Yaşlı bir adam otobüste yanıma oturdu.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, otobüste bulduğum şemsiye ile aynı.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, otobüste bulduğum aynı şemsiye.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tesadüfen onu otobüste gördüm.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom otobüste Mary'nin yanına oturdu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Otobüste ne oldu?
Translate from Türkisch to Deutsch

Ben dün beklenmedik bir şekilde otobüste benim eski bir arkadaşla karşılaştım.
Translate from Türkisch to Deutsch

Sık sık onunla otobüste konuşurum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Çantamı otobüste bıraktım.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, otobüste onun yanına oturdu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Şemsiyeni otobüste bıraktım.
Translate from Türkisch to Deutsch

Otobüste cüzdanımı çaldırdım.
Translate from Türkisch to Deutsch

Kalabalık otobüste bir yabancı benimle konuştu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Otobüste bir bilet alabilir miyim?
Translate from Türkisch to Deutsch

Otobüste bir arkadaşa rastladım.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, şemsiyesini otobüste bıraktı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Otobüste bilet ücreti ne kadar?
Translate from Türkisch to Deutsch

Şemsiyemi bir otobüste bıraktım.
Translate from Türkisch to Deutsch

Şemsiyesini otobüste bıraktı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom şemsiyesini otobüste bıraktı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Otobüste bir yabancı benimle konuştu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Cüzdanımı otobüste bırakmış olabilirim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Otobüste eski bir arkadaşa rastladım.
Translate from Türkisch to Deutsch

Otobüste bir arkadaşıma rastladım.
Translate from Türkisch to Deutsch

Şemsiyesini otobüste bırakmış olabilir.
Translate from Türkisch to Deutsch

Kamerayı dikkatsizce otobüste unuttu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom otobüste uyuyakaldı ve durağını kaçırdı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Otobüste yemek yedim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom okulun önünde park etmiş otobüste oturan Mary'ye bakıyordu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom'u otobüste gördüğümü hatırlamıyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Neden otobüste oturduğum yerin önemi var?
Translate from Türkisch to Deutsch

Otobüste sağ tarafta mı oturuyorum sol tarafta mı?
Translate from Türkisch to Deutsch

Onunla sık sık otobüste konuşurum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom, şemsiyeyi otobüste bıraktı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bir sonraki otobüste olacağım.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom ve Mary aynı otobüste birlikte okula giderler.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom şehre giden otobüste.
Translate from Türkisch to Deutsch

Kalabalık otobüste birinin adımı seslendiğini duydum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Otobüste yaşlı bir kadına yer verdi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Şapkamı otobüste kaybettim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Şemsiyemi otobüste unutabilirdim.
Translate from Türkisch to Deutsch

O ve ben sık sık otobüste sohbet ederiz.
Translate from Türkisch to Deutsch

Öğle yemeğini otobüste yeriz.
Translate from Türkisch to Deutsch

Şemsiyemi otobüste bıraktım.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom otobüste uyudu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Sen hiç otobüste kustun mu?
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom, otobüste uyuyamıyordu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Cüzdanım otobüste çalındı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom otobüste ilk kişiydi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom ve Mary otobüste birlikte oturdular.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom otobüste uyuyakaldı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom otobüste uyuyamadı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ben otobüste uyudum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Mary bir otobüste şemsiyesini unuttu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Otobüste öğle yemeği yiyebiliriz.
Translate from Türkisch to Deutsch

İki gün içinde iki kız otobüste kustu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom ve Mary her gün aynı otobüste işe giderler.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom'u dün sabah otobüste gördüm.
Translate from Türkisch to Deutsch

Yarın sabah ilk otobüste olmak istiyoruz.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, şemsiyeyi otobüste unuttu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Şemsiyelerini bir otobüste unuttular.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, otobüste bir şemsiye bıraktı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom ve Mary otobüste sık sık birbirinin yanına oturur.
Translate from Türkisch to Deutsch

Otobüste konuşabiliriz.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onu otobüste bırakmış olmalıyım.
Translate from Türkisch to Deutsch

Şemsiyesini otobüste bırakması onun dikkatsizliğiydi.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, kamerasını dikkatsizce otobüste unuttu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Otobüste hava çok sıcaktı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Otobüste 30 kişi var.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ben otobüste Bay Lynch'e rastladım.
Translate from Türkisch to Deutsch

Otobüste bir şey mi oldu?
Translate from Türkisch to Deutsch

Otobüste bir şey oldu mu?
Translate from Türkisch to Deutsch

Otobüste mi bir şey oldu?
Translate from Türkisch to Deutsch

Kişisel eşyalarımı otobüste bırakabilir miyim?
Translate from Türkisch to Deutsch

Otobüste bir kadınla tanıştım.
Translate from Türkisch to Deutsch

Otobüste elli tane yolcu vardı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Çocuk otobüste koltuğunu yaşlı adama verdi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Otobüste Bay Lynch'e rastladım.
Translate from Türkisch to Deutsch

Otobüste sadece üç çocuk vardı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Otobüste çok yolcu yoktu.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, otobüste uyuyakaldı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Anne otobüste çocuğunu emzirdi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Evrak çantamı otobüste bıraktım.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bir yabancı, otobüste benimle konuştu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Otobüste beşten fazla yolcu yoktu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Otobüste Tom'a rastladım.
Translate from Türkisch to Deutsch

Boston'dan New York'a seyahat ederken otobüste güzel bir kızla tanıştım.
Translate from Türkisch to Deutsch

Otobüste elli yolcu vardı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Kabaca konuşursak, otobüste yaklaşık 30 kişi vardı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Otobüste yan yana oturalım.
Translate from Türkisch to Deutsch

Son otobüste çok az yolcu vardı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Fazıl, Leyla ile otobüste karşılaştı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom diğer otobüste.
Translate from Türkisch to Deutsch

Şemsiyesini bir otobüste unutmuş.
Translate from Türkisch to Deutsch

Hanginiz otobüste değildi?
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom'un o kadar dikkati dağılmış ki fotoğraf makinesini otobüste bıraktı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Otobüste Tom'la okula geldim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Otobüste uyuyamadım.
Translate from Türkisch to Deutsch

Otobüste ayakta durmaktan nefret ediyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Mary Tom'un otobüste onun yanına oturacağını umuyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom, Mary'nin otobüste yanına oturacağını umuyor.
Translate from Türkisch to Deutsch