Hem Facebook'un hem de Twitter'ın en yaşlı üyesi olan Ivy Bean, 104 yaşında öldü.
Translate from Türkisch to Deutsch

Her şahsın, cemiyetin bir üyesi olmak itibarıyla, sosyal güvenliğe hakkı vardır; haysiyeti için ve şahsiyetinin serbestçe gelişmesi için zaruri olan ekonomik, sosyal ve kültürel hakların milli gayret ve milletlerarası işbirliği yoluyla ve her devletin teşkilatı ve kaynaklarıyla mütenasip olarak gerçekleştirilmesine hakkı vardır.
Translate from Türkisch to Deutsch

Eğer ilkel bir topluluğun bir üyesi isen ve üretmek istersen, örneğin, yiyecek,yapman gereken iki şey vardır.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, takımın bir üyesi olarak seçildi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Kabinenin her üyesi mevcuttu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Serveti nedeniyle, o, o kulübün bir üyesi olabildi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Her kongre üyesi oy verebildi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom bir çetenin üyesi gibi görünüyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom ailemizin bir üyesi gibi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom kesinlikle bizim kulübün bir üyesi olamaz.
Translate from Türkisch to Deutsch

Mike yüzme kulübünün bir üyesi midir?
Translate from Türkisch to Deutsch

Mike voleybol takımının bir üyesi değildir.
Translate from Türkisch to Deutsch

O daha önce olduğu gibi, pislik motosiklet çetesi üyesi değil.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom artık bizim komitenin bir üyesi olamaz.
Translate from Türkisch to Deutsch

Jürilerin genellikle 12 üyesi vardır.
Translate from Türkisch to Deutsch

1980'de kulübün bir üyesi oldum.
Translate from Türkisch to Deutsch

On yıl önce kulübün bir üyesi oldum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Kulübün otuz üyesi vardır.
Translate from Türkisch to Deutsch

Yat kulübümüzün on üyesi vardır.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, tenis kulübü üyesi midir?
Translate from Türkisch to Deutsch

Kulübün her üyesi mevcuttu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Sen beyzbol takımının üyesi misin?
Translate from Türkisch to Deutsch

Artık bizim kulübün bir üyesi değil.
Translate from Türkisch to Deutsch

Kulübün elliden fazla üyesi var.
Translate from Türkisch to Deutsch

Beş yıl önce bu kulübün bir üyesi oldu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Geçindireceği üç aile üyesi var.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ailenin baba tarafında en sevdiğin aile üyesi kim?
Translate from Türkisch to Deutsch

Birliğin aktif bir üyesi misiniz?
Translate from Türkisch to Deutsch

O,futbol kulübünün bir üyesi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom ailemizin bir üyesi gibiydi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Hindistan ve Çin, BRİC üyesi iki ülkedir.
Translate from Türkisch to Deutsch

Karısı, Castelli ailesinin bir üyesi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ermenistan, Avrupa Birliği üyesi mi?
Translate from Türkisch to Deutsch

Kulübün 50'den fazla üyesi var.
Translate from Türkisch to Deutsch

Meclis üyesi bir miktar tartışmalı önerge sundu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Beyzbol takımının bir üyesi misin?
Translate from Türkisch to Deutsch

Bu kulübün bir üyesi kalmak istiyorsanız balık tutmak ya da yem kesmek zorundasınız.
Translate from Türkisch to Deutsch

Takımınızın değerli bir üyesi olabileceğimi umuyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onu bir jüri üyesi olarak kaydettiler.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom futbol takımının bir üyesi olduktan sonra çalışmalarını ihmal etmeye başladı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bu ekibin bir üyesi misin?
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom takımımızın çok önemli bir üyesi.
Translate from Türkisch to Deutsch

O meclis üyesi senin verdiğim karar yüzünden öldü.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bu derneğin bir üyesi misiniz?
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom takımın bir üyesi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ben takımın bir üyesi olarak seçildim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bir takım sadece en zayıf üyesi kadar güçlüdür.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom yüzme kulübünün bir üyesi mi?
Translate from Türkisch to Deutsch

