Türkisch Beispielsätze mit "bilip"

Lernen Sie, wie man bilip in einem Türkisch Satz verwendet. Über 100 handverlesene Beispiele.

Probieren Sie die Mate Mac-App aus

Übersetzen Sie in Safari und anderen macOS-Apps mit einem Klick.

kostenlos ausprobieren

Probieren Sie die Mate iOS-App aus

Übersetzen Sie in Safari, Mail, PDFs und anderen Apps mit einem Klick.

Probieren Sie die Mate Chrome-Erweiterung aus

Doppelklick-Übersetzung für alle Websites und Netflix-Untertitel.

Kostenlos ausprobieren

Probieren Sie Mate-Apps aus

Installieren Sie es in Chrome (oder einem anderen Browser) auf Ihrem Computer und lesen Sie das Internet, als gäbe es keine Fremdsprachen.

Kostenlos ausprobieren

Tom, Mary'ye John'un yeni telefon numarasını bilip bilmediğini sordu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom Mary'ye John'un adresini bilip bilmediğini sordu.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, bana Tom'un adresini bilip bilmediğimi sordu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom Mary'ye konserin ne zaman başladığını bilip bilmediğini sordu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom Mary'ye o şarkının flütle nasıl çalındığını bilip bilmediğini sordu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom Mary'ye nasıl örgü öreceğini bilip bilmediğini sordu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom Mary'ye onun yeni adresini bilip bilmediğini sordu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom herhangi birinin Mary hakkında bir şey bilip bilmediğini sordu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom Mary'nin komşularıyla konuştu ve onlara Mary'nin nereye gittiğini bilip bilmediklerini sordu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom Mary'ye bir saldırı tüfeğini nerede alabileceğini bilip bilmediğini sordu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onun bilip bilmediğini bilmiyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ona adımı bilip bilmediğini sordum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ona onun adresini bilip bilmediğini sordum.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, ona nerede yaşadığımı bilip bilmediğini sordu.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, ona benim telefon numarasını bilip bilmediğini sordu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bana okuma-yazma bilip bilmediğimi sordu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bana onun adresini bilip bilmediğimi sordu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Aradım ve Mary'nin ne zaman geleceğini bilip bilmediğini Tom'a sordum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom'un Mary'nin ne yaptığını bilip bilmediğini merak ediyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onlar bize filmin ne zaman başladığını bilip bilmediğimizi sordular.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom'un Mary'nin telefon numarasını bilip bilmediğini merak ediyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom bana toplantının saat kaçta başlayacağını bilip bilmediğimi sordu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom bana Mary'nin nerede yaşadığını bilip bilmediğimi sordu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom bana Mary'nin erkek arkadaşının kim olduğunu bilip bilmediğimi sordu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom bana yüzmeyi bilip bilmediğimi sordu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom bana Mary'nin e-posta adresini bilip bilmediğimi sordu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom bana Mary'nin telefon numarasını bilip bilmediğimi sordu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bu tür soruna neyin sebep olduğunu herhangi birinin bilip bilmediğini anlamak için birilerine soracağım.
Translate from Türkisch to Deutsch

Birinin ne olduğu hakkında bir şey bilip bilmediğini çevredekilere soracağım ve anlayacağım.
Translate from Türkisch to Deutsch

Birinin bu soruna bir çözüm bilip bilmediğini çevredekilere soracağım ve anlayacağım.
Translate from Türkisch to Deutsch

Hakim sanığa doğruyu söyleme ve yalan söyleme arasındaki farkı bilip bilmediğini sordu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom bana Fransızca konuşmayı bilip bilmediğimi sordu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Keşke bilip bilmeden konuşmadan önce onun hakkında düşünseydin.
Translate from Türkisch to Deutsch

Mary'nin dün neden okulda olmadığını Tom'un bilip bilmediğini merak ediyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bugün Mary'nin neden burada olmadığını Tom'un bilip bilmediğini merak ediyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom'un Mary'nin şemsiyesinin nerede olduğunu bilip bilmediğini merak ediyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Mary'nin nerede yaşadığını Tom'un bilip bilmediğini merak ediyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bu paketi masama kimin bıraktığını Tom'un bilip bilmediğini merak ediyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom'un hiç Fransızca bilip bilmediğini merak ediyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom'un nasıl Fransızca konuşacağını bilip bilmediğini merak ediyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

