Lernen Sie, wie man arabasının in einem Türkisch Satz verwendet. Über 100 handverlesene Beispiele.
Übersetzen Sie in Safari und anderen macOS-Apps mit einem Klick.
Übersetzen Sie in Safari, Mail, PDFs und anderen Apps mit einem Klick.
Doppelklick-Übersetzung für alle Websites und Netflix-Untertitel.
Kostenlos ausprobierenInstallieren Sie es in Chrome (oder einem anderen Browser) auf Ihrem Computer und lesen Sie das Internet, als gäbe es keine Fremdsprachen.
Kostenlos ausprobieren
Marco'nun arabasının adı "Thunder Giant"tir.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom kanoyu arabasının üstüne bağladı.
Translate from Türkisch to Deutsch
Mary'nin arabasının ön camını kıran kişi Tom'du.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom arabasının bozulacağından korkuyordu.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom Mary'nin arabasının arkasında parketti.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom Mary'nin arabasının neye benzediğini biliyor.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom arabasının anahtarını sol eline aldı.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom arabasının çalındığını bildirmek için sigorta şirketini aradı.
Translate from Türkisch to Deutsch
Jim arabasının üzerinde çalışıyor.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom arabasının niçin çalışmadığını bilmiyordu.
Translate from Türkisch to Deutsch
Onun arabasının tekerlekleri yok.
Translate from Türkisch to Deutsch
Onun arabasının üzerinde çalışıyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch
O, arabasının üzerine bir örtü koydu.
Translate from Türkisch to Deutsch
Onun arabasının güzel bir cilası var.
Translate from Türkisch to Deutsch
Arabasının kirli olmasını umursamaz.
Translate from Türkisch to Deutsch
Arabasının anahtarı için çantasını aradı.
Translate from Türkisch to Deutsch
Kaza, arabasının ön tekerlerine zarar verdi.
Translate from Türkisch to Deutsch
Kısa sürede itfaiye arabasının etrafında bir kalabalık toplandı.
Translate from Türkisch to Deutsch
Büyükbabamın arabasının bu resmine bak.
Translate from Türkisch to Deutsch
Öyle görünüyor ki Tom'un arabasının yeni bir takım lastiğe ihtiyacı var.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom'un arabasının çalındığını bilmiyordum.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom'un arabasının araba yoluna girdiğini gördüm.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom'un arabasının yaklaştığını duydum fakat o henüz içeri gelmedi.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom arabasının bagajında bir av bıçağı bulundurur.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom arabasının kilidini açtı.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom benzin bidonunu aldı ve arabasının arkasına doğru yürümeye başladı.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom arabasının penceresinden dışarıya eğildi ve kapıdaki interkom tuşuna bastı.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom arabasının kirli olup olmadığını gerçekten umursamıyor.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom arabasının kontrolünü kaybetti.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom'un arabasının çatısına bağlı iki çift kayağı vardı.
Translate from Türkisch to Deutsch
Polis Tom'a devriye arabasının arkasında oturmasını söyledi.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom arabasının kaputuna oturdu.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom, arabasının bagajında fazladan bir çift ayakkabı bulunduruyor.
Translate from Türkisch to Deutsch
Mary'nin arabasının anahtarları Tom'da.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom arabasının anahtarlarını kaybetti.
Translate from Türkisch to Deutsch
Gitarım Tom'un arabasının bagajında.
Translate from Türkisch to Deutsch
Birçok hayran şarkıcının arabasının önünde toplanıyor.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom arabasının anahtarlarını arıyor.
Translate from Türkisch to Deutsch
Kouji şanslıydı; onun trafik kazası yalnızca arabasının yanında küçük bir çizik bıraktı.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom arabasının anahtarların kaybetti.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom'un arabasının yolcu koltuğunda bir kadın vardı.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom Mary'nin yeni arabasının bir resmini çekti ve onu John'a gönderdi.
Translate from Türkisch to Deutsch
Onun arabasının altında saklanan iki kedi var.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom telefonunu çıkardı ve Mary'nin yeni arabasının bir resmini çekti.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom bana arabasının mağazada olduğunu söyledi.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom'un arabasının ne renk olduğunu biliyor musun?
