Odasına girdi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Oturma odası yemek odasına bitişiktir.
Translate from Türkisch to Deutsch

O kendisini odasına kapatmıştı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ben yanlışlıkla başka birinin odasına girdim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Lütfen sekreterden ofis malzemelerini, depo odasına stok etmesini isteyin.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, yaşlı adamı odasına götürdü.
Translate from Türkisch to Deutsch

O üst kata yatak odasına gitti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Sık sık kendini çalışma odasına kapatır ve böyle şeyler yazar.
Translate from Türkisch to Deutsch

Küçük bir çocuğu odasına kilitlemek bir zulüm hareketidir.
Translate from Türkisch to Deutsch

Dün bavulumu bagaj odasına koydum ama şimdi kayıp gibi görünüyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom'un odasına girmeden önce her zaman kapıyı çalmalısın.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom Mary'nin yolunu bloke etti ve onun odasına girmesine izin vermedi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom kendini odasına kapadı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom kendini yatak odasına kapadı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom odasına geri döndü.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom kendisini odasına kilitledi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom kendisini odasına kilitledi ve dışarı çıkmadı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom Mary'nin odasına girdiğini duymadı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Akşam yemeği bittiğinde, oturma odasına geçti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Akşam yemeğinden sonra, Hepimiz çizim odasına gittik.
Translate from Türkisch to Deutsch

John odasına koşarak geldi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Alice odasına koştu.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, odasına koştu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Küçük erkek kardeşim anadan doğma vaziyette oturma odasına koştu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onu odasına kadar izledim.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, kendini odasına kapattı.
Translate from Türkisch to Deutsch

O onun bağırdığını duydu, bu yüzden onun yatak odasına koştu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onu operasyon odasına götür.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, odasına girdi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom Mary'nin hastane odasına bir şişe viski kaçırdı
Translate from Türkisch to Deutsch

Acil durum odasına görününüz.
Translate from Türkisch to Deutsch

Adamın onun odasına girdiğini fark ettik.
Translate from Türkisch to Deutsch

Sadece temizlikçiler toplantı odasına girmeye yetkilidir.
Translate from Türkisch to Deutsch

Babam bir garajı bir çalışma odasına dönüştürdü.
Translate from Türkisch to Deutsch

Elbisesini değiştirmek için odasına gitti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bu sandalyeyi toplantı odasına götür.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bu sandalyeyi toplantı odasına geri götür.
Translate from Türkisch to Deutsch

Toplantı odasına birkaç şişe su götür.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onun odasına girdiğimde, kitap okuyordu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onun odasına girdim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Oturma odasına git.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onun odasına girdiğimde, golf oynadığı yirmi yıl süresince kazandığı çok sayıda kupayı bana gösterdi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bu sandalye toplantı odasına ait.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom'u oturma odasına kadar izledim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Öğrenciler öğretmenler odasına giremez.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom'un odasına girdim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom odasına girdi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom odasına gitti.
Translate from Türkisch to Deutsch

O şeyi bir hastane odasına getiremezsin.
Translate from Türkisch to Deutsch

Küçük çocukların odasına gitmeliyim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Küçük çocukların odasına gitmem gerekiyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

Küçük çocukların odasına gitmek zorundayım.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom odasına gitti ve kapıyı kapadı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom konferans odasına gitti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom bir kutu birayı çalkaladı ve sonra oturma odasına gitti ve onu Mary'ye uzattı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom odasına döndü ve ve kapıyı kapattı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom konferans odasına giden kapıyı açtı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom kendini yatak odasına kilitledi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom konferans odasına girdi, belgelerle dolu büyük bir karton kutu taşıyordu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom koşarak oturma odasına geldi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom ve Mary yemeklerini bitirdiler ve sonra TV izlemek için oturma odasına gittiler.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom sessizce bebeğin odasına girdi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom sessizce yatak odasına girdi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom oturma odasına yürüdü, hâlâ gömleğini düğmeliyordu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom yatak odasına koştu ve kapıyı kapattı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Mary oturma odasına girdiğinde, Tom spor sayfasını okuyordu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom kendisini odasına kilitledi ve kimsenin içeri girmesine izin vermedi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Evin içinden hızla odasına fırladı ve arkasından kapıyı kapattı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bütün şirket ziyaretçilerini toplantı odasına alıyoruz.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bob, onun bagajını oturma odasına taşımamda yardım et.
Translate from Türkisch to Deutsch

Sohbet odasına gitmekten hoşlanırım.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom odasına gitmek istemedi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom yatak odasına geri döndü.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom, bitişik yatak odasına baktı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Oturma odası, yemek odasına bitişiktir.
Translate from Türkisch to Deutsch

Kapı, yatak odasına açılıyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

Oturma odasına geçelim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Odasına giremezsin.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom onun yatak odasına gitmememi söyledi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Emily odasına gidiyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

Emily odasına gitti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom giyinme odasına gitti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Seni Tom'un odasına götüreyim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom, Mary'nin odasına girdi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Akşam yemeğinden sonra odasına çekildi.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, kendini odasına kilitledi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom eve varır varmaz doğruca odasına gitti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom yemek odasına gitti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom yatak odasına gitti.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, üst kata odasına gitti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom, çalışma odasına girip kapıyı kilitledi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom odasına geri gitti ve uzandı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom bir battaniye almak için odasına gitti.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, odasına gitti böylece dinlenebildi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom odasına bakındı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom oturma odasına döndü.
Translate from Türkisch to Deutsch

Odasına son kez baktığımda Tom hâlâ uyuyordu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom odasına döndü.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom odasına giremedi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Kız kardeşini ağlattığı için Tom odasına gönderildi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bay Wang toplantı odasına gitti.
Translate from Türkisch to Deutsch