İhtiyacım olanı nereden alabileceğimi Tom'un bilip bilmediğini merak ediyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Sadece bilip bilmediğini anlamak istedim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Sadece bunu bilip bilmediğini görmek istedim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom Mary'nin John'un tutuklandığını bilip bilmediğini merak ediyordu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom Mary'nin John ve Alice'in boşanmayı planladıklarını bilip bilmediğini merak ediyordu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom John'un ne yaptığını Mary'nin bilip bilmediğini merak ediyordu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom Mary'nin onun hakkında bir şey bilip bilmediğini merak ediyordu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom, John'un hapishanede üç yıl geçirdiğini Mary'nin bilip bilmediğini merak ediyordu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom Mary'nin babasının kim olduğunu bilip bilmediğini merak ediyordu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onu önceden bilip bilmediğini bilmiyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom'un bu kasanın güvenlik şifresini bilip bilmediğini merak ediyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom Mary'nin neyin yanlış olduğunu bilip bilmeyeceğini merak ediyordu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom'un nerede olduğunu herhangi birinin bilip bilmediğini merak ediyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom'un şemsiyemin nerede olduğunu bilip bilmediğini merak ediyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Herkesin bunu nasıl yapacağını bilip bilmediğini merak ediyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom'un nerede olduğunu bilip bilmediğini merak ediyordum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom bana Mary'nin adresini bilip bilmediğimi sordu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom'un flüt çalmayı bilip bilmediğini merak ediyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom Mary'ye John'un nerede yaşadığını bilip bilmediğini sordu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom bana klarnet çalmayı bilip bilmediğimi sordu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Sorun Tom'un onun hakkında bilip bilmediğidir.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom'un bizim bildiğimizden daha fazla bilip bilmediğini görelim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Mary'nin bizimle geldiğini Tom'un bilip bilmediğini merak ediyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bilip bilmediğini bilmiyorum fakat burada Amerika'da garsona bahşiş vermen bekleniyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom'un ne olacağını bilip bilmediğini merak ediyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Mary'nin onu ne kadar sevdiğimi bilip bilmediğini merak ediyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

O bana onun telefon numarasını bilip bilmediğimi sordu.
Translate from Türkisch to Deutsch

O bana dikiş dikmeyi bilip bilmediğimi sordu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onu kimin öldürdüğünü bilip bilmediğini bilmek istiyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom'un bunu nasıl yapacağını bilip bilmeyeceğini merak ediyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ne yapacağını bilip bilmediğini Tom'a soralım.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom'un ne yapacağını bilip bilmediğini görelim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom'un onu bilip bilmediğini merak ediyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom Mary'ye ne yapması gerektiğini bilip bilmediğini sordu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom Mary'nin ne yapması gerektiğini bilip bilmediğini sordu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom'a Fransızca konuşmayı bilip bilmediğini soralım.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom Mary'ye okumayı bilip bilmediğini sordu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Sorun Mike'ın gerçeği bilip bilmediğidir.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bilip bilmediğini bilmiyordum.
Translate from Türkisch to Deutsch

O bana nasıl dikiş dikeceğimi bilip bilmediğimi sordu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom'a ağabeyimin adını bilip bilmediğini sordum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom'un onu ne kadar sevdiğimi bilip bilmediğini merak ediyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bunu bilip bilmediğini bilmiyorum ama ben senin kadar akıllı değilim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom'un onu nasıl yapacağını bilip bilmediğinden emin değilim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom'un Mary'nin bunu yaptığını bilip bilmediğini merak ediyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom'a Mary'nin nerede yaşadığını bilip bilmediğini sorun.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom Mary'ye, John'un kim olduğunu bilip bilmediğini sordu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Mary'nin bunu yaptığın Tom'un bilip bilmediğini merak ediyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom Mary'ye, John'un nerede olduğunu bilip bilmediğini sordu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom'un Mary'nin bunu yapması gerektiğini bilip bilmediğini merak ediyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bunu nasıl yapacağını bilip bilmediğini bilmek istiyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom'un bunu nasıl yapacağını bilip bilmediğini bilmek istiyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom'un nerede yaşadığını bilip bilmediğini bilmek istiyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom'un nerede çalıştığını bilip bilmediğini bilmek istiyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom'un ne yapmamız gerektiğini bilip bilmediğini merak ediyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

O bana okuma yazma bilip bilmediğimi sordu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom'un bunu yapması gerektiğini gerçekten bilip bilmediğini merak ediyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom, Mary'ye John'un en sevdiği filmin adını bilip bilmediğini sordu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom'un bunun benim için ne kadar önemli olduğunu bilip bilmediğini merak ediyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom'a bunu nasıl yapacağını bilip bilmediğini sordum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom bana onun evine nasıl gideceğimi bilip bilmediğimi sordu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Sehen Sie sich auch die folgenden Wörter an: dinlemek, istemiyor, Sana, satranç, oynamayı, öğreteceğim, biliyor, musun, Bunlar, çok.