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom arabasının kontrolünü kaybetti ve bir ağaca çarptı.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom arabasının bagajına yedek lastik koydu.
Translate from Türkisch to Deutsch
Onun arabasının sağa doğru döndüğünü gördüm.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom yeni arabasının bir resmini çekmemi istiyor.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom arabasının nerede olduğunu biliyordu.
Translate from Türkisch to Deutsch
Dan Linda'yı arabasının içinde buldu.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom Mary'nin arabasının gitmesini duydu.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom arabasının kontrolünü kaybederek yoldan çıktı.
Translate from Türkisch to Deutsch
Kimin arabasının yoldan çıktığını öğrendim.
Translate from Türkisch to Deutsch
Dan'ın arabasının içinde kan izleri vardı.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom arabasının ön koltuğunda bir şey buldu.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom çantaları arabasının bagajına yükledi.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom kafasını arabasının tavanına çarptı.
Translate from Türkisch to Deutsch
Onun arabasının sağa dönüş yaptığını gördüm.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom arabasını özel araba yolunda tam Mary'nin arabasının arkasına park etti.
Translate from Türkisch to Deutsch
Arabasının anahtarlarını yine kaybetti.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom arabasının çekilerek götürüldüğünü görmek içim tam zamanında restorandan çıktı.
Translate from Türkisch to Deutsch
Bir polis helikopteri Dan'ı arabasının yerini tespit etti.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom arabasının torpido gözünde bir dürbün tutar.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom cebine uzandı ama arabasının anahtarları orada değildi.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom'un arabasının yıkanması gerekti, bu yüzden onu yağmurda dışarıda bıraktı.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom arabasının bagajında daima akü takviye kablosu bulundurur.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom Mary'nin arabasının torpido gözünde yarısı yenmiş bir hamburger fark etti.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom'un arabasının bagajında birkaç altın tozu torbası vardı.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom'un arabasının yeni lastikleri var.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom ve Mary John'un arabasının arka koltuğunda birbirinin yanında oturmuştu.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom arabasının üstüne bir kılıf koydu.
Translate from Türkisch to Deutsch
Dan büyükbabasının arabasının kırmızı iç kaplamasını hatırlar.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom'un arabasının benzini bitti.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom'un arabasının gazı tükendi.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom arabasının ne kadar hızlı olduğu hakkında övündü.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom Mary'nin arabasının sağ arkasına park etti.
Translate from Türkisch to Deutsch
Neden bu öküz arabasının üstünde bir ada turu yapmıyoruz?
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom'un arabasının nerede park edildiğini biliyor musunuz?
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom kelepçelendi ve polis arabasının arkasına itildi.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom'un arabasının 100 beygir gücü var.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom arabasının nerede olduğunu bilmiyordu.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom, Mary'nin onun yeni arabasının anahtarlarını ödünç almasına izin verdi.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom arabasının arkasına saklandı.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom arabasının arkasında hızla eğildi.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom, arabasının ön koltuğunda ölü bulundu.
Translate from Türkisch to Deutsch
Burası Sami'nin arabasının park edildiği yer.
Translate from Türkisch to Deutsch
Leyla, Sami'nin arabasının direksiyon simidinden damlayan kanı fark etti.
Translate from Türkisch to Deutsch
Bu, Tom'un arabasının park edildiği yer.
Translate from Türkisch to Deutsch
Leyla, arabasının arkasında yanıp sönen mavi ışıkları gördü.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom'un arabasının elektrikli pencereleri vardır.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom'un arabasının pencere açma kolu vardır.
Translate from Türkisch to Deutsch
Mary'nin arabasının ön camını kıran kişi Tom'dur.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom bavulunu arabasının bagajında bıraktı.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom arabasının benzini bittiği için geç kaldı.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom arabasının kontrolünü kaybetti ve bir duvara çarptı.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom, Mary'nin arabasının John'un evinin önünde park ettiğini gördü.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom'un arabasının önüne bir geyik atladı.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom'un arabasının camları filmli.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom'un arabasının camları film kaplı.
Translate from Türkisch to Deutsch