Takım sadece onun en zayıf üyesi kadar güçlüdür.
Translate from Türkisch to Deutsch

Valentina Tereshkova asla uzaya ikinci bir yolculuk yapmadı . O Komünist Partisinin önemli bir üyesi ve Sovyet hükümetinin bir temsilcisi oldu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom kulübümüzün bir üyesi değil.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ben kulübün bir üyesi değilim.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, çömlekçiler loncasının bir üyesi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bu kulübün elli üyesi var.
Translate from Türkisch to Deutsch

Komitenin on üyesi var.
Translate from Türkisch to Deutsch

O bir meclis üyesi seçildi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom'un kulübümüzün bir üyesi olmadığını söylediğini düşündüm.
Translate from Türkisch to Deutsch

Kate kraliyet ailesinin tam üyesi oldu.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, binicilik toplumunun bir üyesi olmaya çalışıyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom üç yıl önce bu kulübün bir üyesi oldu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom artık bu kulübün bir üyesi değil.
Translate from Türkisch to Deutsch

Dan senin kulübün bir üyesi değil.
Translate from Türkisch to Deutsch

Annenin tarafında en sevdiğin aile üyesi kim?
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom NRA'nın bir üyesi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom, banka soymak için oluşturulan suçlular grubunun bir üyesi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom John'un çetesinin bir üyesi tarafından bıçaklandı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom eski neslin bir üyesi olduğunu itiraf etmekten nefret ediyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom gizli bir topluluğun üyesi.
Translate from Türkisch to Deutsch

On ikinci jüri üyesi eksik.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bir kült üyesi zehirlenmiş meyve ile kraliçeye suikast girişiminde bulundu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Her iki mürettebat üyesi öldürüldü.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom hala kulübümüzün bir üyesi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Derneğin otuz tane üyesi vardır.
Translate from Türkisch to Deutsch

Knessetin 120 üyesi vardır.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ödül on tane sendika üyesi arasında eşit olarak bölündü.
Translate from Türkisch to Deutsch

Şimdi veya daha önce Amerika Birleşik Devletleri Komünist Partisinin bir üyesi oldun mu?
Translate from Türkisch to Deutsch

Ben Mary'yi kulübün bir üyesi olarak eklemeyi kabul ettim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Komite üyesi, özel hayatında bir dişçidir.
Translate from Türkisch to Deutsch

Diyet üyesi siyasi katkı üzerine bir tasarı getirdi, ama o geçmedi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Üç mürettebat üyesi kurtarıldı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bu konsorsiyumun on üç tane üyesi vardır.
Translate from Türkisch to Deutsch

Benim ev halkımın 5 üyesi vardır.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom, Kraliyet Ailesi'nin bir üyesi mi?
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom ilk milletlerin bir üyesi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bir aile üyesi misin?
Translate from Türkisch to Deutsch

Vatikan, BM üyesi ülkelerin çoğuyla diplomatik ilişkiler sürdürüyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bu mahallede çok sayıda çete üyesi var.
Translate from Türkisch to Deutsch

Dört SWAT üyesi çatıya konumılandılar.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bu grubun üyesi değil misin?
Translate from Türkisch to Deutsch

Beyzbol takımının bir üyesi değil misin?
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom bir çete üyesi değil.
Translate from Türkisch to Deutsch

Sami artık bir çete üyesi değil.
Translate from Türkisch to Deutsch

Sami eve iki çete üyesi getirdi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom grubumuzun bir üyesi idi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Sami bir Crip üyesi olmak istedi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Sami'nin adına lobi yapan birçok jüri üyesi vardı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Oğlun bir çete üyesi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom bir çete üyesi, değil mi?
Translate from Türkisch to Deutsch

Ali, Anadoluspor'un altyapıdan sorumlu yönetim kurulu üyesi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom artık çete üyesi değil.
Translate from Türkisch to Deutsch

Sami bir meclis üyesi değildir.
Translate from Türkisch to Deutsch