Türkisch Beispielsätze mit "annem"

Lernen Sie, wie man annem in einem Türkisch Satz verwendet. Über 100 handverlesene Beispiele.

Probieren Sie die Mate Mac-App aus

Übersetzen Sie in Safari und anderen macOS-Apps mit einem Klick.

kostenlos ausprobieren

Probieren Sie die Mate iOS-App aus

Übersetzen Sie in Safari, Mail, PDFs und anderen Apps mit einem Klick.

Probieren Sie die Mate Chrome-Erweiterung aus

Doppelklick-Übersetzung für alle Websites und Netflix-Untertitel.

Kostenlos ausprobieren

Probieren Sie Mate-Apps aus

Installieren Sie es in Chrome (oder einem anderen Browser) auf Ihrem Computer und lesen Sie das Internet, als gäbe es keine Fremdsprachen.

Kostenlos ausprobieren

Annem babamdan yaşça daha büyük.
Translate from Türkisch to Deutsch

Annem babamdan daha yaşlı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Annem, akşam yemeğini pişirmekle meşgul.
Translate from Türkisch to Deutsch

Annem İngilizceyi pek iyi konuşmaz.
Translate from Türkisch to Deutsch

Annem sütü tattı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Annem bu perdeyi seçti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Annem diyette.
Translate from Türkisch to Deutsch

Annem bir manavdan biraz elma aldı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Annem kızgın.
Translate from Türkisch to Deutsch

Annem dikiş işleriyle meşguldü.
Translate from Türkisch to Deutsch

Annem gözlerinde yaşlarla bana baktı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Annem yeteri kadar masum bir halde "Biraz daha bira ister misin?" diye sordu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Annem doğum günüm için bir pasta yaptı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Annem müziği sever.
Translate from Türkisch to Deutsch

Oturma odasında video oyunları oynarken annem bana onunla birlikte alışverişe gidip gitmeyeceğimi sordu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Annem asla erken kalkmaz.
Translate from Türkisch to Deutsch

Annem ve babam ben doğmadan önce evlendiler.
Translate from Türkisch to Deutsch

Annem yavaş konuşur.
Translate from Türkisch to Deutsch

Annem ve babam ben gelmeden önce ayrılmıştı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ben dansa giderken annem bebekle ilgilenecek.
Translate from Türkisch to Deutsch

Annem bana birkaç yeni giysi yaptı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Annem ben çocukken öldü.
Translate from Türkisch to Deutsch

Annem deli.
Translate from Türkisch to Deutsch

Annem çılgın.
Translate from Türkisch to Deutsch

Annem bana nasıl "osechi" yapılacağını öğretti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Annem az önce alışverişe çıktı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Annem beni parka götürdü.
Translate from Türkisch to Deutsch

Annem benim mücevherimdir.
Translate from Türkisch to Deutsch

Annem iyi bir el yazısına sahiptir.
Translate from Türkisch to Deutsch

O beni annem sandı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Üzgünüm, annem evde değil.
Translate from Türkisch to Deutsch

Benim çok eğitimli annem az önce bize dokuz gezegeni gösterdi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Geçtiğimiz Pazar annem bana güzel bir elbise aldı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Annem ondan bahsetmedi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Annem haber hakkında mutluydu ve ben de öyle.
Translate from Türkisch to Deutsch

Annem haberi duyunca sarardı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Annem çifti barıştırmayı denedi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Annem akşam yemeği hazırlamanın zamanı olduğunu belirtti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Annem ağlamaktan başka hiçbir şey yapmadı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Annem laleleri çok sever ve kız kardeşim de öyle.
Translate from Türkisch to Deutsch

Annem sonunda planımızı onayladı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Annem sonunda görüşümü kabullendi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Annem patatesi çok iyi pişirdi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Annem ağır hasta.
Translate from Türkisch to Deutsch

Annem, babamın bana neden çok kızgın olduğunu bana anlattı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Annem kötü bir soğuk algınlığından dolayı hasta.
Translate from Türkisch to Deutsch

Annem yatağın üstüne temiz çarşaf koydu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Annem mutfakta hâlâ çalışıyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

Annem gözlüksüz okuyamaz.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tembel olduğum için annem tarafından azarlandım.
Translate from Türkisch to Deutsch

Babam ve annem bana bir bisiklet aldılar.
Translate from Türkisch to Deutsch

Annem kek yapar.
Translate from Türkisch to Deutsch

Annem hâlâ hayatta olsaydı, o zaman bana yardımcı olurdu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Aniden, annem şarkı söylemeye başladı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Annem daha iyi hissediyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bu benim annem.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ölen annem hakkında sıkça düşünüyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Babam alışveriş yaparken annem arabada kaldı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Benim ailem, babam, annem ve küçük kız kardeşimden oluşmaktadır.
Translate from Türkisch to Deutsch

Annem Hıristiyanlığa inanıyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

Annem bana bir Noel pastası yaptı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Annem bir pasta yapıyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

Annem pastayı üç parçaya böldü.
Translate from Türkisch to Deutsch

Annem pastayı kesti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Annem bu manto ile dışarı çıkmayı seviyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

Annem hastalığı nedeniyle 3 gün uyumadı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Annem geçen Pazar bana iki çift pantolon satın aldı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Annem salataya tuz eklemeyi unuttu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Annem sandviçleri kağıda sardı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Annem Jim'in kesiğine bir bandaj koydu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Annem çorbanın tadına baktı ve biraz daha tuz ilave etti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Annem habere şaşırdı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Annem sütün tadına baktı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Güçlü bir deprem aniden çarptığında, annem şok içinde evin etrafını dolaştı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Annem, kaygısız, neşeli ve iyi huyludur.
Translate from Türkisch to Deutsch

Annem hiç araba süremez.
Translate from Türkisch to Deutsch

Annem bana banyoyu temizletti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Annem kıt kanaat geçinmekte sorun yaşıyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

Annem onun için güzel bir bebek aldı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Annem bana kendi yapımı bir çift eldiven verdi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Annem saat " 07:15 " diyerek beni uyandırdı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Annem on dakika önce evden ayrıldı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Annem günaşırı banyo yapar.
Translate from Türkisch to Deutsch

Annem bir parça ip ile üç kurşun kalemi bağladı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Annem her zaman evde bir kimono giyer.
Translate from Türkisch to Deutsch

Annem her zaman evde değildir.
Translate from Türkisch to Deutsch

Annem hatayı her zaman bende buluyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

Annem her zaman benim özel hayatıma burnunu sokuyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

Annem her zaman erken kalkmaz.
Translate from Türkisch to Deutsch

Annem her zaman sabahleyin erken kalkar.
Translate from Türkisch to Deutsch

Annem her zaman hareket halindedir.
Translate from Türkisch to Deutsch

Annem ne zaman eve gelecek?
Translate from Türkisch to Deutsch

Ben kahve severken, annem çay sever.
Translate from Türkisch to Deutsch

Annem, bana öğle yemeği için istediğimi verdi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Annem tenisle ilgilenirdi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Annem bir zamanlar bir şampiyon yüzücüydü.
Translate from Türkisch to Deutsch

Annem tavuğu keserek bize servis etti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Annem bana dikiş makinesini verdi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Annem teyzemle iyi anlaşıyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

O benim annem değil fakat en büyük ablamdır.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ben, annem ve babam tarafından sevilirim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Sehen Sie sich auch die folgenden Wörter an: Avrupa'dadır, Yunuslar, balinalar, bilinen, spordur, Polisten, gizlenen, çöp, bidonunda, beşte.