mağazasında çalışıyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onların cesur fikirleri olmalı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onların ne düşündüğünü sormayın. Ne yaptığını sorun.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onların cihazı son derece gelişmiş.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onların yaptığı model uçak kırılgandı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Düşman kasabaya ulaşmadan önce, onların ilerlemesini durdurun.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onların sunduğu planı gerçekten anlamıyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onların Kanada'ya geçmeleri için izin verilmedi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Amerika Birleşik Devletlerinde, geçtiğimiz yirmi yıl boyunca 20 milyon yeni iş yaratılmıştır, onların çoğu hizmet sektöründedir.
Translate from 土耳其语 to 中文

Mary bir gün bir prensle karşılaşacağını ve onların evleneceklerini hayal etti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onların sadece küçük bir kızı vardı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onların hepsi zararsız çocuklar.
Translate from 土耳其语 to 中文

O, işsiz olduğu için, onların evliliği başarısız oldu.
Translate from 土耳其语 to 中文

Niçin onların şikâyet ettikleri sadece benim? Onlar sadece beni örnek veriyorlar ve beni bir günah keçisi olarak kullanıyorlar.
Translate from 土耳其语 to 中文

Birkaç rehber kitap satın aldım, onların hiçbiri bana yardım etmedi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom daha önce Mary'yi John'la birlikte birden fazla ortamda görmüştü ve sonunda onların birbirlerini gördüklerini anladı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom, yüzünde tatsız bir ifade, onların kapılardan acele ile girişini izledi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onların isimleri Tom ve Ken'dir.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onların iletişimi düşündüğümüzden çok daha karmaşık olabilir.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom onların gezilerinde yedikleri lezzetli yiyecekten bahsediyordu.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom ve Mary birbiriyle geçinmiyor. Onların ortak bir şeyi yok.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom ve Mary onların başarısı kutladı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom beş dil konuşuyor ama onların hiçbirinde nasıl nazik olunacağını bilmiyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom onların onu kilitlemelerinden ve anahtarı atmalarından korkuyordu.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onların malzemeleri yetersizdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Benim bu hükümet hakkındaki izlenimim onların daha güçlü bir ekonomik politikaya ihtiyaçları olduğu, aksi takdirde gelecekte büyük sorunlarla karşılaşacaklarıdır.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onların hiç parası kalmamıştı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onların gidecek yeri yoktu.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onların farklı fikirleri vardı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onların yeteri kadar altını yoktu.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onların işlere ve eğitime ihtiyacı vardı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom onların onun vizesini yenileyeceklerinden emin değildi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom'un sadece bir çift çorabı vardı ve onların delikleri vardı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom onların ayrılığının ne kadar acı verici olduğunu hatırlamadan Mary'yi düşünemedi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom onların istediği türde kirayı göze alamaz.
Translate from 土耳其语 to 中文

还可以查看以下单词:keyifsizkoçMercankayalığıcazibesidirkaloriliatıştırmalıklaryememiAlevSporcuların