"Esperanto: Avrupa veya Asya dili" denemesinde Claude Piron, Esperanto ve Çince arasındaki benzerliği gösterdi ve Esperanto'nun yalnızca Avrupa merkezli olduğunu ortaya koydu.
Translate from 土耳其语 to 中文

O, bize güzel bir şapka gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Jose kendini kötü karakterli bir kişi olarak gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Erkek arkadaşından almış olduğu hediyeyi bana gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bize birkaç resim gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bana yolculuğu sırasında çektiği fotoğrafları gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

O, konuşmasında II.Dünya Savaşını referans gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

O, bana albümünü gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Benim çok eğitimli annem az önce bize dokuz gezegeni gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Hastalığı sırasında büyük cesaret gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

O, bana yeni arabasını gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

O, konuğa bebeğini gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

O, yarışmada hangi yeteneğe sahip olduğunu gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bayan tezgahtar bana bir sürü kravat gösterdi, ama ben onlardan herhangi birini beğenmedim.
Translate from 土耳其语 to 中文

Ben adamla karşılaştım, bana yol gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

O bana salona kadar yol gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

1969'da ticari bilgisayarlar için sanal bellek üzerine tartışma sona erdi. David Sayre tarafından yönetilen bir IBM araştırma ekibi sanal bellek yükleme sisteminin tutarlı olarak en iyi elle kontrol edilen sistemlerden daha iyi çalıştığını gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Damon bana pul albümünü gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

O beni hastaneye götürme nezaketini gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom Mary'ye John'un resmini gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom ona Noel Baba'dan gelen mektubu gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom tehlike karşısında cesaretini gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom plana ilgi gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom'un ailesi onun cenazesinde onun hayatıyla ilgili bir video gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom bana nasıl spagetti yapacağımı gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom bana yedikleri yiyeceğin bir resmini gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom pasaportunu kapıdaki adama gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom Mary'ye kağıt bir bardakta nasıl su kaynatacağını gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom Mary'ye onun bebeklik resimleri gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom elmanın göbeğini nasıl çıkaracağını gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bay Miyake Kurashiki'de kaldığım sırada bana bir sürü yer gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Arkadaşlarımdan biri yurt dışında aldığı bütün oyuncak bebekleri bana gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

O ne demek istediğini gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bana onun resmini gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

O, bana özel olarak resmini gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Dick bize yardımcı olmak için isteklilik gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Carl bana altın madalya gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Mary mektubu bana gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

O onu gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom, Mary'yi gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

O, bana odasını gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom, Mary'ye yolu gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Arabam bozulduğunda, kendi arabasını ödünç verme nezaketini gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

O ona benim resmimi gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

O, albümünü bana gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

O, ona koltuğunu gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

O, resmi sana gösterdi mi?
Translate from 土耳其语 to 中文

O, sana resmi gösterdi mi?
Translate from 土耳其语 to 中文

O, nazikçe bana yolu gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom Mary'ye onu nasıl yapacağını gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

O bana nasıl kek yapılacağını gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

O bana çok sayıda güzel fotoğraflar gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

O, bana fotoğrafını gizlice gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

O, gizlice bana onun resmini gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

O, suçlarcasına parmağını ona gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

O, yeni oyununun el yazmasını bana gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

O, bana resmini gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom, Mary'nin hatalarını gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom resimleri Mary'ye gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bir atı nasıl süreceğimizi bize gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Kitaba ilgi gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bana fotoğraf albümünü gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bana mağazaya giden yolu gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bize annesinin resmini gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Kız kardeşim bana yeni bir saat gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Eski aşk mektuplarını şevkatle gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom Mary'ye fotoğraf albümünü gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom Mary'ye patlamış mısırı nasıl patlatacağını gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bana bu kamerayı nasıl kullanacağımı gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Sonunda gerçek yüzünü gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bana top sahasına giden yolu gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Çocuk annesini bana gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Kötü davranışı için kendini mazeret gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Yaptığım hataları gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Satıcı onun nasıl kullanılacağını gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Cumhuriyetçi Parti'de faaliyet gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Karısını memnun etmek için her türlü çabayı gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Beni otobüs durağına götürme nezaketini gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Teyzem bana iyi kahvenin nasıl yapılacağını gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bana İngilizce yazılmış bir mektup gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Ona bazı imlâ hatalarını gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

O kadar geç kalması için hangi nedeni gösterdi?
Translate from 土耳其语 to 中文

Yeni yazılımı nasıl kullanacağını ona gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Ona lisesinin bir resmini gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Öğretmen bilgisayarın nasıl kullanılacağını bize gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Öğretmen öğrencilerinin hatalarını gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Amerikan-İngiliz ilişkileri gelişme gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Herkes tutukluya karşı sempati gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Çalışmalarımda bana yardım etme nezaketini gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Mary'nin gülümseyen yüzü onun mutlu olduğunu gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom Mary'ye memleketinin bazı resimlerini gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bir DNA testi onun masum olduğunu gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Emniyet kemerlerini nasıl bağlayacaklarını onlara gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Çocuk yeni bisikletini herkese gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom çamaşır makinesini nasıl kullanacağını Mary'ye gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onu bana gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom nasıl tepki gösterdi?
Translate from 土耳其语 to 中文

O bana yolu gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Ona yolu gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onun odasına girdiğimde, golf oynadığı yirmi yıl süresince kazandığı çok sayıda kupayı bana gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tehlikenin karşısında cesaretini gösterdi.
Translate from 土耳其语 to 中文