包含"olmadığı"的土耳其语示例句子

学习如何在土耳其语句子中使用olmadığı。超过100个精心挑选的例子。

试用Mate的Mac应用

在Safari和其他macOS应用中一键翻译。

免费试用

试用Mate的iOS应用

在Safari、邮件、PDF和其他应用中一键翻译。

试用Mate的Chrome扩展

为所有网站和Netflix字幕提供双击翻译。

免费获得

试用Mate应用

将其安装到您计算机上的Chrome(或任何其他浏览器)中,阅读互联网就像没有外语一样。

免费获得

Hiçbir şey olmadığı görünüyordu.
Translate from 土耳其语 to 中文

Böylesine büyük bir silahlanma için paramızın olup olmadığı sorusunu göz önüne almalıyız.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onun hakkında konuşmak için birinci olmak isteyen kimse olmadığı ortaya çıktı.Şimdi ne yaparız?
Translate from 土耳其语 to 中文

Bob sporlarda iyi olmadığı için erkek kardeşini küçümsüyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bu kuralın geçerli olmadığı bazı durumlar vardır.
Translate from 土耳其语 to 中文

Diğer bir deyişle, doğal bir sıcaklık olmadığı sürece, güvenilirlik mümkün değildir.
Translate from 土耳其语 to 中文

Önermenin geçerli olup olmadığı üzerinde düşünmelisin.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tren olmadığı için, tüm yolu yürümek zorunda kaldık.
Translate from 土耳其语 to 中文

Otobüs servisi olmadığı için, biz, istasyona giden bütün yolu yürümek zorunda kaldık.
Translate from 土耳其语 to 中文

Ben, para olmadığı için onu satın alamam.
Translate from 土耳其语 to 中文

Biz para olmadığı için yolculuğumuza devam edemedik.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom'un yeme isteği vardı fakat evde yiyecek bir şey olmadığı için yaşadığı yerden çok uzakta olmayan mahalle marketine gitti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom bir yıldan daha fazla Boston'da yaşamak zorunda olmadığı için mutluydu.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom yeterli parası olmadığı için bizimle Boston'a gidemedi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Paramız olmadığı için bir tatil düşünmenin faydası yok.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom yapacak daha iyi bir şey olmadığı için, odasını temizlemeye başladı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom yapacak daha iyi bir şey olmadığı için, uzun bir yürüyüşe çıkmaya karar verdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onunla birlikte yaşamanın o kadar kolay olmadığı çıktı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Ayıracak çok zamanı olmadığı için, taksiye bindi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom böylesine güzel bir yemek için ödeyecek yeterince parası olup olmadığı hakkında endişeli.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom senin yerinde olmadığı için memnun.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom reşit olmadığı için bu kulüpte bir içki içemez.
Translate from 土耳其语 to 中文

Reşit olmadığı için, onlar Tom'a bir içki servisi yapmadılar.
Translate from 土耳其语 to 中文

Mizah duygum olmadığı için, o beni küçümsüyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Etkili bir katalizör olmadığı zaman cihazı geliştirmek zor olurdu.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom patronu civarda olmadığı zaman bir patron gibi davrandı
Translate from 土耳其语 to 中文

Chris'in açıkça parayı getirmeye niyeti olmadığı için Brian çıldırdı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom'un üniversiteden mezun olmadığı ortaya çıktı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom'un yeterli parası olmadığı için satın almak istediği şeyi alamaz.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom bunun kendi hatası olmadığı konusunda Mary'yi ikna etti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom orada olmadığı için ne olduğunu bilmiyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Ateş yakma imkanı olmadığı için, balığı çiğ çiğ yedi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onların ünlü olup olmadığı umurumda değil.
Translate from 土耳其语 to 中文

Başka seçeneğim olmadığı için onu yaptım.
Translate from 土耳其语 to 中文

Otobüs olmadığı için, yürümek zorunda kaldım.
Translate from 土耳其语 to 中文

Evcil hayvanın olmadığı bir hayatı düşünmek zor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Taksi olmadığı için, yürümek zorunda kaldım.
Translate from 土耳其语 to 中文

Taksi olmadığı için yürümek zorunda kaldım.
Translate from 土耳其语 to 中文

Hazır olmadığı için onsuz gittik.
Translate from 土耳其语 to 中文

Yapacak bir şey olmadığı için, televizyon izledim.
Translate from 土耳其语 to 中文

Kötü hissediyordum, bu yüzden hastaneye kabul edildim. Fakat bende gerçekten sağlıksız bir şey olmadığı anlaşıldı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bu kuruluşta onların hepsi patron olduğu ve Hintli olmadığı için, herhangi bir karar alınması bir mucize.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom ve Mary çocuklar olmadan birlikte geçirecek zamanlarının olmadığı konusunda sık sık şikayetçi oldu.
Translate from 土耳其语 to 中文

İnsan sahip olmadığı para hakkında konuşmaz.
Translate from 土耳其语 to 中文

Önceden çalışıp gelmeyin. Bilgilerinizin spontane olmadığı çok aşikâr.
Translate from 土耳其语 to 中文

Dünya'da savaşlar olmadığı sürece hepimizin mutlu olması normal olur.
Translate from 土耳其语 to 中文

Kimsenin mutsuz olmadığı bir dünya neden olmasın?
Translate from 土耳其语 to 中文

Bugün okulumuz olmadığı için evde kalıp bütün gün televizyon izledim.
Translate from 土耳其语 to 中文

Uyuma süresince, beyin hiçbir anda olmadığı kadar etkindir.
Translate from 土耳其语 to 中文

Hiç müşteri olmadığı için dükkânı erken kapattık.
Translate from 土耳其语 to 中文

Kötü bir şey olmadığı için mutluyum.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom yeterli bir deneyime sahip olmadığı için bir iş bulamıyor fakat o bir iş bulamadığı için deneyim edinemiyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom'un sizinle aynı fikirde olmadığı bir sır değil.
Translate from 土耳其语 to 中文

Yarın okulumuz olmadığı için oraya gitmeyi planlıyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文

O hiç olmadığı kadar güçlü.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom'un kızlara karşı ilgisi olmadığı çok açık.
Translate from 土耳其语 to 中文

Hiçbir amacı yokmuş gibi görünen ama var olmaktan başka bir kaderi olmadığı da açık olan bir sonsuzluktaki sonsuz gelecekte neler olacak?
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom'u bilen birileri olmadığı görülüyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Kokainle yakalandı,ama hiç yer olmadığı için serbest bırakıldı.
Translate from 土耳其语 to 中文

İmanın iktidar olmadığı yerde şeytan ihtilal yapar.
Translate from 土耳其语 to 中文

Parası olmadığı zaman hiç ekmek alamazdı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Parası olmadığı için geziye gidemedi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom'un düşerken bilincinin yerinde olmadığı görüldü çünkü düşüşünü engellemek için hiçbir şey yapmadı.
Translate from 土耳其语 to 中文

O kuralın geçerli olmadığı durumlar vardır.
Translate from 土耳其语 to 中文

Vakit olmadığı için hemen sadede geleceğim.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bazı işlerin kadınlara uygun olmadığı görüşü, oldukça yaygındır.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom'un henüz ikna olmadığı açık.
Translate from 土耳其语 to 中文

Mutluluk mevcut olmadığı için, onsuz mutlu olmaya gayret etmeliyiz.
Translate from 土耳其语 to 中文

Belli bir yerde ikametiniz olmadığı için başvurunuz reddedilmiş.
Translate from 土耳其语 to 中文

Taksi olmadığı için eve yürümek zorunda kaldım.
Translate from 土耳其语 to 中文

Param olmadığı için oraya gelemiyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文

Hiç itiraz olmadığı için onlar plan ile devam etti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Hamamböceklerinin kanatlarının olmadığı doğru mu?
Translate from 土耳其语 to 中文

Aksine kanıt olmadığı için herkes onun hikayesine inanıyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Artık ekonomik olmadığı için feribot servisini kapattılar.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bir işim olmadığı için, para biriktiremiyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bu yolda hiç otobüs olmadığı için yürümek zorunda kalacağız.
Translate from 土耳其语 to 中文

Mary evde olmadığı zaman Tom sadece gayda çalar.
Translate from 土耳其语 to 中文

Ortak yönleri olmadığı için Tom ve Mary birbirleriyle geçinmiyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Ben buraya dünyada Birleşik Devletler ve Müslümanlar arasında yeni bir başlangıç noktası aramak için geldim; biri karşılıklı ilgi ve karşılıklı saygıya dayalı; biri Amerika ve Müslümanın münhasır olmadığı ve rekabet içinde olması gerekmeyen gerçeğine dayalı.Bunun yerine onlar örtüşürler ve ortak prensipleri paylaşırlar - adalet ve ilerleme prensipleri tüm insanların hoşgörü ve haysiyeti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bu, onların diğer insanlarla ortak bir şeyi olmadığı anlamına gelmez.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom'la birkaç dakika konuştuktan sonra onun Fransızcasının çok iyi olmadığı belli oldu, bu yüzden Mary İngilizceye geçti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Kalabalık olup olmadığı önemli değil.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom'un hiç hatalı olmadığı doğru mu?
Translate from 土耳其语 to 中文

İnsan gözü radyo dalgaları kadar uzun enerji dalgalarını görme yeteneği olmadığı için radyo dalgalarını göremez .
Translate from 土耳其语 to 中文

Sırf hayaletleri göremiyorsun diye, bu onların var olmadığı anlamına gelmez.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom, doğru ebatta alyan anahtarı olmadığı için karyolanın montajını yapamadı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Mary'nin neden orada olmadığı Tom'a söylenmedi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Arabam olmadığı için yürüyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom'la tanışma fırsatın olmadığı için üzgünüm.
Translate from 土耳其语 to 中文

Senin içinde Tom'un sahip olmadığı bir ışık var.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bu cümlenin yazarı söyleyecek bir şeyi olmadığı gerçeğini gizlemek için bir eksik bir girişimdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

O burada olmadığı zaman çocukla ilgilenmemi istedi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Biz inşaat hızının büyük daireler talebini karşılamaya yeterli olmadığı için üzgünüz.
Translate from 土耳其语 to 中文

Konuşacak başka biri olmadığı zaman sadece Tom'la konuştum.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onun yirmi kız arkadaşının olup olmadığı umurumda değil.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onun aynı fikirde olup olmadığı kesin değil.
Translate from 土耳其语 to 中文

Ay gökyüzünde olmadığı zaman nereye gider?
Translate from 土耳其语 to 中文

O, arabası olmadığı için evde kaldı.
Translate from 土耳其语 to 中文

"Let me go" ve "let go of me"nin tam olarak aynı şey olmadığı not edilmeli.
Translate from 土耳其语 to 中文

İnsan basın özgürlüğünün olmadığı bir ülkede nasıl yaşar?
Translate from 土耳其语 to 中文

还可以查看以下单词:yapmayınFacebook'aüyeolursanızbilgilerinizistihbaratörgütlerinegönderilecektirAuldeymarkasıdır